Durmuş Şahar

 Kartal maçında alınacak üç puan, üst üste iki hafta kazandıktan sonra üçüncü maçımızı da alarak bir seri yakalamak ve iç saha sendromunu aşmak demekti.

Ama olmadı. Kartal maçı kadrosunda daha önce bizde oynamış ama pek bir şey yapamamış ve gönderilmiş üç futbolcunun aşırı hırs ve motivasyonları sonucu etkiledi.

Bizden giden her futbolcunun bize karşı aşırı hırslı olmaları sorgulanmalıdır.

Hep deriz ya bizde futbolcuların alacağı kalmaz, en iyi şekilde ödemelerini yaparız ve barışık ayrılırız..

Ama bunun böyle olmadığını bize karşı iki kişilik oynamaları, maç sonu hareketleri ve ellerini göğe açarak ilahi adaleti göstermeleri manidar oluyor.

Tabii ki gittikleri takımları için en iyilerini yapacaklar ama Boluspor’a karşı bu tutum bence bizim de bilemediğimiz yönetimler ile ilişkileri ve gönderilme şekilleri olabilir.

Gerçi bizde oynarken de sahada bu hırslarını pek göremiyorduk ya neyse.

Bu ligde herkes herkesi yener diye durum var ama biz ikinci dakikada yenen golü çıkaramayıp sahamızda düşme potasındaki takımdan puan alamıyorsak, takımı da bu maç için sorgulamalıyız.

Bölüm bölüm baskılı oynamamız ve üstünlük kurmamıza rağmen golü bulamadık.

Kartal akıllı oynadı, bizde yerden kalkamayan Yaser, orta sahada top dağıtamayan İlhan ve ilerideki Ferdi dediğim gibi bize karşı oldukça iyilerdi.

Deplasman takımı mantığıyla ilk dakikalarda buldukları gol onları daha sonra vakit geçirme, oyunu soğutma ve hızlı çıkışlarla kalemizde tehlike yaratma adına başarılı işler yaptılar.

Biz bu maçta onlar kadar taktik anlamında başarılı olamadık.

Tam anlamıyla istediğimiz oyunu sahaya yansıtamadık, futbolculardan beklentimizin altında bir oyun çıkınca bu mağlubiyet geldi.

36 puan yapıp Rize ile aynı puanla orada oynayacağımız maçtan en az beraberlikle dönerek ilk altıyı garantiler, ilk iki için adım atardık.

Ama artık bizim için Rize maçı puan farklarının açılmaması ve şampiyonluk için rakibimiz olan takımdan sahasında alınacak puanlar daha da önemli hale geldi.

Samsun, onlara 4 gol atabiliyorsa biz niye oradan galibiyetle dönmeyelim! Zaten deplasmanda daha akıllı bir taktikle oynuyoruz ve daha fazla puanlar topladık.

Olabilir, niye olmasın. Bu maçta stat tam dolu sayılır kale arkasında az bir boşluk kaldı, yani seyirci gayet iyiydi.

Şu rakip takımları maçtan önce motive eden o tezauratları yapmak yerine kendi takımımızı havaya sokan, onları olumlu yönde etkileyebilecek şeyler bulmalıyız.

Kırmızı-beyaz, Bolu gol gol dışında bir şeyler üretelim sevgili taraftar guruplarımız. Ama maçtan sonra takımı her iki tribüne çağırıp yenilseler bile onlara güvendiğimizi göstermek hoş oldu.

Biz Rize takımını yenebilecek en azından onlara yenilmeyecek bir takımız bunu böyle bilelim, o maçtan puan alacağımıza eminim.

Zaten Mustafa Denizli hoca ve Oğuz Çetin hocanın taktik anlamdaki hamleleri, her iki takım oyuncularının kendilerine birbirlerini tam rakip görmeleri, şampiyonluk yolunda birbirlerinden puan almak durumda oldukları için tam bir final olacak bu maç, bu ligin en iyi maçlarından biri olmaya aday.

Kazanan biz olalım diyerek iyi haftalar diliyorum.