Hasan Lök

        Türkiye 2012 yılından bu yana çıkarılmış olan siyasi ve ekonomik krizlerle baş ederek yoluna devam etmektedir. Özellikle Arap Baharı denen yurtdışı destekli Afrika ve Ortadoğu coğrafyasını hedef almış olan ABD öncülüğündeki küresel siyaset ülkemiz üzerinde oynanan oyunları çeşitli kisveler altında piyasaya sürmektedir.

         2012 yılında başlatılan MİT krizi, 2013 yılındaki Gezi Olayları Ayaklanması, 17 ve 25 Aralıkta hukuk adı altında yapılmak istenen operasyonların akabinde milletimizin,devletinin ve hükümetinin yanında durması ile sonuçlanan 2014 yılındaki Mahalli Seçimler ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri dış destekli içerde bulunan şer güçlere iyi bir tokat olmuştur.

         PKK, DAEŞ ve FETÖ şer güçleri 2014 yılı Ağustos ayında gerçekleştirilmiş olan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra 30 yıldan bu ülkemizi bölme oyununu büyük metropolşehirlerimiz başta olmak üzere Güney illerimizde kitlesel teröre dönüştürme çabası içerisine girmiştir.

          Teröre dönük bombalı saldırıların en büyüğünü 15 Temmuz Darbe Girişimi ile yaşayan ülkemiz, milletimiz eliyle bu eli cani örgütlere geçit vermemiş, Türkiye’yi teslim alacağını sanan Paralel Devlet Yapılanması örgütü vatandaşlarımızın tokadı ile yerle bir olmuştur. Ülkemiz tarihinde bir ilk olan bu millet dayanışması sonrası hiçbir gücün bir daha darbe girişiminde bulunamayacağının tescili olmuştur.

         Son 2 yıldan bu yana bombalı terör eylemi maalesef İstanbul’umuzda Polislerimizi hedef almış ve 40’ın üzerinde vatan evladımız şehit olmuştur. Türkiye dışarıda olduğu gibi içerideki hainleri de yenecek güçtedir.

         Türkiye’yi yurt dışından başlayarak kuşatma hareketinde bulunan dış güçler ile terör örgütünün bu oyunlarını gören büyük devlet adamı Devlet Bahçeli ve MHP kadrolarının yeni anayasa değişikliğine vermekte oldukları destek milletin ve vatanın bütünlüğüne yönelik tarihe geçecek bir olgu olarak değerlendirilmelidir.

         Küresel aktörlerden derecelendirme kuruluşları da terör örgütlerine destek vermek üzere ülkemizin uluslararası notunu düşürme ya da durağan hale getirmeye başlamışlar, ülkemizden döviz çıkışını hızlandırarak döviz kurlarının yükselmesi sağlayarak ülkemiz ekonomisini krize sokmaya çalışmaktadırlar. Dövizdeki bu oyun da 15 Temmuz darbesi gibi milletimizin tokadını yiyecek ve dış güçler bu oyunlarında da başarılı olamayacaklardır.

         Ordumuzun Suriye’de yapmış olduğu başarılı operasyonla Akdeniz kıyısına açılmak istenen hain koridorun önüne geçilmiş, büyük devletlerin oyunu bozulmuştur. Bozulmuş olan oyuna paralel olarak ülkemiz içinde oynanan terör oyununu Türk Milleti ve Devleti bozacak güçtedir.

         Dünyamızda değişmekte olan global liderlik profilini ilk olarak 2002 yılından bu yana ülkemizi idare eden Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ortaya koymuştur. Onun cesur, direkt konuşan, söylediklerinin arkasında duran, eğilip bükülmeyen liderlik anlayışı ülkemiz insanı için gurur kaynağı olmaktadır.

          Başta ABD olmak üzere dış güçler “keşke Erdoğan olmasaydı da Türkiye’yi istediğimiz yörüngelerde tutsaydık” düşüncesi ile hareket etmekte, siyasi çalkantı ve ekonomik kriz planlarına devam etmektedirler.

          Türkiye yeni anayasa ile siyasi ve ekonomik kararlarını daha hızlı alarak ülkemizde son 15 yıldan bu yana gerçekleşmiş olan mega projelere yenilerini ekleyecektir. FETÖ terör örgütüne 15 Temmuz akşamı vurulan büyük darbeye PKK’ya içerde ve dışarda vurulmakta olan darbeler eklendiğinde önümüzdeki yılların ekonomik kalkınma ve demokrasimiz açısından daha iyi günlerin bizleri beklediğini görmemiz mümkündür.

          Türk milleti ve Türk Devleti asırlardır dünya üzerinde şerefle yaşamıştır. Türk Milleti tarihin hiçbir döneminde devletsiz kalmamıştır. Bugüne kadar milletimiz 16 devlet kurmuştur. Vatan toprakları bu milletin kanları ile yoğrulmuştur.

          Türk milleti Ortadoğu, Afrika, Kafkaslar, Balkanlar da bulunan millet ve devletlerle eş tutulamaz, büyük güçlerin bunu böyle bilmesi gerekmektedir. Bunun gereği de yapılmakta olup saldırıların devam etmesi halinde daha büyük tokatların dış güçlere atılacağı görülecektir.