İmdat Aslan

Sayın genel başkanımızdan size selam getirdik!”

“Sayın Başbakanımızın size selamını getirdik!”

Diyor AKP milletvekili adayları…

Özelliklede Sayın Ali Erçoşkun ile Sayın Fatih Metin…

Malumunuz selamı taşımak ve getirmek sünnettir…

Ama gönderildiği bile soru işaretli olan selamı seçim malzemesi, yapmanın adına ne denir bilemiyorum…

Üstelik selamı getirilen  Sayın Erdoğan’nın, milletvekili adaylarını böyle bir görevle görevlendirdiği manidarken!!!

Anadolu’da selam, karşılıklı olarak yoldan geçenlerin birbirlerine verdiği ya da, yoldan geçenin yani yürüyenin oturana verdiği Allah kelamıdır…

Onun haricinde selam, bir işi kendi gücüyle yapamayan insanların, başkalarının hatırına binaen selam getirdiğini söyleyerek, işini kolaylaştırdığı yada yaptırdığı bir şifredir…

“ SAYIN GENEL BAŞKANIMIZDAN SİZE SELAM GETİRDİK!”

Yani, AKP genel başkanı Sayın Erdoğan,” Gidin 9 yıldan beri bir adım ileriye gidemeyen, 9 yıldan beri adam gibi istihdam sağlayacak fabrika açamadığımız Bolu’ya selam götürün. Bolu halkı bu selamı asgari ücretli bir iş olarak kabul etsin, size oy versin mi demek istiyor?!...”

“SAYIN BAŞBAKANIMIZ SİZE SELAM SÖYLEDİ !”

Yani, Sayın Başbakan ülkenin onca işini gücünü bırakarak, Sayın Erçoşkun ile Sayın Metin’i yanına çağırarak,’ Birinizi 1. sıradan, diğerini 3. sıradan milletvekili adayı olarak Bolu’ya gönderiyorum. Bolu’ya 9 yıldan beri bir teşvik, bir hizmet götüremedik ama olsun! siz gidin Bolu’ya bir selam ile bu seçimde de bu  işi halledin!’ mi dedi!!!

Hiç sanmıyorum…

Çünkü Sayın Erdoğan’dan bırakın bizim milletvekili adaylarının Bolu’ya selam getirmek için vekalet almalarını, Sayın bakanların bile her istedikleri zaman görüşmeleri  mümkün değil…

Bolu’ya selam söyleyecek kadar Bolu’yu hatırlayan bir genel başkanın, bir Başbakanın Düzce’ye gelmişken Bolu’ya gelmemesi, daha doğrusu gelmek istememesini bu mihvalde Sayın milletvekili adayları nasıl açıklayacaklar?!...

Hem de 2 dönemden beri 3 milletvekilinin üçünü de AKP’den Ankara’ya gönderen AKP teşkilatları ve Bolu halkı adına…

Biz bunları yazdığımızda sütre gerisinden kendilerini görünmez sanan! mesajları ortalıkta imzaları misali gezen bazı yazarlar çizerler bu yazılanlardan alınıyor…

Bolu denildiğinde olur, olmadık mekanlarda Aslanların yaptıklarına benzemek için, onları taklit edercesine yalandan kükreyenleri bildiğimiz için, şimdi sessiz şekilde seçim sonucunu köşesinde bekleyen ama bir satır yorum yazamayan fakat seçimden sonra kazanamayan hangi milletvekili adayı olursa olsun, ona abanırcasına yüklenmek için gün sayan taşeron tetikçi yazarları da  Bolu halkı çok iyi biliyor!!!

ŞU GERÇEK ARTIK AÇIKÇA GÜN YÜZÜNE ÇIKMIŞTIR…

Bolu’da  siyaset, insanların sallayarak bir yerlere gelme ve orada kalmak için her yola başvurulan bir sistemden çıkamaya başlamıştır…

Bolu halkı asgari müştereklerinde buluşabildiği milletvekili adaylarına pirim vermeye başlamıştır…

Bu seçim süreci bizlerle birlikte Bolu kamuoyunda da açıkça görülmektedir ki, oy verilecek adayı belirlemede kıstas; sadece adayların partilerine değil,  siyasi partiler kadar milletvekili adaylarının da üslubuna, daha önceki emeklerine, bilgi birikimlerine, sosyal statülerine de bakılarak karar verilmesi gerektiği sürecini başlatmıştır…

Yani, sadece iktidar partisinin milletvekili adayı olmak, milletvekili  seçilmeye  yetmiyor, kafi gelmiyor…

Çünkü Bolu halkı 9 yıldan beri bunun bir iktidar masalı olduğunu, gerçeklerle bağdaşmadığını yeni, yeni anlamaya başladı…

O yüzden Bolu halkı masal dinlemeye vaktinin olamadığını, 12 Haziranda sandıkta gösterecek…