İmdat Aslan

15 Ağustos 2010 günü AKP Genel Başkanı Sayın Erdoğan Gaziantep'te TARİHE GEÇECEK bir konuşma yaptı…

Türkiye’nin içinden geçtiği şu günlerde tehlikeli bir konuşmaydı…

Muhalefete yüklenen Sayın R.Tayyip Erdoğan, bakın o gün ne dedi;

“……….. Onlar anayasa değişikliğinden hiç bahsetmiyorlar, tutturmuşlar ‘Başbakanın boyu ne kadar?’

Yahu bu sorulur mu Başbakana? Ama çok merak ettin, söyleyeyim; 1,85. Tepe tepe kullan!!!

 Peki, benim boyuma yetişemezsen halin ne olacak?

Ben buradan muhaliflere sesleniyorum; önemli olan boy değil, ÖNEMLİ OLAN SOY, SOY…..!!!”

Yukarıdaki konuşmanın içeriği bir parti genel başkanına yakışan bir konuşmamıdır?!...

Türkiye Cumhuriyeti başbakanının başkasının SOYUYLA, SOPUYLA ne işi olur?!...

Hani 12 Eylülde yapılacak referandum, bireysel hak ve özgürlüklerin alanını genişletecekti?!...

Böyle bir düşüncede olan birisinin, başkasının özgürlüğünü genişleten bir anayasa hazırlayabileceğini düşünebilirmisiniz?!...

Bir siyasi lider, eğer ki vatandaşa söylediklerinde samimi değilse, ancak bu kadar OFSAYT’A düşebilir!!!

Bir insan başkasının soyu ve sopu ile uğraşmadan önce aynaya bakmalı;

* Ben kimim?!...

* Nereden geldim?!...

* Soyum, sopum nerelere dayanır?!...

* Neden bana; Rize’nin Güneysu ilçesinin Rumca eski ismi olan ” POTAMYA’nın gururu!” diye pankart açtılar?!...

*  Partimin ambleminin ampul olması tesadüfümü dür?!...

* Neden yüzlerce Müslüman lider arasında Yahudiler sadece bana “Yahudi Üstün Cesaret Madalyası”vermeyi uygun gördüler?!

* Neden ben CeHaPe, MeHaPe derken onlar kızmıyorlar da, onlar benim partime; AKaPe dediklerinde ben küplere biniyorum! ve kendimden geçiyorum?!...

* Neden ben 80 yıl sonra mübarek  Ramazan ayında Akdamar’dan sonra, Sümela Manastırını ayine açtım?!...

* Neden Ayasofya’da namaz kılmak için bu kadar çalışmıyorum ?!...

* Neden Heybeli adadaki Ruhban Okulu  benim iktidarımda açılmak için gün sayıyor ?!...

* Neden Rum’un,Ermeni’nin taştan kiliseleri,  tas evleri bizim benim iktidarım tarafından kültür hazinesi olarak kabul edilir koruma altına alınırken! ,bizlerin Ermenistan’da bıraktığımız camilerimizi ,hanlarımızı, hamamlarımızı  önemsemek içimden gelmiyor ?!..,

* Neden bana kadar Suriye sınırındaki mayınlı arazileri İsrail’e veren fakat muhalefet partilerinin itirazlarından sonra Anayasa Mahkemesinden dönen başka bir iktidar lideri olmadı?!...

* Benim iktidarıma kadar 24 HAVUÇLU!, 2 KAZIKLI! Sözde yeni anayasayı millete tutturmaya çalışan bir iktidar gelmedi?!...

“Ne Mutlu Türküm” diyemeyen, “Ne Mutlu Türküm Diyene”, diyeni kafatasçı-ırkçı olarak gören, Şehit’e KELLE diyen ben hala iktidardayım?!...

Bütün bunları ne zamanki vatandaş sorgulamaya başlarsa…

İşte o zaman kurtuluş umudu başlar…