İmdat Aslan

AKP siyasetini yakinen takip edenler iyi bilirler….

AKP önce ufak bir kılavuz hamle yapar…

Daha sonra baktı ki kamuoyunun sesi çıkmıyor, ondan sonra var gücüyle hedefine abanır…

 Son günlerde AKP iktidarının referandum ile ilgili PKK ile görüştüğü iddiaları gündemde…

Muhalefetin bu iddiaları karşısında, iktidardaki AKP’li yetkililerde, böyle bir görüşmenin olmadığı ve bunu iddia edenlerin şeref(iyle) ve (sizliğiyle) referandum sürecini şekillendirmeye çalışıyorlar…

 Aslında kim ne derse desin kimin , kimlerle ne için görüşme yapabileceğini bu millet çok iyi biliyor…

 Yakın zamanda 75 milyonun gözü önünde HABUR sınırından PKK’lıların AKP siyaseti sayesinde bu topraklara davullarla, zurnalarla devletin hakimlerinin olduğu bir ortamda karşılandığı hala hafızalardan silinmemişken, AKP iktidarının, PKK ile görüşmeyi bilmiyorum, ben yapmadım masallarına kimseinanmıyor…

 Böylesi ciddi bir konuda bile AKP’nin gayriciddî açıklama yapması ve üst düzey teşkilat yönetiminin bunu adeta yalanlayan beyanlarla geçiştirmesi, devlet görevinin az buçuk ucundan tutmuş olanlarda ciddi endişeler yaratıyor…

 Bakınız, Cumhurbaşkanı Sayın Gül bile bu görüşme ile ilgili soruyu cevaplarken yalanlamadı ve devletin bazı birimleri bu tür görüşmeleri yapabileceğini söyledi…

Öyle ya, devletin birimlerini harekete geçiren ve geçirecek olan mevcut AKP iktidarı değil mi ?!...

 Örneğin, MİT Müsteşarı, Öcalan’la yapacağı görüşmeyi ve ona götüreceği mesajları sizce kiminle paylaşır?!...

 Elbette ki Sayın Başbakanla…

Malumunuz devletimizin en önemli kurumlarından olanMİT Başbakan’a direkt bağlıdır ve her adımından Sayın Başbakan sorumludur. …

 Şimdi Sayın R. Tayyip Erdoğan’ın kendisinin bizzat göreve getirdiği MİT Müsteşarı, Öcalan’la buluşmaya gidiyor ise bu kararını Başbakan’ın bilgisi dışında aldığı düşünülebilir mi?!...

 Eğer AKP’nin iddia ettiği gibi böylesi bir görüşmeden Sayın Başbakanın haberi yoksa ve böyle bir görüşme yapılmış ise!, o zaman AKP iktidarına sormazlar mı;”Başında sizin iktidarınızın olduğu devleti kim yönetiyor?!...”

 Olayların seyrine ve zamanlamasına baktığınızda kamuoyunun tanıdığı ve yakinen tanık olduğu bir siyasi üslup! akla geliyor…

 Sanki Kürt açılımı hadisesinde olduğu gibi İSMİNDEN TUTUNDA MUHTEVASINA KADAR kamuoyundan habersiz önce anlaştılar ve mutabakata vardılar…

 Sonra baktılar ki bunu  duyururlarsa EVET oyuolarak götürüsü çok fazla olacak, yalanlama yoluna gittiler…

 Eğer muhalefet partileri tıpkı Habur’da ki gibi tepki vermeselerdi, pişman olmayan PKK’lıyı serbest bıraktıkları gibi ALLAH bilir bu anlaşmayla da başımıza nasıl bir çorap örüldüğünden bu millet haberdar olmayacaktı…

 Hani derler ya;”İştir iktidarın siyaset aynası, anlaşmalarına bakılmaz!!!”

 Habur örneği ortayken ve o koca dişleriyle sırıtırken biz PKK sözcüleri, ilgilileri ve yetkilileriyle görüşmedik demekve buna vatandaşın inanmasını beklemek, Habur’da AKP iktidarı PKK’lıların ayağına gitmedi ve devletin savcılarını, hakimlerini götürmedi çelişkisiyle  eş değer değil mi ?!...

 Yoğurt maya tutarsa, AKP iktidarının marifeti!!!

Tutmazsa MHP ve CHP’nin iftirası!!!