İmdat Aslan

İnanın olmaz…

Çünkü bu topraklar için şehit düşünlerin ruhları onları rahat bırakmaz…

AKP milletvekilleri, belediye başkanları, il, ilçe, belde teşkilatları açıkça, bazı valiler, kaymakamlar, bürokratlar ve memurlarda pasif olmak üzere iktidar kanadında hummalı bir çalışma var…

 Lafa gelince sadece bir referandum oylaması diyorlar, fakat çalışmalarına baktığınızda hiçte öyle değil…

İşin rengi ve önemi, AKP kanadının söylediği gibi sadece bir referandum meselesi değil…

Sanki var ya da yok olma savaşı…

AKP teşkilatları referanduma kilitlenmişler…

 Eğer ki HAYIR oyları fazla çıkarsa, iktidarları için tehlike çanları çalacak demektir…

 Bunu kendileri çok yi biliyor…

Onun içinde kör dövüşü misali, muhalefetin neresi gelirse ofsayt, faul, taç demeden tekmeliyor…

AKP auta çıkan topları bile tabanına gol diye yutturmakla meşgul…

Ama millet derinden derine gelişmeleri anlamaya ve AKP iktidarını sorgulamaya başladı…

Her ne kadar kendilerini AKP iktidarına bazı 657’ye tabi devlet memurları kaptırmış olsalar bile…

Düşünün ki muhalefet partilerinden birisinin bir köy ziyaretine geleceği duyulduğu an, köyün DİN GÖREVLİSİ bile teravih namazını nasıl kıldıracağını bilemeden!, namaz biter bitmez cami önünde gelen misafirlere hoş geldiniz demeden oradan kaçarcasına uzaklaşıveriyor…

Yanına da üç beş sakallı hacı amcaları takarak!!!

Sözde, yapılacak referandum ziyaretini , kendince AKP lehine provoke ediyor!!!

Eskiden köylere dışarıdan bir misafir geldiğinde önce din görevlisi ile köyün öğretmeni karşılarlardı…

Şimdi öğretmenler taşımalı sistemin sonucunda kent merkezine çekildikleri için, köyler sadece din görevlilerine kaldı…

Onların içindende AKP iktidarına yaranacağım diye, AKP’den başka köye gelen diğer siyasi partileri görünce adeta öcü gibi bakıyorlar ve kaçıyorlar!!!

Sanki devletin değil, iktidarım din görevlileri…

Diyelim ki AKP iktidarı değişti!!!

Şimdi diğer siyasi partilerden öcü görmüş gibi kaçan din görevlileri AKP’den başka diğer siyasi partilerle çalışamayız diyerek mesleklerini mi bırakacaklar?!...

Yoksa o gün öyleydi, bugün böyle diyerek hiçbir şey olmamış gibi mi davranacaklar?!...

Onlar öyle davransalar bile, bugün o köylere referandum için ziyarete giden muhalefet partilerinin mensupları kendilerine yapılan kabalıkları ve bir din görevlisine yakışmayan hakarete varan tavırlarını unutabilecekler mi?!...

Bence çok zor…

Çünkü yapılanlar incelikten ve duyarlılıktan öte adeta iktidara yaranma adına yarın hesabının zorlanarak verilebileceği militarist düşüncelerden başka bir şey değil…

Bu memurlar ve yukarıdaki örneğe paralel davranarak görevini savsaklayan diğer bürokratlar bu kadar cesareti nereden alıyorlar dersiniz ?!...

Yandaş olmaktan mı?!...

Yoksa, bi taraf olmadıklarında bertaraf olacaklarını bildikleri için mi ?!...

O kadar HAYIR Diyecek madde varken, sırf bireysel menfaat ve egoları yenememenin sonucu, nefislere yenilerek EVET diyenler inanın iflah olmayacaklardır…

Çok daha fazla! , daha fazla! ve en daha fazla! özgürlük demek, insanları bozduğuna tanık olacaksınız!!!

Hele bu bozulmaya davetiye çıkaran EVET diyenlerin iflah olmaz  hallerini hep birlikte göreceğiz…

Çünkü sınırsız özgürlüğün şifrelerini çözdüğünüzde,  bir olan bayrak direklerinin ikiye çıkmasına şereflice! davetiye çıkarmaktır EVET demek!!!