İmdat Aslan

12 Eylüldeki referandumun ne kadar önemli olduğunu ilerleyen günlerde göreceğiz…
Referandum, Cumhuriyet tarihinin dönüm noktalarından ve hatırlayacağımız önemli mihenk taşlarından birisi olarak tarihe geçti…
İşte bu yüzden, günlerden beridir bu konuda yazmadan geçemiyorum…
 
Referandum, bazı kesimler ve iktidar partisi tarafındanbilerek yanlış mecralara sokuldu…
 
Referandum sürecinde AKP iktidarı vatandaşa; “Bu bir seçim değil. Verdiğiniz oy AK Parti'ye gidecek değil. İktidar da değişmiyor, canım şimdi verin genel seçimdekendi partinizi düşünürsünüz” dedi…
Referandum sonrası, EVET oyu isteyen bir iktidar gelmiş şimdi, oylardaki fark için ;”Gördünüz mü?!” Bu AKP iktidarının bir başarısıdır diye övünmektedir…
 
Yeni anayasaya EVET oyu isterken bu bir genel seçim değil, bu işin partisi olmaz derken, alınan %58’lik oydan sonra, şimdide MHP ve CHP’ye bakın aldığınız oylar ortada!diye adeta referandum sonucunu bir genel seçim gibi vatandaşa sunma samimiyetsizliğini göstermiştir…
 
Oysa ki 12 milyona yakın bir seçmen oy kullanmamıştır…
Bu oranda büyük bir seçmen kitlesinin AKP’ye EVET oyu vermeyeceğini en iyi AKP’liler biliyor!!!
 
O yüzden de ne kadar sevindiklerini söylerlerse söylesinler, yada öyle davransınlar çok iyi biliyorlar ki, referandum sonucu istenilen ve söylenilen başarıda olmamıştır…
 
BOLU’DAN KARELER…
 
Bolu’daki referandum sürecine hepimiz tanık olduk…
Üç adet milletvekili, bir adet belediye başkanı sürekli olarak sahada çalıştılar…
 
Milletvekillerini bir nebze olsun anlarımda, kentin şeh-ri emini dediğimiz tarafsız kalacağını iddia ettiği ve parti rozetini Bolululara hizmet için çıkardığını söyleyen Sayın Alaaddin Yılmaz’ın referandum öncesi ve sonrasıhal ve hareketlerine dikkat ettiniz mi?!...
 
Nerede tarafsız belediye başkanlığı makamı?!...
Şimdi Sayın Yılmaz ben yaptığım işlerde ve hizmetlerde particilik yapmıyorum derse inanacakmısınız?!...
 
Ya da inanılır mı ?!...
 
Sonra, referandum sürecinde AKP’nin yasal olmayan süreçte otoban kenarlarındaki totemlere astığı EVET afişlerini Cumhuriyet Savcılığa ve Valiliğe şikayet eden MHP İl Başkanı Sayın Sabri Şatıroğlu’nun bu şikayetinin havada kalması, gerekenin zamanında yapılmaması…
 
Bir konu daha var; Kardelen Sinemasının önündeki dev ekran meselesi…
Sanıyorum iki kez bu anlamda yazı yazdım…
Kamuoyunda dilden dile dolaşan iddiaları dile getirdim…
İddia edilen o ki, bu dev ekranın gizli ortağı Sayın Alaaddin Yılmaz’ın büyük oğluymuş…
 
Birçok firmanın bu kadar yüksek fiyatlı reklamları ki (10 milyon ile 20 milyon arası olduğu dilden dile dolaşıyor),Sayın başkanın oğlu ortak olduğu için verildiği…
 
Ve dolayısıyla başkanlık makamının etkisi, müteahhitlere, mimarlara ve çeşitli meslek kollarına yani kısaca, belediye ile işi olanlara reklam vermeyi cazip halegetirmiş oluyor!!!
 
Değilse, Bolu’da faaliyette bulunan onlarca yerel gazete vefaaliyette olan bir televizyona verilecek reklamlar bu dev ekrana verilecek reklam ücretlerinin yirmi katından daha hesaplı ve cazip olduğu halde!!!
 
Sayın Yılmaz bu iddialara bir cevap verirse, konuşulanların ve iddiaların ne kadarının doğru olduğunu ortaya çıkarmış olur…
 
Başkana da bu yakışır…