İmdat Aslan

Çok net ve açık olarak belirtmelim ki, bu tavrı Boluspor başkanı Sayın Emin Semercioğluna yakıştıramamıştım…

Hiç mi hiç yakışmamıştı…

* Sen çık önce, Büyük kaplıcayı Boluspor’a ALALEN iste…

* Ondan sonra, her önüne gelenden bu anlamda yardım talep et…

* Basının bütün  hücrelerine bu isteği ve talebi kanaviçe gibi işle…

* İl Genel Meclis üyelerinden bazılarını bu anlamda harekete geçir…

* Muhalefet partilerinin desteğini talep et…

Ondan sonrada, bu işten vazgeçtiğini söyleyerek,  kaplıcayı isteme talebinden vazgeç !!!

Olmuş muydu ?!...

Bence olmamıştı…

Bolu kamuoyunda ve spor camiasınca da  olmamıştı…

Ama, hiç mi hiç olmamıştı…

Ne oldu,” Boluspor’u deliler gibi seviyoruz diyen eski ve yeni başkanlara!” dendi…

Hani,” Boluspor sevgisi bizim için her şeyden daha önce geliyor!” diyenler bunu yapar  mı dendi...

“ Gördük ki, bir iki telefon görüşmesi bu sevgiyi rafa kaldırıverdi, hani eskiden bu türlü işlerden,, ihalelerden  Boluspor’a pay veriliyordu, şimdi Boluspor kasasında çok mu nakitiniz varda, bu şekilde müdanasız şekilde davranabiliyorsunuz?!..” dendi…

Ve bu olay birden bire Bolu kamuoyunun bir numaralı gündemine oturuverdi!!!

Bu tavırları eleştiren bizlerin bu olaydaki suçu neydi?!’…

 İnanın bazı iddialara da şaşırmamak elde değil…

* Büyük kaplıcayı Boluspor’a isteyen bizler değiliz ki…

* İhale yapıldığında ihaleye girecekte bizler değiliz…

* Boluspor başkanlığı yapmış ve hala yapanlarda bizler değiliz…

* İl Genel Meclisi Üyeleri de bizler değiliz…

* Bolu Öztur AŞ.yönetim kurulu başkanı ve üyeleri de bizler değiliz…

* Bolu’daki iktidar ve muhalefet siyasi parti il başkanları da bizler değiliz…

* Kaplıcayı kime, nasıl verecek ya da vermeyecek olanlar da bizler değiliz…

Peki kardeşim, o zaman siz basın mensuplarından ne istiyorsunuz?!...

Onlarla ne alıp veremediğiniz var?!...

Biz neye engel olduk / oluyoruz, birde onu kamuoyu önünde açıklasanız ya!!!

                *     *    *                         *    *    *                                *     *    *

Bir çok kez yazımda defalarca dile getirdiğim bir tezimi yeniden tekrarlamakta yarar görüyorum…

Sayın başkanlar, idareciler, atanmışlar, seçilmişler BOLU ESKİ BOLU DEĞİL artık…

Bolu büyüyor, gelişiyor, bilinçleniyor…

Ama, ne yazık ki hep birlikte tanık olduk ki sizler bunu kabul edemiyorsunuz…

Bazı gerçekleri hala kavrayamıyorsunuz…

Her ne kadar iktidar tarafından oluşturulan korku ikliminden çoğu zaman bu düşüncem Bolu’da  istenilen anlamı bulmasa da!, Bolu kamuoyunun oluşmasında bu şekliyle bile, belirlenmiş rotaları değiştirebilecek güçlerin olduğu unutulmamalı…

Öyle ben yaptım oldu / olacak mantığı ile bir yere kadar işi götürebilirsiniz…

Çok geçmeden yapılan yanlışlar karşınıza birer, birer gelir/ getirilir…

Bolunun ufkunun açılmasında basının yerini küçümseyenler basını ve onun gücünün bir kenara atılamayacağını artık bilmeliler…

İstediğiniz zaman kullanacağınız…

İstediğiniz zaman görmezden gelebileceğiniz…

İstediğiniz zaman da, tu kaka! Diyebileceğiniz bir basın yok artık Bolu’da…

 O yüzden basına anlamsız şekilde kızacağınıza, basını anlamaya çalışın artık…