Onur Ustaoğlu

         Öncelikle yazımın başın da Belediyemiz olmak üzere tüm kamu kurum ve kuruluşlarına 2005 yılında yürürlüğe giren özürlüler kanununu incelemedikleri ve 2012 yılının temmuz ayından sonra biz engellileri zengin edecekleri için çok çok teşekkür ediyorum.

Ben aylardan beri buradan 2012 Temmuzuna kadar en azından  Bolu’daki sokaklarımızı kamuya açık yerleri düzenleyelim, düzenlemezsek birilerinin başı ağrıyacak ve kaybeden de Bolu olacak diyorum. Ancak sayın yetkililerin hiç birinin, zahmet edipte bu Onur ne diyor? niye bu kadar kesin konuşuyor diyip, bu konuyu araştırma zahmetine bile girmediklerini görüyorum.

Hadi gelin bu araştırmayı sizinle beraber yapalım,  bizi nasıl zengin edeceğinizi size belgelerle anlatayım.

Öncelikle Eski İstanbul Milletvekilimiz Sayın Lokman Ayva beyle yaptığımız sohbettin bir kısmını sizinle paylaşmak istiyorum.

"Lokman bey her fırsatta sizde bende 2012 yılının temmuz ayına kadar engelliler için kamuya açık yerlerde gerekli düzenlemelerin yapılması gerektiğini söylüyoruz. Ancak bizi pekte dinleyen yok bana ilgili kanun maddelerini metin olarak göndere bilir misiniz?"

"Onur bilgiler şöyle:

Özürlüler Kanunu'nun geçici maddeleri vardır. Geçici maddeler bölümünde yer alır. Kamuya açık binalarla toplu taşıma araçları hakkında bir hüküm vardır. Orada 2012'e kadar bu işin yapılmasını öngörür. Bizim yorumumuza göre eğer yapılmazsa maddesinin müeyyidesi Türk Ceza Kanunun 122 Maddesindedir. Her iki maddeyi de beraber değerlendirmek lazım.

Bu maddeleri internetten bulabilirsin."

Lokman beyden bu bilgileri aldıktan sonra internette birkaç tuşa basarak gerekli bilgilere ve belgelere ulaştım. Öncelikle 2005 yılında çıkan özürlüler kanununun geçici maddelerine bir bakalım

GEÇİCİ MADDE 1.- Bu Kanunda öngörülen yönetmelikler Kanunun yayımı tarihinden itibaren bir yıl içerisinde yürürlüğe konulur.

GEÇİCİ MADDE 2.- Kamu kurum ve kuruluşlarına ait mevcut resmî yapılar mevcut tüm yol kaldırım yaya geçidi açık ve yeşil alanlar spor alanları ve benzeri sosyal ve kültürel alt yapı alanları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılmış ve umuma açık hizmet veren her türlü yapılar bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren yedi yıl içinde özürlülerin erişebilirliğine uygun duruma getirilir.

GEÇİCİ MADDE 3.- Büyükşehir belediyeleri ve belediyeler şehir içinde kendilerince sunulan ya da denetimlerinde olan toplu taşıma hizmetlerinin özürlülerin erişilebilirliğine uygun olması için gereken tedbirleri alır. Mevcut özel ve kamu toplu taşıma araçları bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren yedi yıl içinde özürlüler için erişilebilir duruma getirilir.

Özürlüler kanunun geçici maddeleri böyle sıralanıyor. Eğer bunlar yapılmazsa Türk ceza kanununun 122 inçi maddesinde yazanlarda şöyle:

Ayırımcılık

(1) Kişiler arasında dil, ırk, renk, cinsiyet, özürlülük, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım yaparak

a) Bir taşınır veya taşınmaz malın satılmasını, devrini veya bir hizmetin icrasını veya hizmetten yararlanılmasını engelleyen veya kişinin işe alınmasını veya alınmamasını yukarıda sayılan hallerden birine bağlayan,

b) Besin maddelerini vermeyen veya kamuya arz edilmiş bir hizmeti yapmayı reddeden,

c) Kişinin olağan bir ekonomik etkinlikte bulunmasını engelleyen,

Kimse hakkında altı aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası verilir.

Yani arkadaşlar daha açık söyleyeyim. Özürlüler yasası diyor ki "Sayın Yetkililer 7 yıl içinde bunları yapın, eğer yapmazsanız ve bize de bir engelli gelip sizin hakkınızda şikâyette bulunursa, sizi Türk ceza kanununun 122. maddesinden mahkûm ederim. Çünkü Ayrımcılık suçu işliyorsunuz".

Bu arada da bazı engelli dernekleri bu yasalara dayanarak Türkiye çapında belediyelere dava açmaya hazırlanıyor bilginiz olsun.

Ben Sayın yetkililere sesleniyorum, işte belgeler işte kanun maddeleri. Siz daha yok şelaleymiş yok, dubaymış uğraşın durun. İyi yapıyorsunuz, bunlarla uğraşırken beni ve benim gibileri zengin edeceksiniz, sağ olun. Ama Bolu’ya ve kendinize zarar vereceksiniz haberiniz yok.

Bu arada Sayın Yazar ve Gazeteci abilerime ablalarıma sesleniyorum. Benim eğitim durumumu biliyorsunuz. Hepiniz benden daha iyi eğitim almış kişilersiniz. Kusura bakmayın ama niye beni bu konuda yalnız bırakıyorsunuz. Niye yazılarınızda bu konulara değinip insanları bilgilendirmiyorsunuz. Mesela hepiniz Somali Yardımları hakkında yazılar yazdınız, haberler yaptınız bir bardak suda fırtına kopardınız. Çok merak ediyorum bundan sonra bu konuyu araştırıp bir şeyler yazan olacak mı? Çünkü bu konunun gündeme getirilmesi gerek bunu da en iyi bizler yaparız.