WhatsApp Hattı
WhatsApp Haber İhbar Hattı

05304670437

Mobil Uygulamalarımızı Hemen İndir

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız

Onur Ustaoğlu

Onur Ustaoğlu
Onur Ustaoğlu
Tüm Yazıları
BAŞARININ SIRRI
20.03.2011

 

   Günün birinde kurbağalar bir yarışma yapmaya karar vermişler yarışmanın amacı zıplayarak en kısa sürede karşıki dağın tepesine çıkmakmış. Yarışmacı kurbağalar ve yarışı izleyecek olan kurbağalar yerlerini almışlar ve yarış başlamış.  Seyirci kurbağalar önde giden kurbağa hakkında konuşmaya başlamışlar. İyi gidiyor ama bu kurbağa dağın zirvesine çıkamaz ayağı birazdan takılır düşer demişler ve bunları duyan önde giden kurbağa gerçekten de bir süre sonra dikkati dağıldığı için sakatlanarak yarışı bırakmış.

 

   Seyirciler  “bundan bir şey olmaz, bu yapamaz, bu edemez…” diye öne geçen kurbağaların dikkatini dağıtarak yarışı bırakmalarına neden olmuşlar. Bu sırada arkalardan gelen bir kurbağa öne geçmiş. Seyirciler yine başlamışlar konuşmaya “bu kurbağa yapamaz, yarı yolda tıkanır kalır, dağın tepesine çıkamaz…” demeye ama bakmışlar kurbağanın hiç aldırış ettiği yok kendi bildiği gibi gittiğini görünce başlamışlar bağırmaya. Yine kötü tezahüratlarlabu arada bizim kurbağa hiç istifini bozmadan kendi bildiği yoldan kötü tezahüratlar eşliğinde dağın tepesine çıkmayı başarmış ve yarışmayı kazanmış. Ödül törenine gelmiş sıra televizyoncu kurbağalar bizim birinci alan kurbağa ile röportaj yapmak istemişler.

 

   Kurbağaya “efendim bir bakar mısınız, nasıl birinci oldunuz?” diye sormuşlar ama bakmışlar ki kurbağanın yine aldırdığı yok ne kadar kendini beğenmiş bir kurbağaymış diye düşünmeye başladıkları sırada birinci gelen kurbağanın bir arkadaşını görmüşler. “Efendim böyle şey olur mu? Arkadaşınız birinci oldu ama bizi sanki duymuyormuş gibi yapıyor bize röportaj vermiyor” demişler. Kurbağanın arkadaşı da gazeteci kurbağalara gülerek, “onun işitme sorunu var hiç kimseyi duyamaz zaten duysaydı bu yarışta birinci olamazdı” demiş.

 

   Şimdi bir düşünün bakalım.  Siz Bir şeyler başarmak istediğiniz de ve işinizi de iyi yaparsanız hele birde Türkiye’de yaşıyor ve yaşatılıyorsanız hikâyedeki seyircilerin yaptığı gibi bazı insanlar sizi olumsuz etkiler. Birde dikkatinizi dağıtıp onlara laf anlatmaya kalkarsanız işin içinden çıkamazsınız.

 

   Bu hikâyeyi radyodan ilk duyduğumda kendi yaşadıklarım aklıma geldi. Örneğin ben ve benim gibi özel insanlar bir de sınavlara hazırlanan kişiler şu lafı çevrelerinden çok duyarlar “Ahmet şunu yapıyor sen niye yapamıyorsun? Mehmet sınavda şu kadar yapmış sen niye yapamadın?”. Bu söz benim hayatta en gıcık olduğum sözlerden biridir ve zaman zamanda başarılı olacakken sinirlenip yapacağım işi de yapamamama neden olmuştur. Yani her insan kendisine özgü yeteneklere sahiptir. Ben niye Ahmet yaptı diye o işi onun gibi yapmak zorunda olayım. Belki benim yeteneğim başka.

 

   Arkadaşlar bir iş yaparken etraftakilerin sizi sinirlendirmelerine izin verirseniz yapacağınız işi de yapamazsınız. Bu yüzden size önerim hikâyedeki kurbağa gibi bazen duymayacaksınız, bazen görmeyeceksiniz ve El âlem ne der diye düşünmeyeceksiniz. Yoksa hiçbir işte başarılı olamazsınız.

 

Mail adresim: [email protected]

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber İhbar