
05304670437
Tahsin Akduman
24 Nisan 2004 günü Saat 05.00 de Çanakkale’nin içindeyim. Tertemiz bir hava var Ortalık yeni ışıldıyor. Bugün yapılacak törenlere katılacağız. Bizi Karşıya geçirecek gemiye biniyoruz.
Bugün aziz şehitlerimizin manevi huzurlarında ve dualarımızla onlarla beraberiz. Aynı gemide tören için gelen başka milletlerin askerleri de karşıya geçiyorlar. Savaşlara katılan 15 milletin temsilcileri de buradalar. Karşı dağda bir yazı:
(Dur Yolcu! Bilmeden gelip bastığın,
Bu toprak bir devrin battığı yerdir.) Deyip bizi uyarıyor.
Daha sonra ailecek çocuklarla Çanakkale şehitliğini 2006 yılında tüm sahayı ziyarete gittik. Ecdadın şanlı mücadelesini buralarda yakinen tekrar müşahede ettik. Her Türk gencinin ve vatandaşımızın dünyanın en gelişmiş zalim savaş makinesine karşı verilen bu mücadelenin bu sahasını görmesi gerekir. Durulamaz kuvvetlerin karşısında iman gücünün zaferini burada görmeliyiz.
Çanakkale savaşlarından ilki olan Deniz harekâtı 19 Şubat 1915'te başlayıp 27 gün sürmüştür. Deniz Harekâtında büyük kayıplar veren işgal kuvvetleri boğazı geçemeyeceklerini anlayarak 25 Nisan 1915'ten itibaren Gelibolu yarımadasında Kara harekâtını başlatmışlardır. 260 gün süren bu saldırılarda da başarısız olmuşlar ve büyük kayıplar vererek Çanakkale'yi terk etmek zorunda kalmışlardır.
Çanakkale savaşlarına İtilaf devletleri önceleri küçük çapta kuvvet göndermişler fakat bunların çok yetersiz olduğunu anlayınca bu sayı 500. 000'e kadar çıkmıştır. 400. 000 bin İngiliz,79. 000 Fransız askeri bu savaşa katılmıştır. Bu savaşlarda İngilizlerin kaybı 115. 000 ölü, yaralı ve kayıp, 90. 000 memleketine gönderilen hasta. Fransızlar ise 47. 000 kayıp vermişlerdir. Türklerin kaybı ise; şehit, yaralı ve hasta olmak üzere toplam olarak yaklaşık 252.300 ü bulmuştur.
Gerçekten de 8,5 ay süren Çanakkale Kara savaşları daracık toprak parçası üzerinde ve kötü arazi koşullarında burun buruna göğüs, göğse çok zor koşullarda başlamış ve devam etmiştir. Bu sebeple çok kanlı ve kıyıcı sahneler yaşanmıştır. Türklerin bu kadar kayıp vermelerinin sebebi, düşman donanmasının gece gündüz hiç eksilmeyen o korkunç bombardımanının büyük rolü olmuştur.
Sanki şu anda 1915, Mart’ ın 18’ indeyiz. Ey kendini bilmez düşman Kendine gel biraz! Pek tekin değildir Çanakkale’ nin suyu. Geçilmez bu boğaz...
Denizde yanı başımızda Nusret Mayın Gemisi mayın döküyor. Önümüzde Seyit Onbaşı 250 okkalık mermiyi sırtlamış gidiyor. Geminin kalbine gönderecek. Şimdi Seddül bahirde siperlerdeyiz. Buraların her karışı şehit kanları ile sulanmış. Onları incitiriz diye korkuyoruz. 10 metre boyundaki topun başında mermiyi gemilere ateşliyoruz. İşte Alçı tepe düşman karşı mevzilerde. Kanlı muharebelerin yapıldığı alanlar olan tören anıtındayız şimdi. 15 ülkenin Milli Marşları teker teker çalınıyor. Gökyüzünde jetler, Türk Yıldızları başımızı yalayarak geçiyor. Anzak Koyu yüreğimizi dağlıyor. İleride Sargı Yeri. Yanında hemen şehitlik. 25 Nisan günü Sargı yerindeki Hastanede yaralarını tedavi ettiren askerlerimizin kahpece bombalanıp orada bulunan yaralıların şehit edilmesine ağlıyoruz. Düşmanın kendi gazeteleri bile bu alçaklığa sitem etmişler.
Anafartalar’da bulunan şehitliklerdeki tüm Anadolu’dan gelip şehit düşmüş Mehmetçiklerimize gurubumuzla dua ediyoruz.
Ruhumuzda Büyük savaşın ve sonundaki zaferin coşkusu ile dolu tüm yerleri dolaşıyoruz.
Evet, Çanakkale zaferi Türk ve dünya Tarihinde önemli sonuçlar doğurmuştur. Çanakkale de dünya imparatorluğuna soyunmuş yeryüzünü tek elden yönetmek amacıyla yola çıkmış İngiliz Krallığını büyümesi durmuş, İngiltere dünya hâkimiyetini kaybetmiştir. Üzerinde güneş batmayan İmparatorluğun bir süre sonra üzerindeki güneş batar hale gelmiştir. Rus İmparatorluğu yıkılmıştır. Türklerin dünya hâkimiyetinde hala var olduğunu ve büyük bir millet olduğunu dünya bir kez daha anlamıştır. En önemlisi Avrupa'nın şark meselesi projesi Çanakkale Zaferi sebebiyle yok olmuştur. Birinci Dünya Harbi 3 sene daha uzamıştır. Türklerin zor günlerin insanları olduğu esareti kabul etmeyeceği dünyaya ilan edilmiştir.
Mitolojinin Truva’daki savaş atının benzeri, devam eden düşmanlığın 1915 yılındaki rövanşı ve intikamı için gelen hatta isimleri de mitolojiden esinlenen müttefiklerin savaş armadası, İslam İmanı karşısında yenik düşmüştür.
Çanakkale Zaferi bu tarihten sonra bağımsızlık mücadelesi veren ülkelerin güneşi olmuştur.
Geldiler, Geri Gittiler, Geçemediler, Bir daha hiç Geçemeyecekler…
Çanakkale zaferini kazanarak; vatanı, bayrağı ve milleti için hayatının baharında gül gibi solarak şehit olan kahraman MEHMETÇİK’ lerimizi minnet ve şükranla anıyoruz. Şimdi hepsi rahmetli olmuş mübarek gazilerimizi de dualarımızla yad ediyoruz.
Dönüş yolunda, Ruhumuzda Mehmet Akif Ersoy’un dizeleri ile coşuyoruz:
(Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker
Gökten ecdat inerek öpse o pak alnı değer.)
Şehitlerimizin mekanı cennet olsun. Aziz ruhları şad olsun. Çanakkale Zaferimiz ve şehitler günümüz kutlu olsun…
Sonsuz selam ve sevgilerimle, hoşça kalınız.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- HATIRALAR (Taşlıyayla 2)
8.09.2020 - SEN YAPAMAZSIN (Taşlıyayla 1)
4.08.2020 - DEVELERİN SAHİBİ
27.01.2020 - BOLU’DA ZİRAİ FAALİYETLER
14.06.2019 - GELECEĞE EVET
12.04.2017 - YENİDEN DİRİLİŞ
21.03.2017 - Evet...
14.02.2017 - Cumhur Başkanlığı Sistemine Evet
6.02.2017 - BAŞKANLIK II
20.01.2017 - BAŞKANLIK (I)
16.01.2017
Yazarlar
-
Emre KetenMetal Değil Umut Üretiyoruz Yerli ve Milli Tıbbi cihazlar 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim AtalayBolu- Mengen’de Yaşayan 8.Yöresel Kültür- Giyim Şenliği 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Emin CandanSiyaset Artık Beyinde Kazanılıyor 20.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TÜRKANBOYKOTA BOYKOT LAZIM 6.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ali ÖzdemirKar tatili tembelliğe teşviktir 27.11.2024 Tüm Yazıları
-
Hasan LökKarabük Üniversitesi Üzerinden Ne Yapılmak İsteniyor? 19.04.2024 Tüm Yazıları
-
Hayreddin ÖzdenMedenileşme 12.03.2024 Tüm Yazıları
-
Mustafa Nuri Gürsoy“Hakikati kaybettik ve uzun sürdü bunaklığımız.” 31.12.2023 Tüm Yazıları
-
Özcan ÖzdemirMAÇ “O AN “ BİTTİ… 4.12.2023 Tüm Yazıları
-
Kemal Hilmi ÇelebiYKS 2023 ÜNİVERSİTE TERCİHLERİ HAKKINDA ÖNEMLİ BİLGİLER. 22.07.2023 Tüm Yazıları
-
Vehbi CamgözBU SEÇİMDE NEYİ OYLAYACAĞIZ !!!? 24.03.2023 Tüm Yazıları
-
Tahsin ÖtgüçİSLAMIN ENGELLİYE BAKIŞI 28.11.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa Cop“BOLU” MERKEZ “GÖL HAMİDİYE”DE ”KÖY YAŞAM MERKEZİ”AÇILIŞ TÖRENİNDEN... 21.09.2022 Tüm Yazıları
-
Ömer MadenBİR KEDİM BİLE VAR ANLIYOR MUSUN? (2) 5.08.2022 Tüm Yazıları
-
Fatih PekerMAVİ KELEBEK HİKAYESİ 14.07.2022 Tüm Yazıları
Hamza Canbaş
Okur bey!! Yazının son paragraı"Oysa bir toplum, kadının yüzüne, gözüne ve kalbinin derinliklerine, aklına bakıyorsa, kadınının eğik başını yerden kaldırıp dik tutuyorsa, o toplum çağdaş ve demokratik bir yaşama geçmiş demektir." böyle diyor. Bu şekilde olmak islamın bir emridir. Sizin beyniniz hala daha çağdaşlığı çıplaklık ve pislik olarak algılıyorsa bu sizin sorununuzdur. Ben çağdaşlaşmayı islamın gerekliliği olarak algılıyorum.