WhatsApp Hattı
WhatsApp Haber İhbar Hattı

05304670437

Mobil Uygulamalarımızı Hemen İndir

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız

Tahsin Ötgüç

Tahsin Ötgüç
Tahsin Ötgüç
Tüm Yazıları
TERAVİH NAMAZI
4.08.2011

 


          Teravih namazı ramazan ayına ait bir namaz olup sünnettir. Cemaat halinde kılınması sünneti kifayedir. Peygamber (sav) efendimiz Ramazan ayında teravih namazını bir iki kez cemaat halinde kıldırmıştır. Bu namazın cemaat halında devamlı kılınmasıyla farz olabilir düşüncesiyle ferdi olarak kılınmasını dostlarına tavsiye etmişlerdir. Ramazan ayına has bir sünnet olması hasebiyle oruç tutma imkânı olmayanlar da bu namazı eda etme durumundadırlar.

               

          Teravih namazı, Hz Ömer’in halifeliği devrinde yatsı namazına müteakiben cemaat halinde kılınmasına başlanmıştır. Hz Ömer ramazan ayında birlikteliğin sağlanması amacıyla teravih namazının da cemaat halinde kılınmasını emretmiştir. Teravih namazından sonra caddeler de büyük bir kalabalık halinde evlerine giden genç, yaşlı, kadın ve erkekler, dıştan bakıldığında güzel bir tablo meydana getiriyorlar. Aynı sevinç, aynı duygularla yürüyen insanlar, kıldıkları namazın hazzını tadarak birlikte mutlu görüntüler sergiliyorlar. Bu manzaralar görülmeye değer.    


          Peygamber (sav) efendimiz bir hadislerinde şöyle buyurmuşlardır.”Faziletine inanarak, sevabını da Allahtan bekleyerek Ramazan ayını ihya eden kimsenin günahları bağışlanır”. Gündüzün tuttuğumuz oruç, geceleyin kıldığımız teravih namazları bu ayın gece ve gündüzünü iyi değerlendirdiğimizi göstermektedir. Ancak her zaman olduğu gibi ibadetler usul ve adabına uygun şekilde yapılması esastır


          Teravih namazı genelde dört rekâtta bir selam verilerek kılınır. Yirmi rekât olarak kılınan bu namaz beş selam verme ile biter. Yaklaşık olarak yatsı namazıyla beraber 40 dakika sürebilir. Ramazan ayının rahmet ve hayır ayı olduğunu düşünerek, ne yapıyorsak en iyisini yapmalıyız. Namazdaki okuyuşlarımız anlaşılır olmalı. Namazın tatili erkânına uyulmalıdır.Yani ayakta iken dik durmak, rukuya varıldığında baş ve sırt yere paralel olması gerekir. Rükûdan kalkınca ayakta sübhanallah diyecek kadar durmak, secdeye varırken dik olarak(önce dizler, sonra eller, daha sonra ellerimizin arasına burnumuzla beraber başımızın yere deyecek şekilde koymak gerekir. İki secde arasında sübhanallah diyecek kadar durmak. Bu kurallara uyarak kılınan namazda yorgunluk değil manevi haz alınmış olur.  


          Bizler de ramazan ayında bol sevap, mükâfat kazanmak istiyoruz. Günah ve hatalardan kurtulmak istiyoruz.Bu arzu ve isteklerimize kavuşmak için ibadetlerimizde aceleci olmadan huşu ile namazlarımızı kılmalıyız.Namazlardan sonra bize kalan zamanın çok olduğunu düşünerek,bir an önce kurtul  felsefesinden uzak olmalıyız.Zira bizim manevi gıdalara ve oksijenlere ihtiyacımız vardır.Onun için sabırla sebatla ilahi görevlerimizi ifa etmeliyiz.Kıldığımız teravih ve vakit namazları hata ve günahlardan arınmamıza vesile olduğu gibi, Allahın rızasına erişmemize vesile olacaktır, inşallah. 

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber İhbar