
05304670437
Tahsin Ötgüç
İnsanoğlu dünyaya gelirken hayatını idame ettirme hususunda hürriyete sahip olarak gelir. İnsanlar hayatlarını sürdürürken birbirlerinin hak ve hukukuna saygı göstermek zorundadırlar. Dini, mezhebi, meşrebi ve ırkı ne olursa olsun, canlı olarak insan, insan olma hasebiyle ortak paydasına saygı duyarak yaşamaya çalışmalıdır. Hukukun, saygının ve sevginin olmadığı yerde zulum olacaktır. Bu gün kendisi dışında birine olabilir. Ancak aynı zulmün yarın kendisine yapılmayacağı hususunda bir garanti yoktur. Dünya kamuoyunun gözü önünde meydana gelen ARAKAN da yaşayan Müslümanlara yapılan zulüm ve katliam buna en açık örnektir. Bu tabloyu izlediğimde insanlığımdan utanıyorum. Bu ne vahşet aman Allahım insanlık bu kadar mı? vahşi ve barbar olabilir. Bir haftadır devam eden insanlık dışı görüntülerin varlığı cahiliye arap devrinde bile görünmüş değildir. Cahiliye arap devrinde efendiler Müslüman kölelerini İslam’dan uzaklaştırmak için kin ve nefret dolu halleriyle akıllarına gelen her türlü işkenceyi yapıyorlardı ama, bu zulümden kurtulmaları için bir açık kapı bırakıyorlardı. Arakanda durum böyle değil. Ya öleceksin, ya öleceksin.
Arakanda yaşamlarını sürdüren Müslümanların Budist askerler tarafından katledilmeleri karşısında dünya suskun. Dünya suskun olabilir, amma velakin İslam ülkelerinin suskun olmamaları lazım gelir. Çünkü katledilenler Müslümanlar. Kendi doğdukları bölgelerinde gayri Müslim (Budist)askerler tarafından öldürülmekteler. Bu vahşetten kurtulmak isteyip Bangedeş’e gitmeye çalışanları da füzelerle vuruyorlar. Aç, susuz, kadın, erkek, yaşlı ve çocuklar suların içinde ölümden hayata doğru kaçıyorlar. Kendilerine uzanacak bir yardım eli ve bu vahşeti durduracak bir güç bekliyorlar. İşte bekledikleri yardım eli ilk olarak Türkiye’den uzatıldı. Devletimizin girişimiyle BANGEDEŞ devleti arakan mazlumlarına kapılarını açtı ve yüzbin Müslüman buraya sığındı. Müslüman “ Müslüman’ın kardeşidir, ona zulmetmez ve onu zulmedene teslim etmez” buyuran peygamberimiz (sav) efendimizin bu sözünün her zaman yerine getirilmesi, Müslümanların can ve mal güvenliği açısından o denli önem arz etmektedir.
Arakanda yaşayanların büyük çoğunluğu, budistir. Menşei Allaha dayanmayan bir dine tabidirler. Bu yönüyle Müslüman değildirler. Bundan dolayı bu bölgede Müslümanlara büyük baskıların var olduğunun haberlerini duymaktayız. Dünyanın gözü önünde yapılan bu katliamların tabanında bu gerçeğin yattığını söyleyebiliriz. Kendi dinlerine tabi olmadıkları, yani buduzim dinine girmedikleri için zulme maruz bırakılmışlardır. Dünyanın her ülkesinde değişik dinlere mensup yaşayan insanlar mevcuttur. Ülkemizde ve diğer devletlerde inancından, mezhebinden ve ırkından dolayı Arakan ve mıyanmarda olduğu gibi Müslümanlar zülme ve katliamlara maruz kalmış değillerdir. Bu vahşetin bir an önce durdurulması ve bu bölgelerde yaşayan Müslümanların insanca hayatlarını sürdürme imkânına kavuşmaları gerekmektedir. Bunun için Müslümanların tek vücut halinde hareket etmeleri gerekmektedir. Bütün İslam ülkeleri Türkiyemizi örnek alarak Arakandaki katliamın durdurulması için çaba göstermeleri ve buradaki mağdur ve mazlum Müslümanlara maddi ve manevi yönden yardım etmeleri büyük önem arz etmektedir.
Peygamberimiz (sav) efendimiz “müminler birbirlerini sevmede, merhamet etmede ve korumada bir vücut gibidirler. Vücudun organlarından biri rahatsız olduğunda vücudun diğer organları da aynı rahatsızlığı hisseder” buyurdular. Riyazüssalihin. Yakınlık ve uzaklık önemli değil. Müslüman, Müslüman’ın kardeşidir. Ona karşı duyarsız kalamaz. Derdine ortak, sevincini paylaşması lazım gelir. Özellikle bu gün Arakandaki katledilen, zülmedilen, aç ve susuzluğa terk edilen müslüman kardeşlerimizin korunması, yardım çığlıklarına cevap verilmesi, insani ve İslami bir görevdir. Bundan uzak kalamayız. Temennimiz Arakandakii Budist askerler ve yöneticilerin insafa gelmeleri, insan olduklarının farkına vararak, yaptıklarının insanlık dışı olduğu gerçeğini kavrayarak eylemlerine son vermeleridir. Yüce Allah Arakandaki mazlum ve mağdur Müslümanlara yardım eylesin.
Tahsin ÖTGÜÇ
İl müftü yrd.
Yazarlar
-
Emre KetenMetal Değil Umut Üretiyoruz Yerli ve Milli Tıbbi cihazlar 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim AtalayBolu- Mengen’de Yaşayan 8.Yöresel Kültür- Giyim Şenliği 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Emin CandanSiyaset Artık Beyinde Kazanılıyor 20.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TÜRKANBOYKOTA BOYKOT LAZIM 6.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ali ÖzdemirKar tatili tembelliğe teşviktir 27.11.2024 Tüm Yazıları
-
Hasan LökKarabük Üniversitesi Üzerinden Ne Yapılmak İsteniyor? 19.04.2024 Tüm Yazıları
-
Hayreddin ÖzdenMedenileşme 12.03.2024 Tüm Yazıları
-
Mustafa Nuri Gürsoy“Hakikati kaybettik ve uzun sürdü bunaklığımız.” 31.12.2023 Tüm Yazıları
-
Özcan ÖzdemirMAÇ “O AN “ BİTTİ… 4.12.2023 Tüm Yazıları
-
Kemal Hilmi ÇelebiYKS 2023 ÜNİVERSİTE TERCİHLERİ HAKKINDA ÖNEMLİ BİLGİLER. 22.07.2023 Tüm Yazıları
-
Vehbi CamgözBU SEÇİMDE NEYİ OYLAYACAĞIZ !!!? 24.03.2023 Tüm Yazıları
-
Tahsin ÖtgüçİSLAMIN ENGELLİYE BAKIŞI 28.11.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa Cop“BOLU” MERKEZ “GÖL HAMİDİYE”DE ”KÖY YAŞAM MERKEZİ”AÇILIŞ TÖRENİNDEN... 21.09.2022 Tüm Yazıları
-
Ömer MadenBİR KEDİM BİLE VAR ANLIYOR MUSUN? (2) 5.08.2022 Tüm Yazıları
-
Fatih PekerMAVİ KELEBEK HİKAYESİ 14.07.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.11.2022
29.09.2022
12.09.2022
1.08.2022
25.07.2022
6.07.2022
27.06.2022
13.06.2022
7.06.2022
9.05.2022