
05304670437
Yusuf Yeşilkaya
Sultan Teyze, ilkokulu bitirdikten sonra birkaç sene biçki dikiş kursuna gönderilmiş ve yaşı on sekizi bulduğunda babası tarafından münasip görülen ilk dünürcüye verilmişti. Kendi kaderini kendisi belirleyemeyen yüz binlerce Anadolu kadınına, çok tipik bir örnekti Sultan Teyze. Kocası Hasan Emmi’nin de kendisinden pek farkı yoktu aslında. Askerden gelince babası evlilik yaşının geldiğini takdir etmiş ve Sultan Teyze’yi babasından, oğlu Hasan Emmi için istemişti. Ne olacak ki, babalar uygun gördükten sonra bal gibi olmuştu(!) Hem evlenince birbirlerini severlerdi. Aşk, flört falan tehlikeli sözcüklerdi. Ayrıca, Hasan Emmi’nin dedesi de babasını aynı usulle evlendirmemiş miydi?
Hasan Emmi ve Sultan Teyze, babalarının kendilerine çizdiği yola razı oldular. Âşıkolup olmadıklarını kendileri de bilmiyorlar ama birbirlerine değer verdiler, yuvalarına sahip çıktılar. Bağ bahçe işleri ile uğraştılar. Ahırda bakacakları hayvanları oldu. Etinden, sütünden yararlandılar. İlk çocukları, erkek olmuştu. Ne de olsa “erkek adamın erkek çocuğu olurdu”. Adını, Ramazan koydular. İkinci çocukları, kız olmuştu. Dilin kemiği mi var sanki? Bu defa ise, “ erkek adamın erkek damadı olur” deyip yola devam ettiler. Aradan yıllar geçti. Her geçen yılda, ahırdaki hayvanların sayısı arttı. Evdeki nüfus sayısı da çoğaldı. On beş yılda üç kız üç erkek olmak üzere altı çocukları dünyaya gelmişti. Sultan Teyze:
Hasan Emmi ise gayet rahat cevaplıyordu:
Evliliklerinin yirminci yılında bir erkek çocukları daha dünyaya geldi. Adını Soner koydu, Sultan Teyze. Adı, Soner olursa belki son çocuk olurdu. Yedi çocuk doğurmuştu. Tarlada çalışırken düşürdüğü iki bebeğini saymıyordu Hasan Emmi. Ama Sultan Teyze’ye sorarsan dokuz çocuğu vardı. Her ne kadar ikisini henüz dünyaya getirmeden kaybetmiş olsa da. Ana yüreği işte, başkaydı. Bambaşkaydı.
Bütün çocukları, tıpkı kendileri gibiydi. Bağ bahçe, tarla, ahır işlerinden anlarlar; ekin biçmekten, inek sağmaya varana kadar her işi yaparlardı. Ama Soner öyle olmayacaktı,Sultan Teyze’ye göre. Diğer çocukları çok ezilmişti ama Soner ezilmeyecekti. Soner, bebeklik çağından çıkıp yürümeye, koşmaya başladığında ablaları Soner’den bir şeyler istiyorlardı. Su getir, bardağı ver, kaşığı uzat… Her bir istek Soner’in çok rahatlıkla yapabileceği şeyler olmasına rağmen Sultan Teyze, kızlara sesini yükseltiyor hatta azarlıyordu:
Sultan Teyze’nin anaç duygularının tamamı Soner’de tezahür etmişti adeta. Soner,anacığının korumasındaydı. O’na kimsecikler bir şey yapamazdı. Birisi Soner’e yan bakacak olsa, Sultan Teyze atmaca bakışlarıyla hemen oracıkta bitiveriyordu.
Soner büyüdü, ilkokula gitti, ortaokula, liseye gitti. Delikanlı oldu. Anadan destekli Soner, ders çalışmanın gereksiz bir iş olduğunu düşünerek, üniversiteye falan gitmedi. Hoş gitmek istese sınav kazanacak kapasitesi de yoktu. Her ne kadar Sultan Teyze: “-Benim oğlum, okuyup büyük adam olacak!” dese de olmamıştı. Soner okumamıştı. Askere gideceği zaman, Sultan Teyze bir hafta ağlamıştı. Diğer çocuklarında da ağlamıştı. Ama Soner kadar değil. Ağabeyleri durumu kıskanıp, laf dokunduruyorlardı:
- Hadi ordan, zevzek! Ana evladını ayırt eder mi? Sizde de ağladım. Ama siz askerde olduğunuz için göremediniz tabi.
- Ana kız, ağbilerim görmediyse kızlar olarak biz gördük. Soner başka, işte.
- Anasını yalancı çıkaran şu kızlara bak hele! Şimdi ben sizin…
- Soner öz, biz üvey evlat mıyız? Bizi hastane bahçesinde mi buldun yoksa leylekler mi getirdi?
- Öyle deme kızım. Sonerim daha çok küçük. O bilmez bacısı.
- He canım, o hiç bilmez. O bilmez diye diye, hiçbir işe elini sürdürmedin.
- Amaaaan şu çocuklara bak hele! Gören de düşman zanneder. O küçük çocuk, sizin kardeşiniz. Benden çok siz sahip çıkacaksınız.
- Bizim sahip çıkmamıza gerek yok ki. O’nun kapı gibi anası var.
- Tabi sahip çıkacağım. O bilmez bacısı…
Soner, askere gitti geldi. Bağ bahçe, tarla işlerine hiç bakmadı. Annesi, Soner’i istediği kızla evlendirdi. Anne, baba, ağabeyler, ablalar Soner için bir güzel düğün yaptılar. Soner, evli barklı adam olmuştu ama henüz bir işten anladığı yoktu. Çünkü o küçüktü. Çünkü o bilmezdi. Birçok işe girdi çıktı. Hiçbir işte sebat etmedi. Her işten atıldığında anacığı Soner’in sırtını sıvazladı:
Soner işsiz, aylak aylak dolaştı. Nasıl olsa anacığı eve ekmeği gönderiyordu. Ağabeyleri ve ablaları itiraz edecek olursa mazeret hazırdı:
Özellikle bizim toplumumuzda yer alan aşırı korumacı tavır, koruduğumuzu düşündüğümüz kişilere, aslında bir yarar sağlamıyor. Tam aksine korunan kişiye zarar veriyor. Bir şeyler yapabilme, bir şeyler başarabilme yeteneğini öldürüyor. Hem aile için hem toplum için parazit yetiştiriliyor.
Hayatta hiç yanlış yapmamış insan, aslında hiçbir iş yapmamış insandır. Her birimizin hataları vardır. İnsan olmanın doğasında vardır hata yapmak. Düşmek, sendelemek, kalkmak, toparlanmak ve tekrar yürümek, insanoğluna özgü davranışlardır.
Çocuklarımız, arkadaşları ile tartışacak. Belki kavga edecek. Belki dayak atacak. Belki dayak yiyecek. Ama dönüp barışmasını da bilecek. Bunları yazarken; şiddet eğilimli olduğumu düşünebilirsiniz. Aslında öyle değil. Sadece yavrularımızı, süt kuzusu yetiştirmenin onlar için ne denli zararlı olduğunu paylaşmaya çalışıyorum. Hayata karşı mücadele ruhu elinden alınmış bir birey; savaş ortamında mermisi bitmiş asker gibidir. Seçim sizin.
Yazarlar
-
Emre KetenMetal Değil Umut Üretiyoruz Yerli ve Milli Tıbbi cihazlar 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim AtalayBolu- Mengen’de Yaşayan 8.Yöresel Kültür- Giyim Şenliği 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Emin CandanSiyaset Artık Beyinde Kazanılıyor 20.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TÜRKANBOYKOTA BOYKOT LAZIM 6.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ali ÖzdemirKar tatili tembelliğe teşviktir 27.11.2024 Tüm Yazıları
-
Hasan LökKarabük Üniversitesi Üzerinden Ne Yapılmak İsteniyor? 19.04.2024 Tüm Yazıları
-
Hayreddin ÖzdenMedenileşme 12.03.2024 Tüm Yazıları
-
Mustafa Nuri Gürsoy“Hakikati kaybettik ve uzun sürdü bunaklığımız.” 31.12.2023 Tüm Yazıları
-
Özcan ÖzdemirMAÇ “O AN “ BİTTİ… 4.12.2023 Tüm Yazıları
-
Kemal Hilmi ÇelebiYKS 2023 ÜNİVERSİTE TERCİHLERİ HAKKINDA ÖNEMLİ BİLGİLER. 22.07.2023 Tüm Yazıları
-
Vehbi CamgözBU SEÇİMDE NEYİ OYLAYACAĞIZ !!!? 24.03.2023 Tüm Yazıları
-
Tahsin ÖtgüçİSLAMIN ENGELLİYE BAKIŞI 28.11.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa Cop“BOLU” MERKEZ “GÖL HAMİDİYE”DE ”KÖY YAŞAM MERKEZİ”AÇILIŞ TÖRENİNDEN... 21.09.2022 Tüm Yazıları
-
Ömer MadenBİR KEDİM BİLE VAR ANLIYOR MUSUN? (2) 5.08.2022 Tüm Yazıları
-
Fatih PekerMAVİ KELEBEK HİKAYESİ 14.07.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.07.2015
21.12.2014
16.06.2014
6.05.2014
29.04.2014
7.04.2014
11.03.2014
17.02.2014
3.02.2014
30.01.2014