Ahmet TÜRKAN

Çingene kavgalarını bilirsiniz, onlar birilerini gözüne kestirdi mi bir patırtı bir gürültü, sanırsın kıyamet kopuyor, o arada durumu izleyen seyircilerin cepleri boşaltılır, ruhları duymaz, işleri bitince kavga bir anda durulur, kavga edenler kaybolur seyirciler soyulduklarını çingeneler kaybolup olay yatıştı zannettiklerinde anlaşılırdı. Hani Nasrettin Hoca’nın yorgan gitti kavga bitti fıkrasındaki durum ayniyle vaki.

Bu konu Sadri Alışık filmlerine de birkaç kez konu olmuştur, hatırlayanlar bilir. İstanbul’da ikamet ettiğim 2000’ li yılların başında Şişli emniyetinde görevli bir polis memuru komşum vardı. Ben mesaiye genelde şahsi aracım ile gidip geldiğimden durakta bekleyen Polis memuru komşumu da alır beraber giderdik. Tabi yol sohbetsiz olmaz. Oradan buradan konu açılır son durağa geldiğini anlamazsın. Hani İstanbul trafiği de başka türlü çekilmez. Bu yolculukların birinde çingenelerin kışı geçirmek için cezası 3-4 aylarla sınırı basit suçları polislerin gözü önünde işleyip kendilerini tutuklatarak kışı devletin gözetimi altında geçirmek için numara yaptıklarını anlatmıştı. Nasıl olsa bahar da yine dışarı çıkıp yazın açık havada piknik ve çadır hayatına devam.

Bunları niye anlatıyorum diye merak ettiniz değil mi?

Anlatacağım. Malum 2023’te Cumhur başkanlığı seçimi var.

6,5’lu masa bir yanda, bir yanda Cumhur İttifakı bir yanda da yeni bir masa kurma hayali güden diğer partiler var.

Bu 6,5’lu masanın müdavimleri uzun bir süredir aday bulma peşindeler. Bayanların altın günü gibi toplanıp toplanıp dağılıyorlar. Yemekler falan gırla gidiyor. Hatta bu yemekte falan parti bize ne ısmarlar acaba dedikoduları da basında yer almıştı.… En son yazı fontları ve stilleri gibi çoookkk önemli konuları çözdük demişlerdi.

Bay Kemal’in önce ABD’ye çağrılıp koltuğunun altına sıkıştırdıkları çok bilmiş Rıfkı, ardından İngiliz faiz lobisinin kredi ayakları, şimdi de Almanya seyahati. İş çok önemliymiş gibi bir edalar bir tavırlar. Ya adamlar seni sömürge valisi yapmak istiyor sen hangi havalardasın…

Malum Başkan Recep Tayyip Erdoğan İBB Başkanlığı döneminde 28 Şubat kumpasçılarının ayak oyunlarına gelip okuduğu şiir yüzünden hapis cezası almıştı. Zaten muhalif 6,5 masanın tiyatral gösterileri bu minval üzere tertiplenmiş durumda.

Rivayet odur ki bu ceza yüzünden Erdoğan mağdur oldu, muhtar bile olamaz derken bir bakmışsın hoop Cumhurbaşkanı olmuş.

Ey muhalefetin 6,5 masa ayakları, Erdoğan bu yolları bileğinin hakkı ile, adamlığıyla, duruşuyla, millete verdiği sözleri tutuşu ile hak etti.

Muhalefetin uyanık İBB Başkanı bu durumdan ders çıkarıp ona buna hakaret ederken (çingenelerin hesabı) 2 küsur sene cezayı kaptı.

6,5’lu masada bir sevinç bir sevinç. Yüzünde daha evvel rabbiyessir gördüğünü söyleyen İYİ’lik perisi olduğunu sanan Bayan Meral bir sarılıyor, sanırsın oğlu seferberlikten sağ salim dönmüş. Ama nasıl sarılmak… Bir sevinç bir sevinç. Sanki idam cezasından yırttı.

Yahu adam yaptığı edepsizliğin cezasını aldı bu ne… Arsızlık yaparak ceza alacaksın sonra ben mağdurum edebiyatı yapacaksın. Hadi oradan, başka yerde oynayın misketlerinizi.

İYİ’misiniz ya.

Değerli okurlarım sanırım ne demek istediğimi anladınız. Fazla söze ne hacet.

Allah’a emanet olun.