Muharrem Demirel

Geçtiğimiz hafta ‘ Vaazları herkes verebiliyor mu?’ başlıklı yazımızdan sonra olumlu tepkiler geldi.

 ‘Sarıklıları ve sakallıları hafife alma.’Diyerek olumsuz tepki gösterenlerde.

Hafife aldığımız yoktu ki!

Tepki normal

Ama neye tepki koyduğunu anlayamamak anormal.

***

Benim ve benim gibi düşünenlerin niyetleri belli.

Ve

Sarıkla, sakalla kavgaları da yok.

Ama

İslam dinini sadece 5 vakit namaz kılmak, senede 1 ay oruç tutmak, maddi durumu iyi ise Hac vazifesini yapmak zannedenlerle

Ve de

Kerameti akılda değil, sadece sarıkta arayanlarla gönül kırgınlığı var.

***

İyi bir Mümin olmak için sadece iman yeterli mi?

Sormak isterim;

Nerede kaldı İslam dininin toplum hayatında mutlaka bulunması gereken ama ne yazık ki kaybolmaya yüz tutmuş, Allah’ın koyduğu ve müminlerden uygulamasını istediği diğer yükümlülükler?

Pek çok var ama araştırdığımız birkaç örnek yazalım mı?

Mesela okumak, çalışmak, kul hakkı yememek, yetim malını korumak, ilim öğrenmek, davar sürüsüne dönüşmemek, rüşvete bulaşmamak, adalet…

***

Atam Selçuklunun devamı olanı küçücük bir beyliği Osmanlı Devleti yapanlar,

Sonra Devlet-i Aliyye’ ye taşıyanlar,

Molla Fenari, Ali Kuşçu gibi Matematik, Jeoloji, Coğrafya, Tıp, Felsefe, Fizik, Astronomialanlarında pek ama pek çok değerli âlimleri çıkaranlar,

Ve

3 kıtaya Türk ve İslam’ın mührünü vurup, Avrupa’yı ilimle irfanla tanıştıranlar, çağ açıp çağ kapatanlar kimlerdi biliyor musunuz?

Allah’ın koyduğu bu yükümlülükleri yerine getirenlerdi.

Hoşumuza gitti değil mi?

Gider tabi…

***

Peki, dün Avrupa’ya medeniyeti taşıyanların, bugün Avrupa’dan medeniyet alma durumuna gelmeleri,

Din kardeşlerimizin Allahüekber diyerek birbirlerini boğazlamaları,

Emperyalist devletlerin üzerimizde oyunlar oynamaları da hoşunuza gidiyor mu?

Eminim ki gitmiyordur!

Sormak isterim;

Canınız yanmıyor mu, yüzümüz kızarmıyor mu? 

***

Her Cuma Din görevlilerimiz, Hutbe den ‘Allah katında gerçek din İslam’dır.’Diyor.

Hutbenin sonunda ise ‘Allah’ım İslam’a ve Müslümanlara yardım et.’deyip yardım istiyor.

Ama İslam Âlemi kan ağlıyor, birbirini boğazlıyor, açlıkla, sefaletle boğuşuyor.

İşte gönül kırgınlığımız ‘O Yüce Allah Müslümanlara neden yardım etmiyor, ben nerelerde eksiklik yapıyorum da dualarım kabul görmüyor?’ sorusuna cevap aramayanlara.

Nakli ilimlereönem verip, akli ilimlere yeteri kadar önem vermeyen, çalışmayan, araştırmayan, soruşturmayan, kendini geliştirmeyen ve her şeyi kadere bağlayan bu kafalara…

Beğenmediğimiz dinin temsilcileri uzayı fethederlerken, ay’da bile tarım yapacak hale gelirlerken, Hutbelerimizde, vaazlarımızda hala daha bizi deveden indirip, çölden çıkartamayanlara.

***

Dünyanın 208 ülkesi arasında,’ İslami ideallere en çok uyan, İslam’ın emirlerine uygun toplum yapısı oluşturabilen ülkeler kimler?’ Diyerek yapılan araştırmada İrlanda 1. Danimarka 2. Lüksemburg 3. Olmuş.

Türkiye 103. Sırada, Suudi Arabistan ise 131.

Bu sıralamada diğer İslam ülkelerinin esamisi bile okunmuyor.

Yani,

İslam dininin ve dinin mensuplarının gelişmesini sağlayacak kullanmadığımız o yükümlülüklerle dolu hazinenin anahtarlarını Avrupa’ ya teslim etmişiz.

Ve o Avrupa; bu emirleri hayata geçirip uygularken, biz ise kuru kuruya, Allah, kitap, peygamber demekteyiz.

Eğer bu kafa ile gidersek, Avrupa, Amerika bize daha pek çok zaman imamlık yapar,

Bizde ne anlama geldiğini bilmeden ’Dünya müminin zindanı, kâfirin cennetidir. Hadisi var der,

Saf saf durup, arkalarında saf tutup, ahrette cennete girmeyi bekleriz.