Muharrem Demirel

Hani ‘Merhaba’ deyip geçeresin ya.

Böylesine bir dostluk değildi bizimkisi, iyi hem de çok iyi tanırdım kendisini.

Aramızda yaş farkı yok muydu?

Vardı!

Hem de çok.

Bizler yeşil örtüsüne bürünmüş toprak üzerinde sere serpe uzanmış vaziyette yatardık.

O ise gümbür gümbür davullar çalınırken, tunç borular ortalığı inletirken, arkadaşları at binerler, kılıç kuşanırlar, kargı dilli kayın oklar atarlar, dostlara güven düşmanlara korku salarlardı.

***

Zaman bu su gibi akıp geçiyor.

Bizim de o tatlı düşler kurduğumuz, suda oynaşan ışıltıları seyrettiğimiz günler geldi geçti.

Bıyıklarımız terledi.

Ve

O büyük kahramana, o büyük cengâvere yoldaşlık, gönüldaşlık, sırdaşlık yapacağımız, aynı ülküleri

Aynı heyecanları paylaşacağımız günler geldi.

***

O zamanlar daha Orta Asya’da idik, KAHRAMANLAR ÇARPIYOR da beraberdik

Ve

Kahpe Çinlilere OLCAYTO ile beraber had bildiriyorduk.

Sonra…

Sığamadık oralara.

‘KIZILELMAYA HEY KIZILELMAYA’ dedik;  peşinde koştuk.

İsafahan Çöllerinde zor durumda kalan Sultan Alparslan’ı kurtaran, Hasan Sabbah’a kafa tutan

SULTAN ALPARSLAN’ın fedaisi ALPAGO olduk.

Bizans Tekfurunun şövalyeleri karşısında, KILIÇASLAN dık.

Malatya Serdarı olan babasının intikamını almak, Hristiyanlara haddini bildiren BATTAL GAZİ İle destanlar yazdık.

***

Duramıyorduk yerimizde;

‘ Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik.

 Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik’ diyerek tarih üstüne tarih yazıyor, Kah MALKOÇOĞLU, kah, KARA MURAT oluyor,

İstanbul’u fethederken Kazıklı Voyvodayı kazığa oturtuyor

Ve

Haçlılara, ‘Anneciğim Türkler geliyor’ korkusunu yaşatıyorduk.

İnanır mısınız bilmem.

Ama

KARA PENÇE OSMAN BEY ile beraber ‘KANİJE KALESİ’ ne bile vardık.

***

Bolunun zalim bir beyin eline düştüğü zamanlarda da beraberdik KÖROĞLU ile…

‘Benden selam olsun Bolu Beyi’ne’ diye haykırdığı, Bolu Beyi’ni alt ettiği zamanlarda da.

Sonra…

‘Tüfek icat oldu, mertlik bozuldu’

Ve

Köroğlu sır oldu.

***

İster, ÖĞRETMEN KEMAL ol insanları eğit, ister ‘ Mağlup Edilemeyenler’ deki dürüst ve namuslu GAZETECİ MURAT ol, son değişmiyor.

Çünkü

Bu dünya, gelimli gidimli bir dünya, ahir son ucu ölümlü dünya…

‘At ayağı külük, ozan dili çevik olur; kara haber tez yayılır’ derler ya,

Bizde kara haberi tez duyduk, Yoldaşımız,  sırdaşımız, kahramanımız CÜNEYT ARKIN uçmağa varmış.

Görklü Tanrı’m rahmet eylesin.