WhatsApp Hattı
WhatsApp Haber İhbar Hattı

05304670437

Mobil Uygulamalarımızı Hemen İndir

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız

Ümit Turpcu

Ümit Turpcu
Ümit Turpcu
Tüm Yazıları
GELECEĞE BİR SURET
29.04.2013

 

Herşeyin tekniğine biraz mesafeli,

Öyküsüne pek çok daha yakın bir insanım bilen bilir…

Fotoğraf sanatına da aynı duruşu sergilemenin gururuiçersindeyim

“Asıl eksiklerim beni ben yapandır “deyip tekniği ile mesafemi inatla koruyan olarak,

Fotoğraf makinelerinin gelişimi konusunda net -sörf yaptığımı da inkar edemem tabi ki…

Okumuştum özetle şöyle, –Şu anda bulamıyorum-

Bir zamanlar,

Fotoğraf çekmek ve çektirmek öyle zor ve uzun süren bir eylemmiş ki,

Harcanan zamana, emeğe bağlı olarak da çook pahalıymış,

Zengin ailelerin bireyleri bile,  ancak bir kez fotoğraf çektirebilirmiş,

O da öldükten sonra!…

Çünkü o kadar uzun süre hareketsiz kalmayı ancak ölüler başarabilirmiş…

Pahalılığının ötesinde gerçekten zor bir teknik ayrıntı söz konusu imiş…

Bir kare fotoğraf için dakikalarca, ama dakikalarca,

“Ölü gibi hareketsiz kalabilmek…”

Yada en iyisi ölmek…

Fotoğrafı çekilene bir yararı yok belki,

Yaşayanları tarafından, bir kart parçasının üzerinde canlıimiş gibi hatırlanmak dışında…

Yani, ölülerini pür makyajla canlandıran, bir fotoğraf makinesinin karşısına oturtan insanların çağı…

O zamanlar,

Bir zamanlar…

***

Şimdi ise hızına yetişilemeyen ,

Gerçeklikte, gerçeküstülükte,

Teknolojik oyunlarla,

İnanılamayacak(!) biçimlerle imgelenebilen,

İndirgenebilen, yükseltilebilen bir sanatın teknik ayrıntılarına yabancı tanıklarız…

Ancak  bir zamanlar, o zamanlar,

Hatta bu zamanlar da,

Geleceğe bir suretini bile bırakamayan,

Canlar var toprak altında yatan…

Özlemlerin baş öznesi onlar,

Hüznün net adresi…

Devrin, çağın,

Tavan yapan teknik gelişimlerine,

Keşkelerle,

Biraz isyan,

Belki biraz kıskançlıkla bakan,

Bir evlat, bir anne, bir yavuklu, bir eş, bir sevgili onlar…

Hasretlerini yatıştırmak,

Unutmak korkusunu silmek,

“O an-a” sığan ne varsa çağrışımını sağlamak,

Yürekte ağıııırca taşınan sevgiyi,

Bir dikdörtgenimsi karta hapsetmek,

Zamanın o parçasına hep ama hep sahip olmak

İstemek

***

Sonra,

BOFSAD’mizle,

Tapduk Emre Türbesinde, bir güzel çok güzel mezar taşını fotoğraflamak çabasında iken,

Fotoğraflanan ben-biz…

Bir albümde donakalan o anın,

Hissettirdiklerini ifade eden, edebilen,

Çekeni gibi aynı duyguda birleşen Sercan Çelik kardeşim,

Derki, aşağıdaki karenin çağrışımında,

Dünya hayatında belki hiç bir zaman bir fotoğraf çektirememiş, o küçükken göçüp giden annesini sadece rüyalarında görmüş, yavuklusunu gönül gözüyle görmüş.Çok devam eder çokKomşumuz bir amca annemi hiç görmedim bir fotoğrafı bile yok demişti, hiç unutmam. Ne kadar önemli şu fotoğraf dediğimiz şey. Ben çok etkilendim bu fotoğraftan;’ yaşarken bir fotoğrafımız bile yoktu şimdi mezarımın başı fotoğrafçılarla doluAğlamak istiyorum.” 

İşin özü, bu satırlara sebep, bu dost sözcükler ise,

Vurgulamak gerekir,

Önemlidir fotoğraf!

Farkındalık, yoğun emek, özen, duygu, sevgi verilecek kadardeğerli,

Yaşamak ya da ölmek kadar gerçek ya da yalan…

Her ne kadar maddeyi manada eritmek ulvi erek olsa da,

Bazen ama bazen,

Manayı madde edip, geleceğe bile ölmemektir asl olan belki de

Belki de..

 

 

 

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber İhbar