Ümit Turpcu

Kapat gözlerini,

Ve evren atlasının kıyısında durduğunu hayal et…

Senin için serilip düzelmiş,

Şeklini bile kestirmekten aciz olduğun,

Sınırlarını sadece nehirlerin,

Zeytin dallarının,

Defne yapraklarının,

Dağların,

Deniz dalgalarının,

Yıldızların,

Sayısız Güneş’in,

Karanlığın,

Aydınlığın belirlediği,

 Bu sonsuz düzlemin içinde,

Dilediğin sessizlikle,

Dilediğin gülüşle,

Dilediğin yakarışla,

Bir zerre olabildiğini…

İstediğince yalnız,

Dilediğince kalabalık,

Kapat gözlerini ve seçebil…

Özgürlüğün ılık mevsimini içinde hisset…

Seçtin mi?...

Aç gözlerini…

***

Açtın mı?...

Hiiii,

Kapat kapat!!!...

Bolu atlasının bir adım dışını, cennet mekanı seçmişken,

 Merkezine düşme özgürlüğüne mi erişmişsin ne?...

Kapaaat, panik yok!...

İzzet Baysal Caddesi diyorlar ama,

Olmuş, İzzet Baysal Podyumu…

Yaya meydanı ya,

Pek kimse yayalaşmıyor gibi,

Kenarlara boydan boya sıralanmış semerli banklar,

Soluklanmaya değil, çöreklenmeye niyet etmiş,

İki yanda bigkbank izleyici!…

Bugün ne giyseeem negiysemm acep?...

Kendim için,

Keyfimce giyinmeme rağmen,

Yanlış anlamalar olabilir, zevksizlikle suçlanmak var, aman aman!!!.

Renk kombinasyonu,

Geçiş ritüeli önemli,

Adımına dikkat et,

Yürüyüşüne dikkat et,

Uyumlu giyin…

Mankeeen!...

Hani geçit resmine katılmak da istemeyebiliriz,

Çalım atıp arkalarından dolaşma imkanı olsa idi bunu gerçekleştirebilirdik de,

Ammaa,

Ağaçlar, direkler, reklam panoları, trafo kutuları, engel…

Siz gerim gerim gerilerek “I” halinde podyumu arşınlarken,

İzleyicilerin,

Bankaların arkalıksızlıklarından dolayı,

İki tarafa da diyagonal oturumun “L” halinde olabilmeleri, engel…

Sıkıcı,çoook sıkıcı…

***

Son derece şekilsiz,

Son derece biçimsiz,

Son derece uygunsuz!…

Hangi akile hizmet ediyorsunuz gözünüzü seveyim,

Sıra sıra sıralıyorsunuz bankları iki yana?...

Belirli yerlere oturma, dinlenme, soluklanma köşelerini,

Zihin, anlak köşelerinize getirmediniz mi hiç Allahınızı severseniz?...

Onlarca gözün önünden insanları geçirme özgürlüğünü size kim verdi?...

Panoramik görüntüdeki estetik yoksunluk dadahil olmak üzre,

Bir kabalık, bir nezaketsizlik,  bir derin saygısızlık bu!...

Düzeltin / düzenleyin istiyorum/z…

Belli noktalara, ince standartlarda,

Çay- kahve- meşrubat ikramının da yapılabileceği,

Hoş Fransız –Şanzelize tanımlamasından yola çıkaraktan- sokak kafeleri manasında,

Dinlenme köşeleri yapın insanlara…

Yaymayın yaymayın bankları…

“Yap-boz-yap” devrindeyiz nasılsa…

Para bizim paramız, bu kez de bu düzenleme için heba edin emekleri…

***

Kapat gözlerini,

Evren atlası üzerinde,

Bir yeri işaret et

Atla özgürlüğünün altın mavisi rengine,

Ve git…

Git haydi kendine…

Belki orası burasıdır ve hak ediyorsundur,

İnsanlığı, sevgiyi, saygıyı,

Dilediğince yalnızlığı…