Ümit Turpcu

Bir gün,

Dönersiniz, mutlaka dönersiniz…

Görür ve dönersiniz…

Kendinize…

O gün,

Ne gelecektir ne bugün…

Ne geçmiştir ne geçmemiş,

Sizsinizdir…

Çentiğiniz,

İziniz,

Farkına varamadığınız “saklı” yanınızdır…

Biraz hayretiniz, biraz hüznünüzdür,

Belki mutluluğunuzbelki coşkunuzdur,

Ama, kesinlikle  bir “el”dir…

Her parmağın ucunda,

Bir sızı,

Tırnağının altında bir an,

Sisler içinde ilerlemenizi sağlayan,

Bir “yol”…

 Sizi size anlatan,

Bir şarkıdırbelki,

Belki de!…

***

Nerden çıktı şimdi,

Bunca heyecanlı,

Hareketli,

Hararetli günlerin esintisi, başımızda,

Serinliği gönlümüzde iken,

 Tüm bunlar nerden çıktı?…

Hoş bir es ola!…

Yine sanat,

Yine güzellikler adına…

Bolu Fotoğraf Sanatı Derneği üyesi ben,

Yaklaşık 1 yıldır, teknik, öğrenim ve teçhizat açısından,

 Yoğunlaştığım,

Fotoğraf sanatındaki, emeğimi gözden geçirmek,

Durumundayım…

Derneğimiz ve belki ben belki sizler belki iz adına…

Kare kare an seçmek mutluluğu,

Kendi içime dalışın farklı başlangıcı…

Ne geçmiş ne geçmemiş…

Orda sonsuzlukta…

Kalakalmış bir bakış,

Bir gülüş,

Bir uzanış…

Bir ayrıntı…

Bir çiçeğin kokusu,

Bir örümceğin iç çekişi,

Bir arının kanat sesi,

Bir ağacındokunuşu…

Top yekûn farkındalık…

Bir de insani tutunuş mekanları…

Kentlerimiz…

Direk tel yığıntısının yaşam belirtisi mi ki?...

Sordum bana…

Kaçamadığın içine düştüğün ağlar gibi ne çok sarılı etrafımızda…

Farkındalık…

Kalabalık,

Yer kalabalık,

Gözümün alamadığı direk, tel yığıntısı…

Kadrajımı kaçıramadığım,

Gizleyemediğim o telsel yoğunluğu,

 Güzelliklere gömerek görüntülemek,

Belki de gözlere sokmak arzusu…

Gizli yanım…

Yaşamsal alanlarımız,

Ne güzellikleri hak ediyorken,

Çarpık çurpuk yapılaşma,

Tadilat,

Düzenleme saçmalamaları…

Yorgunluk…

Göz önünden, el altından kalkması gereken herşey adına…

Seviyorum yaşamı,

Alanımı,

Kentimi…

***

Bunca sözün özü aslında,

Tadilat hareketlerinin hızla sürdüğü dönem içinde,

Büyük Cami önünde,

İzzet Baysal Caddesi’ne bakan avlunun düzenlemelerini izliyorum...

Görsel olarak en büyük şikayetim için…

Taşhan ve caminin tel yumağı arasına gömülmüş,

Kaçarsız görüntü kirliliği…

 Tarihi alanın tel geçiş alanı olmaktan kurtarıldığı hayali içimde…

Işıklandırmalarla etkili hale gelen görsel ziyafet,

Aydınlatma araçları ile çirkinleşmese istiyorum…

Hazır el atmışken bir sanatsal girişim bekliyorum…

Umuyorum…

Ne geçmiştir ne gelecek,

An bu andır…