Ali Özdemir

İnsanlar çevrelerine oruçlu olduklarının reklamını yapmaya neden gerek duyarlar? İbadetler kişisel değil midir? İnancı gereği oruç tutan insanlar tutmayanlara neden kin, kızgınlık içinde bakarlar?

Oruç tutmayanlar sağlık sorunu yaşıyor olabilir. Yeterli beslenme koşullarına sahip olmayabilir. Oruç tutmadığı günler için belki yoksullara maddi yardım yapıyor olabilir.

Okumuş, belli kültür düzeyine ulaşmış kimi insanlarımız bile herkesin oruç tutmak zorunda olduğunu sanıyor.

İslam dini hoşgörüyü, barışı, kardeşliği, işbirliği yapmayı, üretmeyi önerir. Kin, nefret, dışlama bu dinde yoktur.    

Abartılı iftar ve sahur sofraları İslam felsefesine uygun değildir. Lüks mekanlarda verilen iftar yemekleri reklam / gösteriş olmanın ötesine geçmez. 

Mobbing (yıldırı) ne ola ki?

Başarısız, yetersiz, haset, yeteneksiz, üretimden uzak kimi insanlar kendilerinden daha ileride olan insanların tökezlemesi, pes etmesi, vasatlaşması için her türlü engeli / baskıyı / iftirayı ortaya koyarlar. 

Ömürleri boyunca bir sayfa bile yazı yazmamış, üretmemiş insan sayısı o kadar çok ki… Kamuda ve özel sektörde torpil, kayırma, nepotizm, siyasi yandaşlık sayesinde belirli kadrolara gelmiş vasat insanlar kendilerinden yetenekli insanları yıldırmak için her türlü kötülüğü uygulamaya sokarlar. 

25 yıldır çalışma hayatında olan bir kişi olarak yüzlerce mobbing ile karşılaştım. 

Birkaç tanesini aktarayım:

* KKTC’de çalışırken yeni tanıştığım 20 kadar kişiye yazdığım kitaplardan hediye ettim. Amirlerime “Kitap satıyor” şeklinde şikayette bulundular. Yöneticim bu durumu bana sordu. “Kitapları hediye verdiğimi, satma yetkimin olduğunu, eserlerimin tüm Türkiye’de satışta olduğunu vb.” anlattım. Ceza uygulanmadı… 

* Yine KKTC’de mesai arkadaşlarıma elektronikle ilgili kurs verdim. “Parayla kurs veriyor” söylentisini çıkardılar. Beş kuruş almadığımı kanıtladım. Olay kapandı. 

* Sosyal etkinlik kapsamındaki bir derste Er Ryan’ı Kurtarmak adlı savaş filmini izlettim. “Ahlaksız film izletmiş” diye iftira attılar. 

* Yoksulluk çeken, çok borcu olan, sağlık sorunları olan, geçinemeyen bir personel için yardım toplama çalışması yaptım. “Bir çıkarı olsa yapmaz” söylentisi çıkardılar. 

* Sosyal sorumluluk projelerine katkı yapan çeşitli kurumlara ileti göndererek çalıştığım kuruma maddi gelirler sağlamak için uğraştım. “Kurumu dilenci durumuna düşürdü” iftirasını yaydılar.   

Daha nice örnekler verebilirim. Ama konuyu uzatmak istemem. 

Ali Özdemir

www.aliozdemir.net