
05304670437
Emin Candan
O gün kendimi oldukça yorgun hissediyordum .
Bir şeyler okuyup zihin yorgunluğunu atayım istedim.
Elime ilk gelen kitap mevlana'nın mesnevisi oldu.
Rastgele bir sayfa açtım ve okumaya başladım.
Yüzyıllar öncesinden bakın bize nasıl bir ders veriyor, bu hikaye ile.
***
“Ormanda bir fare vardı. Havalı, kibirli, her an bir hayvana musallat olan kuyruğu dik fare.
Kuşların yuvasına pislemediği gün maymunun kuyruğunu ısırır, tavşanı korkutmadığı gün tilkinin başını şişirirdi. Orman hayvanları illallah demişti farenin elinden.
Bu böyle devam edemezdi… Sonunda hayvanlar aralarında bir heyet kurup aslanı ziyarete gittiler.
Ormanın kralı oydu, bir çare bulurdu nasılsa… Bütün hayvanları topladı aslan.
Yaşlı kaplumbağayı dinlediler önce, sonra zürafayı, sonra tavşanı, maymunu, ağaçkakanı, yılanı, hatta diğer fareleri… Sözü en son kedi aldı:
-“Saygıdeğer kralım, dedi bıyıklarını burarak, bu işi bana bırakın.
Biz onunla ta ezelden düşmanız”.
Aslan diğer hayvanlara baktı, “Ne dersiniz?”, diye soruyor gibiydi.
“Olur”, manasına başlarını salladılar.
Kedi göğsünü gere gere yeni görevinin başına gitti.
Herkes olacakları beklemeye koyuldu.
Fare bir ağacın altında, olanlardan habersiz, planlar kurmakla meşguldü.
Kuyruğunu dikmiş kendi kendine konuşuyor, sinsi sinsi gülüyordu.
Kedi yavaşça yaklaştı arkasından. Doğrusu bu işin kolay olacağını o da beklemiyordu.
Avına sessizce yaklaştı, pençesini kaldırdı, o da ne?! Bu farenin ensesinde gözü vardı sanki.
Kedinin gölgesini gören fare şimşek hızıyla fırladı.
Önde kaçarken bile kuyruğu havada bir fare, arkasında görev aşkıyla yanan azimli bir kedi.
Görülmeye değerdi doğrusu.
O köşe senin, bu ağaç benim; o kayalık senin, bu kovuk benim, öyle bir koşturmaca ki!.. Nihayet düz bir ovaya geldiler.
Fare sağına baktı, soluna baktı, kaçacak yer yok.
Karşıda otlamakta olan bir inek gördü.
Bütün kuvvetini toplayıp, ineğin yanına doğru koşmaya başladı.
Nefes nefeseydi.
Az önceki sıçrayışında biraz daha ağır kalsa, neredeyse dik kuyruğunun ucundan yakalanacaktı.
Can havliyle bir yandan ineğin yanına koşuyor, bir yandan da, “Dur sen”, diyordu, “Bir kurtulayım neler yapacağım sana, dur sen!..”
Nihayet ineğin yanına ulaştı fare.
Yalvardı, yakardı, beni sakla diyerek.
Ne derse desin inek kabul etmiyor, “Senden az çekmedim, diyordu, ne halin varsa gör!”
Türlü diller döktü, ağladı.
-“Ben ettim sen etme inek kardeş, diyordu, şu kedi belasından bir kurtulayım, beni sen bile tanıyamayacaksın. Nasıl akıllı-uslu olacağım bir bilsen…
Hem bir düşünsene, kuyruğu dik fare ve inek…
Asırlar sonra bile bizi anlatacak kitaplar”.
Sonunda;
-“Peki peki”, dedi inek; “Uzatma da geç şöyle arkama”.
Ve farenin üstüne pisliğini bıraktı.
Kedi ovaya vardığında acınacak haldeydi.
Ayakta duracak hali kalmamıştı zavallı hayvanın.
Hemen sağa-sola bakınmaya başladı.
Dümdüz bir ovaydı burası ve karşıdaki inekten başka kimsecikler yoktu.
Belki de bu inek fareyi görmüştür diye düşündü.
Son takatini toplayarak ineğin yanına geldiğinde, bir şey sormasına gerek kalmamıştı.
Kedi gülmeye başladı. Manzara şöyleydi: Dümdüz bir ova, bir inek, ineğin hemen arkasında taze pislik kümesi, onun içinde dik bir kuyruk…
Yavaş yavaş yaklaştı kedi, kuyruğundan tuttuğu gibi fareyi parçalayıverdi.”
Hazreti Mevlana bu hikâyeden üç şey anlamak lazım diyor:
Bir: Sana her pislik atan senin düşmanın değildir.
İki: Seni pislikten çıkaran herkes dostun değildir.
Üç: Bu kadar pisliğin içinde kuyruğu dik gezmenin âlemi ne?
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- Özcan’ın açıklamalarını şaka sandım
22.01.2023 - Suçluyu Sonunda Buldum !!!
1.10.2022 - Sosyal Medya Belediyeciliği
1.02.2022 - Özcan’ı Anladık Vali Beyi Anlayamadık
25.09.2021 - Şehir olarak daha fazla küçülmeyelim!
4.09.2021 - Laf ağızdan kaçtı mı ?
2.09.2021 - Bir eksik sandalye...
26.10.2020 - SIFIR BAŞTA OLURSA
15.10.2020 - Hisar tepesinde dalgalanan bayrak
- Meşe Ağacı Altında Başkan Özcan'a sordular
9.09.2020
Yazarlar
-
Emre KetenMetal Değil Umut Üretiyoruz Yerli ve Milli Tıbbi cihazlar 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim AtalayBolu- Mengen’de Yaşayan 8.Yöresel Kültür- Giyim Şenliği 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Emin CandanSiyaset Artık Beyinde Kazanılıyor 20.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TÜRKANBOYKOTA BOYKOT LAZIM 6.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ali ÖzdemirKar tatili tembelliğe teşviktir 27.11.2024 Tüm Yazıları
-
Hasan LökKarabük Üniversitesi Üzerinden Ne Yapılmak İsteniyor? 19.04.2024 Tüm Yazıları
-
Hayreddin ÖzdenMedenileşme 12.03.2024 Tüm Yazıları
-
Mustafa Nuri Gürsoy“Hakikati kaybettik ve uzun sürdü bunaklığımız.” 31.12.2023 Tüm Yazıları
-
Özcan ÖzdemirMAÇ “O AN “ BİTTİ… 4.12.2023 Tüm Yazıları
-
Kemal Hilmi ÇelebiYKS 2023 ÜNİVERSİTE TERCİHLERİ HAKKINDA ÖNEMLİ BİLGİLER. 22.07.2023 Tüm Yazıları
-
Vehbi CamgözBU SEÇİMDE NEYİ OYLAYACAĞIZ !!!? 24.03.2023 Tüm Yazıları
-
Tahsin ÖtgüçİSLAMIN ENGELLİYE BAKIŞI 28.11.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa Cop“BOLU” MERKEZ “GÖL HAMİDİYE”DE ”KÖY YAŞAM MERKEZİ”AÇILIŞ TÖRENİNDEN... 21.09.2022 Tüm Yazıları
-
Ömer MadenBİR KEDİM BİLE VAR ANLIYOR MUSUN? (2) 5.08.2022 Tüm Yazıları
-
Fatih PekerMAVİ KELEBEK HİKAYESİ 14.07.2022 Tüm Yazıları
Sevil Başata
Aysel ablacım, ellerine sağlık anca bu kadar özetlenebilirdi. Allah düşmanın bile şereflisini versin ama bir gün bu çapulcuların da sonu gelecek hepimiz çok üzgünüz şehitlerimize Allahtan rahmet, ailelerine de sabır diliyorum ...