Fatime Hilal ERDOĞAN

Yıllar önce çok uzun yıllar önce ilk insanı Hz. Âdem  (A.s )’ın hayatının ne kadar manidar olduğunu yazımla sizlere aktarmak istiyorum.

Öncelikle insanız ve bazı insani duygularımızla hatalar yapılabileceğini ve bu hataların bize iyi ya da kötü gerçekleri görmemizi sağlayacağını ve hayatımızı buna göre şekillendirmemiz gerektiğini söylemeden geçemeyeceğim.

Hz. Âdem peygamberin Habil ve Kabil olarak iki erkek çocuğu vardır.

Habil; çok uysal, merhametli, hoşgörülü ve Rabbine kulluk eden bir insandır.

Kabil ise; Habil’e göre daha sert, kuşkucu bir insandır ve bu huyları onu tarım yaptırmaya Habil’i ise çobanlıkla meşgul olmasına itmiştir.

Kabil babasının kendisini sevmediğini ve Habil’e daha iyi davrandığını düşünür ve bu düşünceleri yoğunlaşır.

Hz. Âdem A.s oğullarına “En sevdiğiniz bir şeyi Allah c.c için hediye edin”  buyurmuşlardır.

Kabil çok düşünür tarımla uğraştığı için bütün meyveleri toplamıştır onlara 1 hafta yeteceğini ve bu hasatla çok uğraştığını düşünerek vazgeçmiş ve meyvelerin çürüklerini ayırarak yola çıkmıştır.

Habil çobanlık yaptığı için en görkemli koyununu Allah için feda eder ve “Rabbim sen bana bu koyunları bahşettin alacak olanda sensin” diyerek babasının söylediği yere götürür.

İlk önce Kabil getirmiştir ve meyveleri koymuştur biran pişmanlık duysa da artık çok geçtir.

Daha sonra Habil gelerek koyununu babasının dediği yere bırakır ve dua eder “Rabbim sen hediyemi kabul et” der.

Bir müddet sonra Hz. Âdem çocuklarını çağırır ve Allah c.c Habil’in hediyesini kabul ettiğini Kabil’in ise kabul etmediğini söyler bu sözlerin üzerine Kabil kardeşine daha çok öfkelenir ve Habil’i öldürmek ister.

Habil kardeşiyle konuşur neden böyle davrandığını sorar Kabil ise sen olmasan babam beni daha çok sever der.

Fakat bu yorumuna Habil çok üzülür.

Beraber ava çıkarlar Kabil Habil’i öldürmek için iyi bir fırsat olduğunu düşünür ve eline büyük bir taş alır Habil’in karşısına çıkar ve Habil “Dilerim senin soyun senin gibi kan dökücü olmaz” der.

Kabil ise “ Sen olmasaydın bunlara gerek kalmazdı” diye cevap verir, Habil ise” Şüphesiz hem kendi günahını hem de benim günahımı yüklenmeni ve böylece cehenneme girmeni isterim.

Haksız yere öldürenlerin cezası budur” demiştir ve Kabil taşı kardeşi Habil’in başına atar ve orada can verir.

Habil ilk ölen insan oldu ve ilk şehitti.

Kabil kötülüğü Habil ise iyiliği temsil etmiştir.

Kabil ilk cinayeti işleyen insan olmuştur.

İnsanoğlu haksız yere cana kıymayı daha sistemli bir hale getirmiştir aynı anda onlarca insanı öldüren yeni kabiller türeyip her kabil kendi cinayeti için yeni silahlar üretmiştir.

Bu silahlarla kadınlar, çocuklar, yaşlılar demeden öldüren kabiller kendilerini hep haklı gördüler bununla birlikte kabillerin varlığı kıyamete kadar devamlılığını sürdürecektir.

Sadece çevremizde değil tüm dünya da insanların katlini izliyoruz nasıl Habil’in duası kabul olunduysa bizlerinde kardeşlerimize ettiğimiz duaların kabul olunacağını umuyorum çünkü dualar belli duyan bellidir.

İyi ve kötü kavramlar yaratılmışsa da bu iki kavramdan birini seçmek bizim elimizdedir.

İyi duygularla ve dualarda buluşmak dileğiyle.

Saygılarımla..