Hamza Canbaş

               GEÇTİĞİMİZ Cuma günü, Bolu Gazeteciler Cemiyeti Genel Kurulu yapıldı. Yönetime Caner Güngör ve arkadaşları seçildiler. Kendilerine başarılar diliyorum. Ancak Genel Kurula Vali İbrahim Özçimen’in üç dakikalık konuşması damga vurdu diyebiliriz.

                Kurulduğu 1988 yılından beri birçok başarılı icraatlara imza atan Bolu Gazeteciler Cemiyetini bir sürü badireler atlatmasına rağmen bu gün hala daha dimdik ayakta görebilmek en çok beni mutlu ediyor. Bu yüzden ben bu Cemiyeti bugünlere taşıyan herkese sevgi ve saygılarımı sunuyorum.  Her sivil toplum örgütünde olduğu gibi bizim Bolu Gazeteciler Cemiyeti’ de zaman zaman iç kargaşalar yaşasa da, hala daha Bolu’da dikkatleri üzerine çeken ve bazı kişilerin koltuk hırsını körükleyen bir konumda olması da benim gözümden kaçmıyor. Ancak bütün bunlara rağmen ısrarla ve inatla ben Bolu’daki her görüşten meslektaşlarımın bu çatı altında olmalarını arzuluyorum. Ve bunu da her genel kurulda dile getiriyorum. Bazı arkadaşlar her ne kadar bunu arzulamasalar da “birlikten kuvvet doğar” gerçeğini değiştiremeyiz. Elbette ki her sivil toplum örgütünde farklı görüşler olacaktır ve olmalıdır da. Ve ancak farklı düşünürsek yenilikçi ve çağdaş projeler üretebiliriz. Bunlar benim düşüncelerim olup paylaşan paylaşmayan bütün arkadaşlarımı da seviyorum.

                Bolu Gazeteciler Cemiyetinin bu yıl yapılan Genel Kurulunda Bolu Valisi İbrahim Özçimen’nin konuşmasını hiçbir arkadaşımın göz ardı etmemesini temenni ediyorum. Sayın Vali, “Gazetecilerde aranacak kalite bir İlin Valisinde aranacak kaliteden daha az değildir” diyerek üç dakikalık konuşması ile Bolu’daki bütün gazetecilere ders verdi. Evet aynen katılıyorum. Güzel haberler yapabilirsiniz, güzel gazete sayfaları da yapabilirsiniz. Ancak Sayın Vali’nin buruda bunları kast etmediğini hepimiz biliyoruz. Ben Sayın Vali’nin ne demek istediğini çok iyi anladım. Umarım, Bolu’da bu görevi ifa eden bütün arkadaşlar anlamıştırlar. Ancak bir toplantıya katılmak için konuşmasının ardından hemen ayrılmak zorunda kalan Sayı Valimize ve Genel Kurulun bitmesini beklemeyen ve Genel Kurula katılma inceliğini göstermeyen siyasetçilerimize de ben bir şeyler söylemek istiyorum. Genel Kuruldaki konuşmamda da çok kısa bahsettim; “Bir ilde basının kalitesi sorgulanıyorsa, nedenleri de sorgulanması gerekir. Bolu’da ki gazetelerin Kahvehaneciler Odasına kayıtlı olduğunu Milletvekillerimiz ve Sayın Valimiz acaba biliyorlar mı? Bir berber dükkânı açılırken bile en az 20 yerden izin alınırken, herhangi birisinin savcılıkta dolduracağı bir beyanname ile gazete patronu olabileceğini biliyorlar mı? Bir berber çırağı bile çıraklık eğitim merkezinden diploma almadan berberlik mesleğini icra edemezken, boynuna fotoğraf makinesi takılan herhangi birisinin gazeteci yapıldığını biliyorlar mı? Evet, bizim ülkemizde bir günde gazete patronu bir günde gazeteci olunuyor. Hal böyle olunca da doğal olarak ‘kalite’ kavramı çıkıyor. Bir kez daha yineliyorum, Sayın Valinin konuşmasına aynen katılıyorum. Ancak nedenleri de ortadan kaldırılmalıdır.”

                Bolu Gazeteciler Cemiyetinin Genel Kurulunda dikkatimi çeken bir başka konu ise, Sayın Vali’mizin tedirgin ve kırgın olduğudur. Ben bu durumu bir önceki gün yapılan törenlere bağlamak istemiyorum. Umarım yanılıyorumdur.