
05304670437
Hamza Canbaş
SAYIN Belediye Başkanımız Alaaddin Yılmaz son günlerde bir hayli gergin görünüyor. Çoğu kez kendisini, dört bir yanını şantiyeye çevirdiği Bolu’nun sokaklarında çalışmaları denetlerken görüyorum. Kendisini uzaktan uzağa izlediğimde yüzüne yansıyan bir gerginlik belli oluyor. Bu yüzden yanına gidip “iyi günler sayın Başkanım, kolay gelsin” demeye korkuyorum.
Sayın Başkanın bu hali bana İstanbul’un Fethi sırasında, Fatih Sultan Mehmet’in atını denize sürmesini hatırlatıyor. Kuşatma uzayınca Sultan Fatih, öfkesinden atını Haliç’in soğuk sularına doğru sürüp, “Ya İstanbul beni alır, ya ben İstanbul’u” sözleri tarihe altın harflerle yazılmıştı. Bizim Başkanın durumu da aynen böyle. Sık sık çalışmaları gergin haliyle denetlemesi işlerin kafasındaki tarihe yetişmeyeceği endişesinden kaynaklanıyor olabilir. Muhtemelen, kendisi de bu durumdan oldukça rahatsız. İşler uzadıkça halkta da belli bir gerginlik oluyor. Belki de kim bilir vatandaş ta bu gerginliğini Başkana yansıtıyor. Velhasıl ortam elektrikli bir duruda. Allah Sayın Başkana kolaylıklar ve sabırlar versin. Üstüne üstlük bu kadar yoğun bir çabaya karşılık, takdir edilmemek bazı kesimler tarafından haksız eleştirilere maruz kalmakta işin cabası.
Fiziki yorgunluk çabuk geçer, akşam eve gidersin bacaklarını duvara doğru dikip bir saat uyuduktan sonra hiçbir şeyin kalmaz. Amma velakin fındıkkabuğunu doldurmayan, laf olsun torba dolsun cinsinden yapılan eleştiriler muhtemelen Sayın Başkanı en çok yoran durumlar oluşturuyor ki, kendileri bu yorgunluğu atamıyor olabilirler. Kimi zaman etrafındakilerin yanlış yönlendirmeleri, kimi zamanda yine etrafındakilerin ve çalışanların zekâlarının başkanın zekâsına yetişememiş olmaları da insana yorgunluk verebilir. Bu durumlarda da beyin yorgunluğu had safhaya ulaştırır ki insanda stress kat sayısının artmasına neden olabilir. İşte bu yüzdendir ki, Sayın Başkan sık sık çalışmaları denetlemek zorunda kalıyor.
***
Özellikle sosyal medyada aşağıda okuyacağınız öykü sık sık yer alır. Tarih kitaplarında yer almayan bu öykü şöyledir:
“Mustafa Kemal1933 senesinin bir bahar akşamı Dolmabahçe Sarayında yabancı ülkelerin elçilerinin ve ataşelerinin de yer aldığı bir akşam yemeği veriyordu. Yemek boyunca Ata’nın yüzüne dik dik bakan İngiliz askeri ataşesi olan Binbaşı, Atatürk’ ün gözünden kaçmamıştı. Yaverinin çağırıp Binbaşıya derdinin sormasının istemişti. Yaveri de gidip Binbaşıya neden böyle davrandığını sordu ve ardından da Ataya gelip Binbaşının cevabının iletti: Paşam siz onun Çanakkale’de babasını öldürmüşsünüz.
İstifini hiç bozmayan Ulu Önderde yaverine şunu emretti.
Git sor bakalım babasının Çanakkale’de ne işi varmış?”
Yukarıdaki öykünün doğruluğu kesin değil, bazı yerlerde İngiliz Ataşesi, bazı yerlerde Yeni Zelanda, bazı yerlerde de Avustralya şeklinde geçiyor. Ancak şimdi anlatacağım öykü gerçek.
“Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmazbir dizi temaslar için Avustralya’ya gider. Victoria Eyalet Parlamentosu Türk heyeti onuruna bir akşam yemeği verir. Türk heyeti adına Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz’a bir konuşma yapması söylenir. Başkan Yılmaz kürsüye gelir. Önce salondaki seçkin Avustralyalı konuklara uzun uzun bakar. Herkes Başkanın ne söyleyeceğini merak etmeye başlar. Başkan YılmazÇanakkale Savaşına atıfta bulunarak,
- Sizin Türkiye’de ne işiniz vardı?
Diye sorar. Salon da buz gibi bir hava oluşur. Başkan Yılmazyıllardır içinde sakladığı bu duygusunu bizzat muhataplarına sormuş olmanın rahatlığı ve gerilen ortamı yumuşatmak için,
- Bundan sonra sizi Bolu’ya bekliyorum.
Der.”
Alaaddin Yılmaz’ın bu konuşmaları bütün ulusal basında manşet olur. Bolu’yu tanımayan, bilmeyen Avustralyalıların belleklerine Bolu ismi civi ile kazınmıştır. Güzel reklam oldu vesselam
Yazarlar
-
Emre KetenMetal Değil Umut Üretiyoruz Yerli ve Milli Tıbbi cihazlar 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim AtalayBolu- Mengen’de Yaşayan 8.Yöresel Kültür- Giyim Şenliği 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Emin CandanSiyaset Artık Beyinde Kazanılıyor 20.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TÜRKANBOYKOTA BOYKOT LAZIM 6.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ali ÖzdemirKar tatili tembelliğe teşviktir 27.11.2024 Tüm Yazıları
-
Hasan LökKarabük Üniversitesi Üzerinden Ne Yapılmak İsteniyor? 19.04.2024 Tüm Yazıları
-
Hayreddin ÖzdenMedenileşme 12.03.2024 Tüm Yazıları
-
Mustafa Nuri Gürsoy“Hakikati kaybettik ve uzun sürdü bunaklığımız.” 31.12.2023 Tüm Yazıları
-
Özcan ÖzdemirMAÇ “O AN “ BİTTİ… 4.12.2023 Tüm Yazıları
-
Kemal Hilmi ÇelebiYKS 2023 ÜNİVERSİTE TERCİHLERİ HAKKINDA ÖNEMLİ BİLGİLER. 22.07.2023 Tüm Yazıları
-
Vehbi CamgözBU SEÇİMDE NEYİ OYLAYACAĞIZ !!!? 24.03.2023 Tüm Yazıları
-
Tahsin ÖtgüçİSLAMIN ENGELLİYE BAKIŞI 28.11.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa Cop“BOLU” MERKEZ “GÖL HAMİDİYE”DE ”KÖY YAŞAM MERKEZİ”AÇILIŞ TÖRENİNDEN... 21.09.2022 Tüm Yazıları
-
Ömer MadenBİR KEDİM BİLE VAR ANLIYOR MUSUN? (2) 5.08.2022 Tüm Yazıları
-
Fatih PekerMAVİ KELEBEK HİKAYESİ 14.07.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.01.2014
1.01.2014
16.11.2013
3.10.2013
30.07.2013
23.07.2013
15.07.2013
7.07.2013
3.07.2013
15.06.2013