İbrahim Atalay

Eylül ayı geldiği zaman hüzün çöker içimize. Nedense güneş kabına çekilir, havalar serinlemeye başlar, yağmurlu havalar, rüzgarlar artar.

Bizim çocukluğumuzda talaş çitleri dolu atlar geçerdi yollardan. Durumu daha iyi olanlar odun, kömür alıp kömürlükleri ve odunlukları doldururlardı.

70 li yıllarda Lojmanda oturduğumuz için o dönemde gelen kömür ve odunla yanan kalorifer kazanı ile ısındığımızdan pek yakacak işiyle ilgilenmezdik.

Daha sonra kendi evimize taşındık ve Eylül - Ekim ayları gelince kömürler alınıp taşınırdı.

O yıllarda önemliydi ısınmak için kış gelip kar yağmaya başlayınca kömür ile veya odun ile ısınırdık. O dönemlerde doğal gaz yoktu.

Mutfakta tüpler, ısınmak içinde kömür, odun sobaları kurulurdu.

Eylül ayı, yazın bittiği şu günlerde havalar yine soğumaya başladı.

Doğal gaz yakmaya başlıyoruz. Masraflar artıyor.

Okullar açıldı, çocuklarımız televizyondan ya da internetten EBA'dan derslerini takip etmeye çalışıyorlar. Her şey bir Covid - 19 isimli virüsle değişime uğruyor. Ne garip insanlar maske ile dolaşmaya alıştı. Mecburen virüsten uzak kalmak için maske - mesafe-hijyen üçlemiyle hareket eder olduk.

İnsanımız çok çabuk kabulleniyor yenilikleri, itiraz edenlerimiz ise ya ceza ödemek zorunda kalıyor, yada virüsle yaşamak zorunda kalıp hayatıyla ödemek zorunda kalıyor.

Evet insan hayatı hepimiz için değerlidir. O nedenle kendimizi izole ederek, korunarak bu virüs belasını atlatmamız gerekiyor. Gelelim yazının başındaki Eylül ve Ekim ayına havalar soğuyor, bahçeler-bağlar bozulup yeniden ekim yapmak için düzenleniyor.

Ekimin gelmesi ile hazırlanan tarlalar, bahçeler ekilecek, sofralarda lahanalar, pırasalar, ıspanaklar, turşular daha çok tüketilecek. Mevsimsel hastalıklar artış gösterecek aman dikkat. Sağlıklı kalın. Sağlığınız bizim için önemli.

Evet güzel bir Eylül ayı geçirmenizi diler, sağlıkla kalmanızı isteriz.

Saygılarımla...