İbrahim Atalay

İnsan doğar, büyür, yaşlanır  ama illa edep, illa edep ...
EDEP YA HU!..
Nedir acaba EDEP ; Toplumda oluşan  töreye uygun davranış .
Utanma, çekinme,  sıkılma duygusu, incelik ...
Diyor , Türkçe sözlük.
Edepli olmayı, edepsizlerden öğrendim derdi, büyüklerimiz ...
Malesef toplum olarak ne edep kaldı, ne de yapılmayan edepsizlikler...
Son günlerde, Saygıdeğer Muharrem Öğretmenin de yazdığı gibi Bolu'nun maneviyatını en güzel anlatan yerlerden biri olarak bildiğimiz Tokad-i Hayrettin Türbesin de yaşananlara getireceğim. 
Burada bulunan Mescid önce ilave yapılarak büyütüldü. Her tarafını önce yıkarak yenildiler.  Binalar yaptılar.  Satış yerleri yapıldı. Yemek yenilen yerleri yıktılar. Büyüttüler. Ama velakin büyümek her zaman sorundur. Bunu bilemediler . Bence bu kadar büyüme beraberinde sorunları da büyüttü. Gelen- giden arttıkça sıkıntılar arttı.  
Yemekte sırada başladı, sorunlar sen önce, ben az, sen çok yedin diye başladı hırlaşma, kavgalar edildi, silahlar patladı. Ardından anahtarına sahip olamayan arabasıyla mübarek yere gaz yayan, ama anahtarına sahip çıkamayan birileri gelip burada ki güvenlik görevlisiylede kapışınca olay: EDEP YA HU !..
Dostlar maneviyatını alabildik mi - yoksa yedik içtik çok şükür çekmeden , Rabbimize hamd etmeden mi geldik...
İşte orası muallak...