
05304670437
Vehbi Camgöz
Suriye de, ayaklanmalar daha başlamadan önce, bu ayaklanmaların Suriye ye de sıçrayacağını ve diktatör rejimleri kısa sürede yıkacağını öngörmüş ve bu düşüncelerimi sizlerle de paylaşmıştım. Keza buradaki olayların kontrolden çıkma eğiliminin çok fazla olduğunu ve eğer; İran ve Türkiye gerekli liderlik gösteremezlerse, bölgede mezhep çatışması tehlikesine dikkat çekmiştim.
Suriye de, hüküm süren baas rejiminin uyguladığı zulme daha fazla sessiz kalamayan hükümetimiz, başbakanın ağzından tepkisini dile getirdi. Tek gayesi yaşanan zulmü bir an önce sonlandırmak olan bu çıkışa; Beşşar Esat idaresi sınırda silahlı gövde gösterisi yaparak cevap verdi. Anlaşılan bölgede kendisine zulmünü devam ettirmesi için cesaret verenler var.
Suriye tek başına bu işe cesaret edemezdi. Demek ki, bölgede ve dünyada bu zalime çeşitli sebeplerle cesaret veren ve hatta kendisini kışkırtanlar var. Bu güçler de herkesçe malum. İran ve “Şanghay beşlisi” olarak bilinen ülkelerdir.
İran’ın bu zalime destek vermesinin sebeplerini iyi analiz etmek gerektiği kanaatindeyim.
İran; bundan otuz sene önce İmam Humeyni ( Allah rahmet eylesin) önderliğinde devrim yaptığında, 2000 senelik batıl devlet geleneklerini yıkarak, İran İslam devletinin menfaatlerini tüm Müslümanların menfaatine endeksleyerek, ümmetin aleyhine olan hiçbir şeyin kendi devletinin menfaatine olsa bile kabul edemeyeceğini ilan etmişti. Ona göre “ümmetin sevinçte de, tasada da birlik olması” prensibi önemliydi. Ve bunu önceleyip, benimsemişti. Bu yüzden de Irakla girilen haklı savaşta, kazanmasına kesin gözüyle bakılan bir savaş zaferinden bile vazgeçmekten çekinmemişti.
İster kabul edilir, iste edilmez ama İmamdan sonra İranın, tedrici olarak onun çizgisinden saptığı, gözleyen her göz tarafından, düşünen her beyin tarafından, görülüp idrak ediliyor. Bugünkü İran yönetimi kendi ülkesinin menfaatlerini ümmetin ortak menfaatlerine tercih eden bir görüntü veriyor. Özellikle, İsrail’e ilişkin politikalarında, bir ileri, bir geri, güven vermeyen politikaları bunu delili olarak gösterilebilir. Mavi Marmara faciasından sonra savaş gemilerini ak denize yönlendirmişken, birdenbire politika değiştirip, gemileri geri çağırması sanırım herkes gibi İsrail’in de dikkatini çekmiştir.
Bu politika ve anlayış değişikliği sadece dış politikada değil, ülke idaresinde de kendini göstermektedir. Rotası İslam’dan uzaklaşmış İran devleti, yönetimini ve rejimini korumak için kendi halkına bile merhametli ve şefkatli davranmayan bir çizgiye geldi. Kendi mezhebinden olmayan bir halkın, kendi mezhebine mensup zalimlerce katline ses çıkarmayan ve aksine destek olan cesaret veren bir devlet; “İslam devleti” sıfatını hak etmiyor.
Onun için ben İran’dan, diğer destekçi ülkelerin yaptıklarından başka bir şey beklemiyorum.
İran bu olaya kendi devlet politikaları ve mezhep taassubu ile yaklaşmaktadır. Müslümanların katledilmesi, zulme uğraması onu devlet olarak hiç alakadar etmemektedir. Yok, Lübnan’dı, Hizbullah’tı, Filistin’di veya bilmem hangi şeyh Suudi yanlısıydı, olayları falanlar, feşmekânlar kışkırtıyordu, bunların hepsi mugalâtadır. Zulmü mazur gösterme gayretidir.
Gönül arzu etmiyor, ama eğer Suriye de, de Libya da yaşananlar yaşanırsa, kimse kusura bakmasın bunun baş müsebbibi İran’dır. Eğer İran müsaade etmese bu kuduz zalimler, masumları ısıramaz.
Bir şımarık zalim, mahallenin insanlarına zulmedip, rahatsız edince onun velisinden çocuğuna sahip olmasını istemek mahalle sakinlerinin hakkıdır. İran da kendisine güvenen bu sapık ve zalim veledin, arkasından desteğini çekerek bu katliamı ve zulmü bitirmelidir. Yoksa bu ateş tüm bölge ile birlikte kendisini de yakar. Batı zaten ağzını açmış bekliyor.
Selamlarımla…
Yazarlar
-
Emre KetenMetal Değil Umut Üretiyoruz Yerli ve Milli Tıbbi cihazlar 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim AtalayBolu- Mengen’de Yaşayan 8.Yöresel Kültür- Giyim Şenliği 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Emin CandanSiyaset Artık Beyinde Kazanılıyor 20.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TÜRKANBOYKOTA BOYKOT LAZIM 6.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ali ÖzdemirKar tatili tembelliğe teşviktir 27.11.2024 Tüm Yazıları
-
Hasan LökKarabük Üniversitesi Üzerinden Ne Yapılmak İsteniyor? 19.04.2024 Tüm Yazıları
-
Hayreddin ÖzdenMedenileşme 12.03.2024 Tüm Yazıları
-
Mustafa Nuri Gürsoy“Hakikati kaybettik ve uzun sürdü bunaklığımız.” 31.12.2023 Tüm Yazıları
-
Özcan ÖzdemirMAÇ “O AN “ BİTTİ… 4.12.2023 Tüm Yazıları
-
Kemal Hilmi ÇelebiYKS 2023 ÜNİVERSİTE TERCİHLERİ HAKKINDA ÖNEMLİ BİLGİLER. 22.07.2023 Tüm Yazıları
-
Vehbi CamgözBU SEÇİMDE NEYİ OYLAYACAĞIZ !!!? 24.03.2023 Tüm Yazıları
-
Tahsin ÖtgüçİSLAMIN ENGELLİYE BAKIŞI 28.11.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa Cop“BOLU” MERKEZ “GÖL HAMİDİYE”DE ”KÖY YAŞAM MERKEZİ”AÇILIŞ TÖRENİNDEN... 21.09.2022 Tüm Yazıları
-
Ömer MadenBİR KEDİM BİLE VAR ANLIYOR MUSUN? (2) 5.08.2022 Tüm Yazıları
-
Fatih PekerMAVİ KELEBEK HİKAYESİ 14.07.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.03.2023
7.12.2022
30.12.2019
14.07.2019
13.05.2018
22.04.2018
6.02.2018
28.02.2018
12.02.2018
9.02.2018