Vehbi Camgöz

        28 yıldan beri devam eden bu kahredici kalleş savaş bitirilecek mi? Son hava opresyonunun başlamasından sonra herkesin merak edip, bir türlü tahmin edemediği bir durumla karşı karşıyayız. Henüz kimse bu harekâtın neticesi hakkında yorumda bulunmak istemiyor. Herkesin korkusu daha önceki sonuçsuz kalan saldırılar gibi bununda akim kalmasıdır.

         Geçmişte yapılan hava saldırılarında terör örgütüne bitirici darbe vurulamadı. Belki çok önemli kayıplar verdirdi, ama verilen askeri zararlarda yeterli ve tatmin edici delillerle milletin önüne konulamadığı için hava saldırılarının gereksiz gayretler olarak gösterilmesinden öte bir anlam taşımadılar. Şayet önemli kayıplar verildi ise bile bunu basın ve yayın organları vasıtasıyla millete duyuramadılar.  Aksine terör çetesi ve yanlılarınca, saldırılarda hiçbir kayıp vermediği propagandası ustalıkla yapılırdı.

         Ama bu defa yapılan saldırılar; geçmişte yapılanlardan daha farklı ve daha ciddi bir görünüm arz ediyor. Açıktan ifade edilmese de bu defa sadece hava saldırılarıyla yetinilmeyip, hemen arkasından kara harekâtı da yapılacak gibi.

         Eğer hükümet komşu ülkeleri de ikna ederek; İran, Irak ve ABD ile koordineli ve uzun soluklu bir karadan temizleme harekâtı yaparsa terör örgütünü bitirebilir. Bunun için şartlar hiç olmadığı kadar müsait. Her şeyden önce siyasetin önünde, kendisine mani olacak, onun emrini dinlemeyecek silahlı vesayet odağı yok. Devletin ekonomik gücü, terörü destekleyen devletlere göre nispeten daha iyi durumda. Bölge insanının iktidara desteği, örgütün siyasi kanadının aldığı destekten daha çok. Ve en önemlisi muhalefetten hükümete destek demeçleri ardı ardına geliyor. Çok uzun zamandan beri böyle bir müştereklik sağlanamamıştı.

         Bölgedeki Kürt kardeşlerimiz; artık uzun zamandan beri oynanan bu oyunların farkına varıp, Marksist- Leninist örgütü, bu defa kimin desteklediğini gömeli ve bu oyunu bozmaya çalışmalıdırlar. Sahi örgüt liderlerinin bazılarının iradesine rağmen bu olayları hangi güç kışkırtıp kan akmasını sağlıyor? Bu saldırılardan ve akan kandan, bu defa kimler, hangi faydayı umuyor?

         Geçmişte bu örgütü; tepe, tepe kullanan Suriye; bu kez de, kendi zor durumunu bölge insanından saklamak ve gündemi kendisinden başka konulara kaydırmak için yine eskiden olduğu gibi, pis oyunları tezgâhlayan İsrail’e taşeronluk yapmaktan çekinmemektedir. Bu sayede kendisinin halkına yaptığı zulmün aynısını Türkiye’nin Kürt halkına yapacağını umarak buradan meşruiyet elde etme çabasına girmiştir. Bu oyun hiçte yabancı olmadığımız İsrail oyunudur. Oda Filistinlilerle PKK’lıları aynı kefeye koyarak, kendi zulümlerine mazeret üretmiyor muydu? 

         Gerek İsrail in gerekse Suriye’nin Türkiye konusunda kuyruk acıları aynıdır. İsrail, Mavi Marmara dolayısı ile köşeye sıkışmışlığını, Suriye de ülkesindeki Sünni Müslümanlara uyguladığı zulme, Türkiye’nin ve dünyanın tepkisini bir nebze savuşturmak için bu planların içine girmişlerdir. PKK bugün onların kuklalığını yapmaktadır.

         Ama görünen o ki; Suriye’nin öteden beri meşruiyet malzemesi olarak kullandığı “Filistin’e destek” oyunu, İsrail’le girdiği menfaat birliği nedeniyle kimseyi kandıramayacaktır. Umarım hükümetin bu operasyon başarılı olup, hem PKK’nın, hem Suriye’nin, hem de İsrail’in sonunu getirecektir. Yani bu seferki harekât bölgenin makûs talihinin yenilmesinde milad olacaktır.

         Selamlarımla…