
05304670437
Vehbi Camgöz
Siyonist İsrail’in, Mavi Marmara gemisine korsanca saldırısı ve yolcularını hunharca şehit etmesinin ardından, hükümet İsrail den hesap sormak üzere uluslar arası teşkilatlara başvurmuştu. Aradan bir buçuk sene geçtikten sonra birleşmiş milletler beklenen raporunu yayınladı. Tabi beklendiği gibi rapor tam bir rezalet. Sanki cinayetleri işleyen, İsrail ve Siyonistler değil de gemi yolcuları işlemiş gibi, utanmasalar şehitleri suçlu ilan edecekler.
Dış güçler ve İsrail’in dış uzantıları böylede; ülkemizdeki İsrail uzantısı beyaz Türklerin onlardan bir farkı var mı? Onlarda açıktan İsrail’i savunamadıkları için bütün suçu Mavi Marmara gemisinin seferine müsaade eden hükümete yüklemekten, İsrail politikalarını haklı çıkarmaktan çekiniyorlar mı? Kalplerinde zerrece iman olmadığı için mazlumun yanında olmayı düşünmediklerini zannediyorum. CHP genel başkanı ve diğer idarecilerinin bu tutumun örneğini veriyor.
Olayın olduğu zaman, konunun BM ye havale edilmesi, peşinen İsrail in haklılığını kabul etmek olduğunu ben bile sezerken koskoca hükümet bunu nasıl hissedemedi. Ben hissettim; çünkü ben Erbakan hocaya inanıyordum. Onlarsa inanmıyorlardı. Hoca o güne kadar ne demişse doğru çıkmıştı. Bugünde yaşasaydı bu tepkileri yetersiz bulurdu, bazılarımız yeterli bulabiliriz. Ama ben yeterli, daha doğrusu etkili ve caydırıcı bulmadım. Daha etkili ve daha akıllı tedbirler düşünüp İsrail i köşeye sıkıştıracak tavırlar gösterilebilirdi. İsrail ile muhatap olup, ondan anlayış bekleneceğine dünya egemenleri, çeşitli kozlarla sıkıştırılabilir, İsrail’e karşı müeyyide için onlarla pazarlık yapılabilirdi.
Denilebilir ki; daha ne yapabilirlerdi? Tüm dünyaya ve mevcut uluslar arası kuruluşlara savaş mı ilan etselerdi? Hayır, savaş ilan etmeleri gerekmezdi. Ama daha rapor yapılırken çıkacak raporun İsrail aleyhine netice çıkmayacağını bilerek BM’yi sıkıştıracak, meşruiyetini tartıştıracak atraksiyonlar yaparak raporun bu şekilde çıkmasının önüne geçilebilirdi.
Eğer hükümet dünyaya; en basiti ile İsrail’in hukuksuz bir şekilde birleşmiş milletler tarafından kurulduğunu, bölgenin başına bela edildiğini, bunu yaparken de ne hakka ne hukuka uymayacak şekilde davrandığı, verdiği bütün kararlarda, bugüne kadar hep, İsrail’i savunduğu gündeme getirilip, BM’nin bu konuda taraf olduğu anlatılabilirdi. Buna yönelik diplomatik çalışma yapsalardı, belki lehte bir karar alamazdı, ama raporun güvenilirliğini sorgulatabilirdi. Öyle yapılmadı. Bunun yerine BM’yi neredeyse tek hakem olarak gördüler. Rapor çıkınca da feryat etmeye başladılar.
Şimdi de; dostlar alış verişte görsün diye, Lahey adalet divanına gidileceği ilan edildi. İsrail de çok korktu! Sanki oradan Müslümanların lehine bir karar çıkacakmış gibi. Bunu adı tam manası ile ipe un sermektir
Günümüzde İslam milletinin bunun gibi problemlerine çözüm üretilmek isteniyorsa bunun yolu belli. Ne yapıp, yapıp İslam birliğini kurmamız derdimizin tek çaresidir. Daha önce “İslam birleşmiş milletleri” “İslam Natosu” “İslam ortak pazarı” diye formüle edilen ve bu kuruluşlar için temel platform niteliğindeki D–8leri tam ve kâmil manada hayata geçirmekten başka çare yok. Ama hükümet bunları yapacak takat ta değil. Hiç olmazsa konuyu bu platforma taşımayı bile düşünmediler. Anlıyoruz, hocayı sevmediniz, onu ve fikirlerini silmek istiyorsunuz. Ama bari bu beğenmediğiniz fikirlere yeni alternatifler üretin. Buna da yanaşmıyorlar. Müslümanların işleri kendi kendine mi yoluna girecek.
Hükümet edenler; hem dünyada, hem de ülkede, statükoyu değiştirmeden Müslümanların meselelerini çözeceklerini zannediyorlar. Ama hem içerde hem de dışarıda bugüne kadar Müslümanların hiçbir meselesine kalıcı çözüm üretemediler. Koskoca 10 yıl büyük bir çoğunlukla iktidar olunduğu halde, bu imkânı heba ettiler. Hem dış hem iç politikada basit ve türbine oynama numarasının dışında derde deva bir girişimleri olmadı. Bundan sonrada değişik bir şey beklemiyorum.
Uygulanacağını ilan ettikleri yaptırım listesinde de İsrail’i caydıracak bir şey yok. Zamanla unutulmaya bırakılacak gibi.
Selamlarımla…
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- ADAYLAR VE TARİH BELİRLENDİ
11.03.2023 - YENİDEN BAŞLARKEN
7.12.2022 - EMİN AĞABEY HAKKA YÜRÜDÜ.....
30.12.2019 - MISIR’IN YİĞİT MÜSLÜMANLARI
14.07.2019 - DEMİRELDEN SARKOZY’E KURAN DÜŞMANLIĞI!!
13.05.2018 - İKTİDAR İLE MUKTEDİRİN HİKAYESİ
22.04.2018 - ASANSÖRDE HALVET!!
6.02.2018 - TARİHTE BUGÜN!...
28.02.2018 - ESETLE BARIŞIN DİYENLER PKK İLE BARIŞIN DEMİŞ OLMUYUR MU?
12.02.2018 - TÜRK TABİPLER BİRLİĞİ
9.02.2018
Yazarlar
-
Emre KetenMetal Değil Umut Üretiyoruz Yerli ve Milli Tıbbi cihazlar 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim AtalayBolu- Mengen’de Yaşayan 8.Yöresel Kültür- Giyim Şenliği 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Emin CandanSiyaset Artık Beyinde Kazanılıyor 20.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TÜRKANBOYKOTA BOYKOT LAZIM 6.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ali ÖzdemirKar tatili tembelliğe teşviktir 27.11.2024 Tüm Yazıları
-
Hasan LökKarabük Üniversitesi Üzerinden Ne Yapılmak İsteniyor? 19.04.2024 Tüm Yazıları
-
Hayreddin ÖzdenMedenileşme 12.03.2024 Tüm Yazıları
-
Mustafa Nuri Gürsoy“Hakikati kaybettik ve uzun sürdü bunaklığımız.” 31.12.2023 Tüm Yazıları
-
Özcan ÖzdemirMAÇ “O AN “ BİTTİ… 4.12.2023 Tüm Yazıları
-
Kemal Hilmi ÇelebiYKS 2023 ÜNİVERSİTE TERCİHLERİ HAKKINDA ÖNEMLİ BİLGİLER. 22.07.2023 Tüm Yazıları
-
Vehbi CamgözBU SEÇİMDE NEYİ OYLAYACAĞIZ !!!? 24.03.2023 Tüm Yazıları
-
Tahsin ÖtgüçİSLAMIN ENGELLİYE BAKIŞI 28.11.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa Cop“BOLU” MERKEZ “GÖL HAMİDİYE”DE ”KÖY YAŞAM MERKEZİ”AÇILIŞ TÖRENİNDEN... 21.09.2022 Tüm Yazıları
-
Ömer MadenBİR KEDİM BİLE VAR ANLIYOR MUSUN? (2) 5.08.2022 Tüm Yazıları
-
Fatih PekerMAVİ KELEBEK HİKAYESİ 14.07.2022 Tüm Yazıları
Ziya ALP
Abi selamlar... Bir spor müsabakası için bile gerçek hayatta gerçekleşmesi imkansız ve absürd olan hadiselerin; malesef siyaset alanında vuku bulduğunu çok güzel bir tarzda ele almışsın... Saygılar...