WhatsApp Hattı
WhatsApp Haber İhbar Hattı

05304670437

Mobil Uygulamalarımızı Hemen İndir

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız

Vehbi Camgöz

Vehbi Camgöz
Vehbi Camgöz
Tüm Yazıları
DIŞ POLİTİKADA YENİ BİR DÖNEM
23.09.2011

 


        Ak parti hükümetleri kuruldu kurulalı, bazı itirazlarımız olmakla beraber genel çizgi olarak takdir ettiğimizi bizi tanıyan ve takip eden dostlarımız bilirler.

         Sayın başbakanımızın, BM genel kurulunda, yaptığı konuşma batının ve genel olarak mevcut statükoyu koyup, koruyanlara dünya ezilenlerin, mustazaflarının, haykırışını dile getirdi. Konuşmasına Somali konusu ile başlaması bu açıdan çok büyük önem arz etmektedir. Konuşmanın bu bölümünde, diplomatik bir dille batının, BM’nin ve ABD’nin sömürgecilik anlayışının, çifte standardının bundan sonra yürüyemeyeceğini anlattı.

         Somali ye ülkemizin tek başına yaptığı yardımı anlatarak hem İslam dünyasına, hem de batı dünyasına yardım yapmadıkları veya çok az yaptıkları mesajını ustaca vererek, daha çok yardım talebinde bulundu. Bununla da kalmayarak Türkiye Cumhuriyetinin kısa sürede 15 milyar dolara varan yardım ve yatırımlar yapacağını söyledi.

         Konuşmanın ikinci kısmını Filistin ve İsrail konusuna ayırmıştı. Bugüne kadar, dünya devletlerinden hiçbirisinin  lideri bu açılıkta İsrail’e ve onun politikalarına o çatı altında böyle bir konuşma yapmamıştı. Zaman, zaman İranlı liderler İsrail karşıtı konuşmalar yapmış olsalar bile bu kadar etkili konuşma yapmamışlardı. Ahmedi Necat bu sertlikte BM’yi eleştiremedi.

         Filistin konusunda yaptığı konuşma ile Filistin devletinin tanınmasını talep eden, özellikle ABD ye ve BM’nin mevcut yapısına itirazını dile getirmesi de bir ilktir. Batı ve ABD mademki demokrasiden bahsediyor, o halde; BM’nin yapısının da, daha adil ve daha demokrat olması gereğini ilk kez dile getirdi. Bundan sonraki adım, İMF ve dünya bankasının daha demokrat ve daha geniş tabanlı bir konuma getirmesini taleptir. O konu da her halde önümüzdeki dönemlerde dile getirilecektir.

         Konuşmanın son bölümünde; “Arap baharı” da denilen İslam ülkelerindeki, yönetim karşıtı ayaklanmalara ilişkin mesaj verildi. Libya ya ilişkin mesajlarında, ülkenin, ülke dışındaki paralarının hemen yeni yönetime verilmesi yönündeki söylemi, Libya da ki, halkın beklentilerinin dile getirilmesiydi.

         Suriye ye ilişkin mesajları zalim Esed yönetimi adına kanları akıtılan muhaliflere yeni bir umut aşılamak açısından önemliydi. Konuşmanın bu konuda müspet etkilerinin yakın bir zamanda görüleceğini tahmin ediyorum.

         Sayın başbakan, BM genel kurulunda yaptığı konuşma ile kendi dış politikasının ezilen, horlanan, katledilen, sömürülen, katledilen, ambargoya tabi tutulan; Asya’nın, Afrika’nın, Orta doğunun, Latin Amerika’nın kısaca ezilen dünyanın temsilcisi olarak konuştu. Bu ülkelerdeki yönetimler, belki memnun olmadı, ama bizzat ezilen halkların gelecekten umutlanmasına sebep olarak onlara moral verdi.

         Kısaca sayın başbakan bir Müslüman olarak, Müslüman’dan bekleneni yaptı. Dünyadaki, zengin-yoksul, kuzey-güney dengesizliğini çok açık olarak dile getirdi.

         Yakın gelecekteki kuşaklara, mevcut sömürgeci statükoya itirazın yolunu açtı. Bundan sonra dünya da en önemli gündem maddesinin ekonomik, sosyal ve siyasal adaletsizliklerle mücadele olacağını dünyaya gösterdi.

         Kısacası bugün sayın başbakanın ülkemiz adında BM genel kurulunda yaptığı bu konuşma dış politikada yeni bir dönemin başladığını göstermesi açısından tarihi bir önem arz etmektedir. İşte dillere dolanan “eksen kayması” esas budur. Dış politikada ülkenin ekseni nihayet güçlünün yanında olmaktan, haklının yanında olma yönüne kaymıştır.

         Selamlarımla… 

                   

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber İhbar