WhatsApp Hattı
WhatsApp Haber İhbar Hattı

05304670437

Mobil Uygulamalarımızı Hemen İndir

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız

Vehbi Camgöz

Vehbi Camgöz
Vehbi Camgöz
Tüm Yazıları
DIŞ POLİTİKADA ŞANTAJAMI MARUZ KALIYORUZ
19.12.2011

 

        Bana göre; adalet ve kalkınma partisi iktidara geldiği günden beri, geçmiş hükümetler döneminde görmediğimiz kadar şahsiyetli ve hedefi, stratejisi olan bir dış politika izlemeye başladı. Uzun soluklu ve hedeflerinin gerçekleşmesi uzun zaman alacağı belli olan bu politikayı şimdiye kadar sabır ve metanetle izlemeye çalıştılar.

        Bu politika hem içte vatandaşımızın bugüne kadar alıştırıldığı dış politikadan farklı olması nedeniyle ilk anda algılanamadı. Hem de İslam dünyası halkları tarafından anlaşılamadı. Ta ki, meşhur Davos toplantısında sayın başbakanın gösterdiği tavra kadar. Bu tavırdan sonra hem içte hem de dış dünyada anlaşılmaya başlandı.

        Dış politikada, akademik anlamda yaptığı çalışmalar sonunda oluşan fikirleri ile hükümetin daha ilk gününden itibaren sayın Prof. Davutoğlu, adım adım hedefine ulaşmaya başladığı anlaşılıncaülkemizdeki malum statükocu çevreler bundan rahatsız olup; “ülkenin ekseni kaydırılıyor” diye bağırmaya başladılar.

        Aslında bu bağırtılar; hem içimizdeki zinde güçlere ve “monşerlere” hem de yaklaşık 100 senedir dış politika rotası çizen dış güçlere bir çağrı idi. Bu çağrıyı ilk alan ve anlayan A.B.D oldu. Fakat gerek Iraktaki ve gerekse bölgedeki ülkemize olan acil ihtiyacı nedeniyle bu çağrıları kulak arkası etti. Ama bu çağrıyı ciddiye almayı menfaatlerinin gereği olarak gören bölgemizdeki despot idareciler ile Avrupa da, özellikle Almanya ve Fransa işin kendileri açısından vahametini sezdiklerinden gerekli tedbirleri almaya başladılar.

        Aslında bir Alman projesi olan Deniz feneri e.v. davası bu politikaların neticesidir. Almanya’nın daha burada sayamayacağımız bir sürü, bize karşı manevrası da keza bunun içindir. Yine bölgemizde birer birer suları ısınarak iktidarlarını kaybetmeye başlayan, diktatörlerinde; “ Türkiye yeni Osmanlıcılık peşinde” feryatlarının sebebi de bundandır. Bunu en açık bir şekilde dillendiren de, Esad ve onu destekleyen İran olmuştur.  

        Son günlerde en çarpıcı dış politika şantajını da Fransa yapmaya başladı. Bundan önce Almanya ile kafa kafaya vererek ülkemizin A.B üyeliğini engelleme planları yaparken bunun dış politikamızıpek etkilemediğini, bize her istediklerini yaptıramayacaklarını anlayınca, bu sefer de her sıkıştıkça başvurdukları Ermeni kozunu kullanmaya başladılar. Ama bu sefer bizden istedikleri şey dış politikamızı değiştirmek değil.

        Benim anladığım kadarı ile bu sefer, Fransa’nın gönüllü öncülüğünde ülkemiz A.B.D, Almanya gibi ülkelerde arka planda durarak, bizden İran ve Suriye ile savaşmamızı istiyorlar. Bana göre bu seferki şantajın konusu bu. Ama bu seferde içimizdeki statükocular beklide ilk kez batı ile aynı şeyi istemiyorlar. Yani dış egemenler ile iç egemen çevrelerin hedefleri bu sefer değişik. Dıştakiler bizi Suriye ile savaştırıp, mevcut yönetimi alaşağı etmemizi isterlerken, içerdekiler Suriye ile savaşıp, laikçi Esad’a dokunulmasına karşı çıkıyorlar.

        Dışarıdaki egemenler, ermeni kozunu oynarken; İran, Suriye ve içerdeki egemenlerde PKK kozu ile korkutmaya çalışıyorlar.

        Ülke idarecilerine şantajla her şeyi yaptırmaya alışmış olanlar bu kez umduklarını elde edemeyecekler. Çünkü eskiden iktidarları içerdeki zinde güçlerle korkutanların bu kozları ellerinden alındı. Dayanacakları ve darbe yaptıracakları güçler şimdi bunu yapmaktan uzaklar. Artıca eskiden “monşerler” eliyle yürütülen ülke dış politikası yerli düşünce sahibi diplomatlar eliyle yürütülmeye başlandı. Bu gibi şantajlara pabuç bırakacak bir hariciye artık yok.

        Şimdilerde Avrupa ve ABD’nin içimizdeki bazı sivil toplum örgütleri ve dini gurupları, liberalleri kullanarak bize politika dikte etmeye çalıştığı gözleniyor. Ama daha önce çok hor kullandığı liberaller, TESEV ve cemaatler eliyle yapılacak plan hemen anlaşılacağı için etkili bir silah olamayacaklarını düşünüyorum.

        Selamlarımla

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber İhbar