WhatsApp Hattı
WhatsApp Haber İhbar Hattı

05304670437

Mobil Uygulamalarımızı Hemen İndir

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız

Vehbi Camgöz

Vehbi Camgöz
Vehbi Camgöz
Tüm Yazıları
HAŞİM KILICI NASIL ANLAMALIYIZ?
9.04.2012

 

         Anayasa mahkemesi başkanı Haşim Kılıç bir sempozyumda yaptığı konuşma nedeniyle toplumun gündemine oturdu. Bu açıklamalar bazı kesimlere sürpriz gelmesine rağmen bana hiç öyle gelmedi. Ben böyle bir konuşmayı yapmasını çok tabii ve kendisinden beklenen bir konuşma olarak yorumluyorum.

         Sayın başkan yaklaşık 20 seneden beri anayasa mahkemesinde görev yapmaktadır. Bu süre içinde mahkemenin aldığı kararlarda hep toplum vicdanının sesi olarak, kararlardan özgürlük ve demokrasiye, evrensel hukuka aykırı gördüğü her karara muhalif olmaktan çekinmedi. Hep doğru ve hukuka uygun davranmayı kendisine ilke edindi. Ve bundan hiç vazgeçmedi.

         Daha düne kadar inancı ve özel yaşantısı dolayısı ile rejim muhalifi saydıkları, bu yüzden açık ve imalı hakaretlere maruz kalan başkan bu konuşmasından sonra malum kesimlerce göklere çıkarılıyor. Meğer Haşim bey  ne büyük hukuk adamıymış demeye başladılar. Şimdi yere göğe sığdıramıyorlar. Hatta bazıları hızlarını alamayıp, onu Cumhurbaşkanı adayı bile ilan ettiler.

         Malum topluluğun yeni savunucusu, yaşlı sarışın bayan yazar hemen onu aday ilan etti. Zavallı konuşmayı henüz okumadan bu erken yorumu yaptığı için biraz ofsaid pozisyonuna düştü. Konuşmaya şöyle üstünkörü bakınca hükümete yüklenmiş zannedip, “mademki hükümete karşı o halde bize yakındır” diye aceleci davranmış.

         Ulusalcı kesim de aynı gerekçe ile başkanın konuşmasına hararetle destek veriyorlar. Onlarda başkanın konuşmasında hükümeti eleştirdiği zehabına kapılmışlar. “Eski vesayetten kurtulup, yeni vesayet odaklarının yargıyı kuşatması endişesini” ifade edince, yeni vesayet odağı olarak hükümeti kastettiğini anlamışlar. Ama yanlış anladıklarının herhalde farkında değiller.

         Anayasa mahkemesi başkanımızın kast ettiği yeni vesayet odaklarının ne olduğunu, gazeteci Fikret Bila anlamış. Kendisi ile yaptığı röportajda bu konuyu açıkça sorunca, malum topluluk yandaşı olan emniyetçiler ile yargı mensuplarını kastettiğini anlamış. Bunu bir televizyon programında açıkça anlattı.

         Yargının işleyişinden, yargılamalarda çeşitli hak ihlallerinden ve yüksek yargıdaki daire başkanlarının seçim şekillerinden memnun olmadığını dile getirmesi sayın başkandan beklenen bir davranıştır. Ondan beklenmeyen bu hak ihlallerine sesiz kalması idi.

         Sayın başkanın bu endişelerini, Danıştay binasının açılış töreninde cevaplayan sayın başbakan da vesayet endişelerinin yersiz olduğunu anlatıp, konuşmayı kendi üzerine alınmadığını belli etmiştir. Hatta kendilerinin bu vesayetlere izin vermeyeceğini beyan etmiştir. 

         Geçmişte ne yapmış olurlarsa olsunlar bugün Silivri de devam eden davalardaki hak ihlallerine sessiz kalması beklenemezdi. Hepimiz bu haksızlıklara çok uzun zamandan beri karşı çıkıyoruz. Çıkmaya da devam edeceğiz. İman sahibi olduğunu bildiğimiz sayın başkanında karşı çıkması hem hukuk adamı olmasının hem de imanın bir gereği olduğunu düşünüyorum. Bu olanlar karşısında tepkisiz kalsaydı kınamamızı hak ederdi. Şimdi takdir ve dualarımızı hak ediyor.

         Yeri gelmişken şunu belirtmek vicdan borcumuzdur. Silivri davaları başladığında davanın sanıkları ve avukatlarından başka kimse buna karşı çıkmazken; mahalli seçimler sırasında milli görüşçüler bu hukuksuzluğa açıktan karşı çıktılar. Hem de “ Ergenekon’un İslamcı kanadı” yaftasını yemek pahasına karşı çıktılar. Hiç kimse yargılamaya çıt çıkaramazken ülkemizin inançlı insanları inançlarını gereği olarak burayı, ABD’nin “guantanamo”suna benzetmeden çekinmediler.

         Hukuki kaygıları bir tarafa, sayın anayasa mahkemesi başkanımızın demokrat kişiliği ve imanı gereğince bu çıkışı yaptığına inanıyorum. Arkasında başka gayelerin olduğuna inanmam imkansızdır. O hep haktan adaletten yana olduğu bugüne kadarki tavırları ile ispatlamış bir kişiliktir.

         Selamlarımla….   

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (1)
  • ahde vefa

    ahde vefa

    24.09.2011 17:23

    selam verdiğinizde selamı almadan tuhaf bakan soğuk insanları,patatesi keşli cevizli makarnası ...

Yazarlar

Haber İhbar