WhatsApp Hattı
WhatsApp Haber İhbar Hattı

05304670437

Mobil Uygulamalarımızı Hemen İndir

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız

Vehbi Camgöz

Vehbi Camgöz
Vehbi Camgöz
Tüm Yazıları
KURBAN İBADETİNİN TOPLUMSAL BOYUTU
30.10.2012


         Yine bir kurban bayramı geldi geçti. Bizim hayvan severlerin merhamet duyguları yeniden kabardı. Her zamanki gibi, kurban kesenlerin inancına çaktırmadan hakaret edip, onları aşağılamaya devam ettiler. Bizler de, sinirlenip, dişlerimizi sıkıp “ya sabır” çekmeye devam ettik.

         Bu ülkenin sözde aydınlarında öyle bir anlayış var ki; bu anlayış sanki fakirlerin yaşamasını kendilerine yük olarak görüyor. Dünyanın nimetlerinin sadece zenginlere ve onların yalakası olanlara özgü olduğunu zannedip, bunun fakirlere yedirilmesine karşı çıkıyorlar. Bunu, kurbanda da, devletin sosyal yardımlarında yapıyorlar.

         Kendileri zevkleri için en kıymetli hayvanları keserek onların etlerinin en iyi tarafını yerken, hayvan severliklerini akıllarına getirmezler. Ama iş senede bir kez fakirin kursağına et gitme ihtimali olan kurban kesmeye gelince, hem kendileri kesmez hem de kurban kesenlere ağza alınmayacak hakaretleri yağdırmaktan utanmazlar.

         Zevkleri için, eti bile yenmeyecek hayvanları spor olsun diye, binlerce dolar para ödeyerek safariye gidip avlayanlar, Müslümanların kurbanlarını vahşet olarak görürlerse, bunda bir samimiyetsizlik vardır. Bayramlarda, hayvan severliği depreşenlerin samimiyetlerinden şüphe etmek hakkımızdır.

         Esasen bu tuzu kuruların dertleri hayvanları korumak değil, fakirlerin ister kurban vesilesi ile ister zekât, sadaka ve infak sebebi ile bir lokma yiyecek bulmaları onları perişan etmektedir.

         Memleketi sömürüp doymadıkları için, Müslümanların yardımları da onların iştahlarını kabartmaktadır. Devlet eliyle zengin olmaları yetmezmiş gibi, devleti daha iyi sömürmek için, devlet parası ile yapılması gereken birçok hizmeti vatandaşın zekâtı ile kurbanının eti ve derisi ile sadakası ile yapmasını isterler. Devlet bu hizmetlere ne kadar az kaynak ayırırsa, kasasında soymaları için daha çok para kalır. Dertleri budur. Onun için devlete ve güdümündeki dernek ve vakıflara kurban bağışlanması, fitre-zekât verilmesi, bu insanlar tarafından teşvik edilir.

          Daha yakın zamana kadar kurbanlarımızın etine ve derisine musallat olan bu asalaklar, şimdilerde Müslümanların derilerini gasp edemeyeceklerini anlayınca bu kez de kurban ibadetine savaş açtılar. Yanlarına bazı sosyete ilahiyatçıları da alarak, kurban kesen insanları barbarlıkla, hatta yamyamlıkla suçlamaya kadar işi vardırıyorlar. Ellerindeki basın yayın organları ile milyonluk şehirlerde kurban kesen insan avına çıkıyorlar.

         Şehirde ürküp kaçan hayvanların bu durumunu önemli asayiş ihlali gibi gösterirken, evlerinde çiğ etle besledikleri cins köpeklerinin her gün bir çocuğu parçaladığını, esas asayişi zevkleri için ihlal ettiklerini görmezden geliyorlar.

           Bu, insanlığa yamuk bakan ateist takımı, fakir insanın kursağına bir lokma yiyecek konmasını istemezler. Ama bazı zevkleri!! için evlerinde besledikleri itlerinin makyajına bile binlerce lira harcarlar. İnsanlar acından ölürken hayvanlarını 5 yıldızlı hayvan otellerinde barındırırlar. Yani bunların hümanizm’i sadece kendileri gibi tuzu kurular içindir.

           Bu yüzden de fakire yardımı hedefleyen, kurbana, yardım kuruluşlarına savaş açarlar. Birçok yardım derneğini insanların gözünden düşürmek için her türlü iftirayı atmaktan çekinmezler. Bunları suçlamak için kampanyalar düzenlerler. Yargıda hesap verip suçsuz çıkınca da hemen yargıyı yanlı davranmakla suçlarlar.

           Bu kurban bayramında da yine aynı teraneleri beynimize kakmaya kalkıştılar. Kurban mümini Allaha yaklaştıran sünnet( Hanefi fıkhına göre vacip) bir ibadettir.

          Müslümanlar olarak, ibadetlerimizi icra ederken kimseyi rahatsız etmeden çevre hijyenine dikkat ederek, görüntü kirliliği meydana getirmeden yapmalıyız. Eğer kurbanı kendimiz kesiyorsak, hayvana eziyet etmemeliyiz. Efendimiz nasıl kesmişse öyle kesmeliyiz.

        Söylenenin aksine, özellikle ergenliğe yaklaşmış erkek çocuklarımızı bu kurbanın başına götürüp, onların korkularını küçük yaşta yenmelerini sağlayıp,  anlayacakları dilde bu ibadetin hikmeti ve gereği anlatılmalıdır. Asırlardan beri kurban kesen toplumumuzda kurban kesimini seyrettiği için akıl sağlığını yitiren, bu sebeple bunalıma giren kimseye rastlanmamıştır.

         Kesilen kurbanın etlerinin tez elden fakirlerin sofrasına ulaştırılması kurban kesmek kadar önemlidir. Kestiğimiz kurbandan umduğumuz manevi faydayı görmek istiyorsak, bayramdan önce en yakınımızdaki fakir insanları tespit edip etleri bunlara ulaştırmanın tedbirini almalıyız. Unutmayalım Müslüman fakirler ar ve hayâ sahibi kişilikli insanlardır, yardım istemezler. Yardım ederken onları bulup incitmeden yardım etmeliyiz.

         Kurbanın dini gereklerini ilgili kurumlar ve ilmihaller anlatıyor. Ben sadece kurban konusunda sizlerle duygularımı paylaşmak istedim.

         Saygılarımla…..    

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber İhbar