WhatsApp Hattı
WhatsApp Haber İhbar Hattı

05304670437

Mobil Uygulamalarımızı Hemen İndir

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız

Vehbi Camgöz

Vehbi Camgöz
Vehbi Camgöz
Tüm Yazıları
REYHANLI OLAYLARI BOŞUNA GAYRET
17.05.2013

 

          Hükümeti Suriye konusunda izlediği politikadan caydırmak için yapılmış bir provokasyondur. Kim tarafından yapıldığından çok, niçin yapıldığının düşünülmesi gereken olay olduğu, olayın hemen akabinde yapılan hareketler ve edilen sözlerden anlaşılmaktadır. Peşinen söylemeliyiz ki; bu olayı yapanlarda, olayları kullanmak isteyen muhalefet odakları da bilmeliler ki bundan sonuç alamazlar.

          Bu elim olayı kimin yaptığı konusunda her şey söylenebilir. Eset rejimi bunu yaptırmış olabilir. Bunu yaptırmak için de ülkemizde para karşılığı bu gibi canilikleri yapacak çok sayıda örgüt bulabilirler. İran bunu yaptırmış olabilir, bunu yaptıracak imkânlara fazlasıyla sahip olduğunu düşünüyorum. İçimizde hükümetin izlediği Suriye politikasından rahatsız olan ulusalcı güçler, derin devlet yapılanmasını kullanarak yaptırmış olabilir.

          Zaten ulusalcılar ve derin devletin İran ve özellikle Suriye ye ideolojik nedenlerle sempati duydukları sır değil. 28 Şubat sürecinde darbecilerin Suriye deki gibi bir yapılanmaya gitmek istediklerini rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu deşifre etmişti. Hükümete karşı olan içi ve dış odaklar onun politikalarını zaafa uğratmak için böyle bir planın içinde olabilirler. Bu konuda benimde kendime göre düşüncelerim var. Ama henüz doğruluğunu çek etme imkânım olmadığı için bu analizi şimdilik paylaşamıyorum.

         Ancak Başbakanımızın dediğine göre MİT ve emniyet istihbaratının yeterince birbirlerine yardımcı olmadıkları bu sebeple de başbakanlık teftiş kuruluna inceleme görevi verdiğini söyledi. Kamu oyunda emniyete kimin hakim olduğu iddialarını herkes biliyor. MİT ve emniyet sürtüşmesi sadece bu konuda değil her konuda yaşanıyor.

          Bazı gazeteciler ve görgü tanıklarının beyanına göre, patlamalar sonrası enkazdan yaralılar ve cesetler çıkarılırken patlamada ölmeyen bazı Suriyeli mültecilerin kafaları taşlarla ezilerek öldürülmüş ve otopsi yapan doktorların bu gerçeği raporlarına yazmaları önlenmiş. Eğer bu iddialar doğruysa çok korkunç bir vahşet yaşanmış. Bu iddiaları gündeme getiren kişi adeta ağlayarak televizyonda anlattı. Nitekim kışkırtmalar o kadar çığırından çıkmış ki; Suriye den canını kurtarmak için bize sığınan sığınmacılar “burada ölmektense gidip kendi memleketimizde ölelim” diyerek geri dönmek üzere sınır kapısında kuyruk olmuşlar. Bu ayıbı işleyenler acaba insanlıklarından utanacaklar mı?

        Suriye ile olan yaklaşık 900 km’lik sınırımızda olayların sadece Hatay da yaşanması çok ilginç değil mi? Yaklaşık dört yüz bin sığınmacı varken, Reyhanlı da bulunan yirmi beş bin kişiye bunların yapılıyor olmasında Hatay da ki muhalefet siyasetçilerinin acaba ne kadar rolü var? Suriye olayları başladıktan sonra Suriye yi suyolu yapan Eset’le sayısız poz veren bu siyasetçiler şimdi çok memnunlar mı?

        Muhalefet partilerinin bu elim olaya mal bulmuş mağribi gibi sarılmaları, acı olayları enine-boyuna istismar etmeleri çok enteresan. Bundan 4-5 ay öncesine kadar gelen şehit cenazelerinin gelmemesi nedeniyle bulamadıkları istismar imkânını, reyhanlı olayları ile ele geçirmenin adeta hazzını yaşıyorlar. Bu hiçte doğru değil. Devlet ne kadar tedbir alırsa alsın bu bölgede yaşayan toplumlar sürekli böyle olaylarla karşılaşabilirler. Yanınızda ki komşunun evi yanarken alevlerden etkilenmeseniz bile dumanından etkilenirsiniz.  Bu olaylardan 10larcasını önlersiniz, ama birisini önleyemeyebilirisiniz. Nitekim bu olaydan önce de birçok olay önlenmiş ama bu önlenememiş. Zaaf varsa zaaf gösterenler yakında açığa çıkar. Bu komşu evi ya usulünce yıkılarak yerine daha sağlam bina yapılacak veya hem içindekilerin hem de komşularının üstüne yıkılacaktır.   

          Bu olayı kimlerin yaptırdığı çokta önemli değil. Ama olayın kimlere yaradığı çok açık. Suriye rejimine yaradı. Çünkü kendisine karşı olan Türk hükümetine zarar verdiğini düşünüyor. Muhalefete yaradı, onlarda memnun olmadıkları Suriye politikasının değişmesi için seslerini yükseltmeye başladılar. İran’a yaradı, Şiiliğin hamiliğini yaparak ve mezhepçi politikalarını ülkemiz bu vesileyle daha kolay ihraç edecek.  Nitekim bizim bazı alevi önderlerini ülkesinde birkaç aydan beri ağırlamaya başlamış.

         Bu olay vesilesi ile memleketimizde; öteden beri bir raya gelmesi hayal edilemeyen birçok kesimin aynı sloganlarda birleştiğini görüyoruz. Eski Marksistler, ulusalcılar, CHP’liler, MHP’liler, Marksist aleviler, hatta malum cemaat bile ağızbirliği etmiş gibi, olayın sorumluluğunu iktidara ve Suriyeli sığınmacılara yüklemişlerdir. İktidarı sorumlu tutmak siyaseten anlaşılabilir. Fakat bu olayı bahane ederek Eset zulmünden kaçarak ülkemize sığınanlara fatura etmek izanla, vicdanla ve insanlıkla bağdaşmaz. İdeolojileri insanları bu kadar vicdansız yapıyorsa bu ideolojilerden insanlığa ancak musibet gelir.

        Selamlarımla…

        

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber İhbar