WhatsApp Hattı
WhatsApp Haber İhbar Hattı

05304670437

Mobil Uygulamalarımızı Hemen İndir

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız

Vehbi Camgöz

Vehbi Camgöz
Vehbi Camgöz
Tüm Yazıları
BAYRAM…
8.08.2013

 

                                                                 

        Bir ramazan ayını daha idrak ederek “fıtır bayramına” ulaştık. Bu bayramın adı uzun zamandan beri toplumu kutuplaştırmıştır. Bu gereksiz kutuplaşmaya hem dine mesafeli duran kesimler hem de dindar kesimler çanak tutmuştur.

        Dindar kesimler ısrarla bu bayrama ramazan bayramı denmesini isterken karşı taraf ta inadına buna şeker bayramı demeyi tercih ederek karşılıklı, gereksiz ve dinen hiçte önem olmayan bir mesele dolayısı ile kutuplaşmalar olmuştur.

       İslam ülkelerinin birçoğunda özellikle Arapça konuşanlarda bu bayramın adı, orijinaline uygun olarak “iyd-i fıtır” olarak isimlendirilmiştir. Bunu sebebi de bu bayram namazına kadar ödenmesi, ister fakir olsunlar ister zengin müminler üzerine vacip olmasına dayanır. Ramazandan çıkıldığı için bayram yapılırmışçasına ramazan bayramı denmesi çok ta hoş bir yaklaşım değildir. Buna mukabil fıtır bayramı ibaresi dinin esprisine daha uygundur.

       Sanıldığı gibi bu bayrama şeker bayramı denmesi de hatırladığım kadarı ile Osmanlı devleti zamanından, hatta Fatih Sultan Mehmet döneminden beri devam ediyordu. Yani bu isim modernleşmenin dayatması ile değil gelenekten kaynaklanmaktadır. Geleneğimize girmesinin sebebi de bu bayramda gelen misafirlere tatlı ikram edilmesi, çocuklara da şeker tutulmasıdır.

       Bütün bunları yazmamın sebebi size bilgili olduğumu kanıtlamak değildir. Her bayram da olduğu gibi bu bayramda da ümmetin sıkıntıları içimizde derin yaralar açtığı için konuyu hafifleştirerek bu mübarek günde sıkıntılara sıkıntı katmaktan kaçınmak istememdir.

         Ama ne kadar görmezden gelirsek gelelim, dert, sıkıntı, acı ve zulümler o kadar büyük ki değil bir bayram bin bayramı aynı anda kutlasak ta, bu sıkıntıları bir nebze de unutmak mümkün görünmüyor.

        Basına intikal eden bilgilere göre, İslam dünyasında bu ramazan da binlerce insan katledilmiş. Ölenlerin ( inşallah hepsi şehittir) sayısı 3000in üzerinde ağır yaralı ve yaralıların sayısı on binlerle ifade ediliyor. İslam topraklarının çok büyük kısmı ya yabancılar tarafından ya da yabancılara uşaklık eden yerli hainler tarafından işgal edilmiş durumda. Her gün zulüm, her gün katliama uyanan ümmetin yardımına koşacak güçlü bir İslam ülkesi veya derdini anlayacak bir ortak idarecisi de yok. Her İslam ülkesi kendi zincirlerini, prangalarını kendisi kırmak durumunda kalmış, ama zincir ve prangaların anahtarı zalimlerce sıkı bir şekilde tutulmuş, hafif bir kıpırtıda silahlı güçlerle katliama uğratılıyorlar.

       Geçen bayramda Suriye de, Gazze de, ırak ta, Afganistan da, Türk cumhuriyetlerinde ve Mianmar da, olanlar ciğerimizi dağlıyordu. Bu bayramda bunlara Mısır da ilave oldu. İradeleri silah zoruyla çalınan mısırlı Müslümanlar, kendi onurlarına, namuslarına, vatanlarına sahip çıkmak adına dünyanın dikkatini çekecek barışçı protestolar yapmak üzere meydanlara çıktıkları için üç yüzden fazla şehit verdiler. Binlercesi de darbecilerin ateşi sonunda yaralandı.

      Demokrasi diye yeri göğü inleten sözde medeni toplumun yapılan darbe karşısında kılları kıpırdamıyor. Bırakın mani olmayı adamlar darbecileri haklı, darbeye uğrayan Müslümanları ve onların idarecilerini haksız gösterme gayretini vicdansızca, yüzsüzce sergiliyorlar.

      Suriye de insan hayatı stratejik menfaatlere feda ediliyor. Bırakın gayri Müslimleri adı Müslüman, hatta İslam cumhuriyeti olan devlet tarafından bile ırki ve mezhebi çıkarlara kurban ediliyor. Kuruluş gayesinin Allah adını yüceltmek olduğunu iddia eden ve kendine Hizbullah adını yakıştıran sözde Müslümanlar bile katillerin yanında mazlum Müslümanlarla savaşmaktan çekinmiyorlar.

      Hepimizin bildiği ve vicdanımız sızlayarak yaşadığımız bu olayların olduğu bir devirde bayramın nasıl kutlanacağını siz düşünün. Adı ne olursa olsun, bugünümüzde bayramların bayram gibi kutlanması söz konusu değildir. Ama hep beraber ellerimizi yaratana açıp mazlumlar için duaya vesiledir.

      Hepimizin bayram gibi bayramlar kutlayacağımız günlere kavuşmamızı, mazlum ümmetimize yapacağımız duanın kabulünü niyaz ederim.

      Selamlarımla….                        

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber İhbar