WhatsApp Hattı
WhatsApp Haber İhbar Hattı

05304670437

Mobil Uygulamalarımızı Hemen İndir

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız

Vehbi Camgöz

Vehbi Camgöz
Vehbi Camgöz
Tüm Yazıları
2. CUMHURİYET
2.09.2014

 

    Bir zamanlar en çok tartışılan kavramların başında 2. Cumhuriyet kavramı geliyordu. Bu kavramı ortaya atanların iddialarına göre merhum cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın statükoya attığı darbe ile artık iflah olmaz şekilde 1. Cumhuriyeti ortadan kaldıracak şekle dönmüştü. Bundan sonra tıpkı Fransa da olduğu gibi bizde de yeni dönem başlamak üzereydi. Bunun da adına 2. Cumhuriyet demeye başlamışlardı.

    Bu kişilerin başında, liberal olduğunu iddia eden, fakat gerçek liberaller tarafından liberal kabul edilmeyen batıcı ve ABD hayranı bazı aydınlar geliyordu. Bunlar geçmişte amansız değişim savunucuları oldukları halde günümüzde yaşanan değişikliklere en fazla karşıt durumuna düştüler.

     Aslında değişimi kendi ideolojileri ve özellikle batıya hayran, ABD ye tamamen teslim olmayı vaat eden değişimleri savunan bir konumda kaldılar. Diğer değişimlerin hepsine karşı çıktılar. Nitekim ABD’nin işine gelmiyor diye çözüm sürecine de karşı çıkıyorlar. Toplumun kendi dinamikleri yönünde yapacağı değişime bu yüzden karşı çıkmaya başladılar. Çünkü tıpkı beyaz Türkler gibi onlarda halkın cahil olduğunu, eğer bu işler halkın iradesine bırakılırsa onların istediği istikamette bir değişim olmayacağını bildikleri için bugün değişime en fazla karşı çıkanlar geçmişin 2 cumhuriyetçileri olarak karşımıza çıkıyor.

     Yakın bir geçmişe kadar “demokrasi, değişim, halk iradesi” diye başımızın etini yiyenler şimdilerde halk iradesi ile iktidara gelen, cumhurbaşkanlığına seçilen siyasetçileri itibarsızlaştırmak için darbecilerin safında söz söyleyip, kalem oynatıyorlar. Sırf halkın iradesi ile oluşan iktidarın egemenliği kullanmasını önlemek için siyasi literatürümüze katı açılmamış kavramlar üreterek kafa karışıklığı çıkarıyorlar. Bunları ürettiği yeni moda kavramlardan biriside; “ demokrasi sandıktan ibaret değildir” saçmalığıdır. İlk bakışta suret-i haktan gibi görünen bu kavramın, aslında halk iradesi kavramının içini boşaltma ameliyesi olduğunu anlıyoruz. Eskinin 2. Cumhuriyetçileri artık bu kavramı kullanmaz oldular. Oysa bu kavramın kullanılmasını günümüzdeki değişiklikler çok fazlası ile hak ediyor.

      Gerek cumhurbaşkanının seçim şekli, gerekse son 10 yılda yaşananlar cumhuriyet tarihimiz açısından çok önemli ve geri dönülmez değişimler getirmiştir. Artık eski ideolojik anlayışlar, halka eski bakış açısı değerden düşmüştür. Şimdi köşkte dünün “zencileri” var. Bundan 10 yıl önce kıyafeti dolayısı ile köşkün nizamiye kapısından içeri bakması bile yasak olan Müslümanlar bugün köşkün sakinleri arasındalar.

    Başörtülü bir hanım köşkte bulunmasın diye darbe yapmayı göze alan elektronik muhtıralar verenler şimdilerde başörtülü ev sahiplerinin önünde topuk selamı verip saygı ile eğiliyorlar. Daha düne kadar gazete ve televizyonlarında başörtülülere her türlü hakareti ve aşağılamayı reva gören basın patronlarıbugün onlara saygılarını sunuyorlar. Bu gerçektende resmi ideoloji ve onun savunucuları adına çok önemli değişikliktir.

     1997 yılında devrin başbakanı merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan hocamız; “başörtülülere rektörler selam duracak” dediğinde düzenbazlar hocamıza demediğini bırakmamıştı. Şimdi geldiğimiz noktada sadece rektörler değil, generaller, büyükelçiler, valiler herkes selam duruyor.

    Kısaca artık halkın resmi ideoloji tarafından aşağılandığı 1. Cumhuriyet devri bitti. Kendi cumhurbaşkanını halkın kendisinin seçtiği 2. Cumhuriyet devri başladı. Gerçek 2. Cumhuriyetçiler bunu kutlarken çakma 2. Cumhuriyetçiler ortalıkta görünmüyor.

     Selamlarımla…

         

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber İhbar