
05304670437
Vehbi Camgöz
Malum 1960 yılına kadar anayasa mahkemesi yoktu. O tarihte yapılan kanlı darbe ile rejimi sağlam kazığa bağlayıp, onun devamını garanti altına almak üzere milli iradenin üstünde vesayet odağı AYM oluşturuldu.
Benim çocukluğumda bu mahkemenin İmran Öktem adında bir başkanı vardı. Bu başkanda kendisinden sonra gelen başkanlar gibi hemen her konuda konuşurdu. Dini konularda da ileri geri konuşmaktan kaçınmazdı. O tarihlerde radyoda yaptığı bir konuşmada dini aşağılayıp, Allah’ı alenen inkâr edecek beyanda bulunmuştu. Konuşmasında “Allah yoktur, insanların beyinleri ve vehimleri (hâşâ) Allah’ı yaratmıştır.” Demişti.
Aradan kısa bir süre geçince de ölmüştü. Cenazesi Ankara Maltepe camiine getirilmiş, o dönemde camide görevli İsmail Coşar hoca rapor alarak inkârı açık olan bu kişinin cenaze namazını kıldırmayı reddetmişti. Devletlûlar buna çok bozulmuşlar, bildiğim kadarı ile bir albaya namaz kıldırtmışlardı.
Allah’ı açıktan inkâr eden bu insanın cenaze namazının kılınmasına öfkelenen Ankaralı Müslümanlar o güne kadar Ankara da görülmemiş bir kalabalıkla cenaze namazının kılınmasını protesto etmiş ve şiddet olayları yaşanmıştı.
O günden sonra açıktan dini konularda inkâra varan açıklamalar basın önünde yapılmamış. Ancak bütün başkanlar dine mesafeli davranmışlar, halka inançlı görünmelerine rağmen dindarlığı ile bilinen partileri her fırsatta kapatma yoluna gitmişler. Kapalı kapılar ardında tolumun dine yönelmesinden rahatsızlıklarını konuşma ve kararlarına yansıtmışlardır.
Nitekim özellikle 1980 darbesinden sonra bu yüksek mahkeme tam kadro darbecilere desteklerini sunmuş ve durumdan vazife çıkararak hukuka aykırı şekilde Müslüman kadınların başörtüsünü yasalara rağmen kendi yorumları ile yasaklamışlardı. İçlerinden bazıları bu kararlara muhalif kalarak halkın takdirini kazanmalarına rağmen yetki ellerine geçince onlarda araziye uymuşlardır.
Daha sonra gelen başkanlarda aynı anlayışı devam ettirmişler, her fırsatta İslami söyleme sahip partileri kapatmış, hukuksuz yasakları devam ettirmişlerdir. Hatta başkan seçilmeden önce gayet demokrat mesajlar verenler bile başkan olunca yasakçı kesilmişler. İçlerinden Cumhurbaşkanı olanın yasakçılığı dillere destan olmuştur.
Millet iradesine karşıtlıkta hiçbir sınır tanımamışlar, anayasa ve yasaların açık hükmüne rağmen bile, bile hukuksuz kararlar vermekten çekinmemişlerdir. 2007 yılında alınan meşhur 367 kararı bunun ibretlik bir örneğidir.
1990 yılından beri bütün bu kararlara muhalefet ederek özellikle dindar halkın takdirini toplayan şimdiki başkan bu makama geldikten sonra kendisinden öncekilerin davranışını göstermeye başladı. Bu başkan zamanında verilen kararlara ilişkin yorumlarımızı daha önce yazdığımız yazılarda yapmıştık. Bir farkla ki; şimdiki başkan yapılan menfi propagandalara sığınarak, iktidarı “diktatörlük hevesi” bahanesine sığınıyor.
Bugüne bu başkan dönemindeki anayasa mahkemesinin verdiği kararların millet iradesine saygı bakımından, Salim Başol, İmran Öktem, Yekta Güngör Özden, Ahmet Necdet Sezer dönemlerindekinden çok farklı olduğunu söyleye bilir miyiz? Bahanesi ne olursa olsun, millet bunların bahane olduğunu sezmiyor mu?
Demek ki; insanlar kişilikleri ile bulundukları makamları dönüştüremezlerse, makamların ağırlığı altında kalarakkişiliklerini o makamın hukuka uymayan geleneklerineuydurmak zorunda kalıyorlar. Hâlbuki milletimiz son başkandan bu mahkemeyi hak, hukuk çizgisine çekmeyi, milli iadeye saygılı duruma getirmesini bekliyordu. Ama sayın başkanda kendisinden öncekilerin yolunu tercih edip, araziye uymuş görünüyor. Onlardan farkı bu, iktidar karşıtlığını “otoriter yönetime” karşı yaptığı imajını vermek istiyor.
Selamlarımla…
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- ADAYLAR VE TARİH BELİRLENDİ
11.03.2023 - YENİDEN BAŞLARKEN
7.12.2022 - EMİN AĞABEY HAKKA YÜRÜDÜ.....
30.12.2019 - MISIR’IN YİĞİT MÜSLÜMANLARI
14.07.2019 - DEMİRELDEN SARKOZY’E KURAN DÜŞMANLIĞI!!
13.05.2018 - İKTİDAR İLE MUKTEDİRİN HİKAYESİ
22.04.2018 - ASANSÖRDE HALVET!!
6.02.2018 - TARİHTE BUGÜN!...
28.02.2018 - ESETLE BARIŞIN DİYENLER PKK İLE BARIŞIN DEMİŞ OLMUYUR MU?
12.02.2018 - TÜRK TABİPLER BİRLİĞİ
9.02.2018
Yazarlar
-
Emre KetenMetal Değil Umut Üretiyoruz Yerli ve Milli Tıbbi cihazlar 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim AtalayBolu- Mengen’de Yaşayan 8.Yöresel Kültür- Giyim Şenliği 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Emin CandanSiyaset Artık Beyinde Kazanılıyor 20.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TÜRKANBOYKOTA BOYKOT LAZIM 6.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ali ÖzdemirKar tatili tembelliğe teşviktir 27.11.2024 Tüm Yazıları
-
Hasan LökKarabük Üniversitesi Üzerinden Ne Yapılmak İsteniyor? 19.04.2024 Tüm Yazıları
-
Hayreddin ÖzdenMedenileşme 12.03.2024 Tüm Yazıları
-
Mustafa Nuri Gürsoy“Hakikati kaybettik ve uzun sürdü bunaklığımız.” 31.12.2023 Tüm Yazıları
-
Özcan ÖzdemirMAÇ “O AN “ BİTTİ… 4.12.2023 Tüm Yazıları
-
Kemal Hilmi ÇelebiYKS 2023 ÜNİVERSİTE TERCİHLERİ HAKKINDA ÖNEMLİ BİLGİLER. 22.07.2023 Tüm Yazıları
-
Vehbi CamgözBU SEÇİMDE NEYİ OYLAYACAĞIZ !!!? 24.03.2023 Tüm Yazıları
-
Tahsin ÖtgüçİSLAMIN ENGELLİYE BAKIŞI 28.11.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa Cop“BOLU” MERKEZ “GÖL HAMİDİYE”DE ”KÖY YAŞAM MERKEZİ”AÇILIŞ TÖRENİNDEN... 21.09.2022 Tüm Yazıları
-
Ömer MadenBİR KEDİM BİLE VAR ANLIYOR MUSUN? (2) 5.08.2022 Tüm Yazıları
-
Fatih PekerMAVİ KELEBEK HİKAYESİ 14.07.2022 Tüm Yazıları
İbrahim ERKAN
Paylaşımlar güzel. seninle beraber gezmiş gibi oldum.