WhatsApp Hattı
WhatsApp Haber İhbar Hattı

05304670437

Mobil Uygulamalarımızı Hemen İndir

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız

Vehbi Camgöz

Vehbi Camgöz
Vehbi Camgöz
Tüm Yazıları
ARI KOVANINA ÇOMAK SOKMANIN BEDELİ...
14.10.2015

       Ülkenin başına son iki seneden beri gelenleri yorumlamaya kalkınca ortaya çıkan gerçekler, bu ülkeyi son senelerde yönetenlerin yerleşik  dünya statükosuna baş kaldırışından kaynaklandığını görürler.

      Yaklaşık 70 yıldan beri, ülkenin askeri yönetimini NATO ya, ekonomik yönetimini IMF ye, dış siyasetini Monşerler vasıtası ile batıya ve Siyonist ABD lobilerine yüklemişken 1970lerde, yerli ve milli düşünce ile siyaset yapmaya başlayan siyasetçiler çıkıp bu statükoya isyan ederek arı kovanına çomak soktular.

     Statükodan beslenen yerli ve yabancı işbirlikçi sömürücüler buna anında tepki vererek bu siyasetçilerin üzerine çok şiddetli gittiler. Onları itibarsızlaştırma, cezalandırma, darbelere maruz bırakma, siyasi yasaklar koyma, partilerini kapatma şeklinde cezalandırdılar. Henüz halkın yeterince desteğini alarak, tek başlarına iktidar olamadıkları için bu çevrelerle yeterince mücadele edemeyip her defasında iktidardan uzaklaştırıldılar.

    Bu hareketi yok edemeyeceklerine karar verenler hareketin içine fitne sokarak onu rayından çıkarıp kendi emelleri doğrultusunda hareket edeceklerine inandıkları yeni bir parti kurdurdular. Bunu yaparken de, kendi ideallerini savunan bazı siyasetçileri ve cemaatleri kullandılar.

    Ancak cicim ayları geçip te, yeni kurulan partinin yöneticileri batının ve kendilerini batılı değerlere iliştirmeye çalışan politikacı arkadaşları ve yandaşlığını yapan cemaatin derdinin ülke insanlarının refah ve mutluluğundan çok batılı değerlerin ve batıcı sömürgecilerin emrinde olmak olduğunu anlayınca ipler koptu.

    Daha önce samimiyetle demokrasi, batılı değerler diyen idarecilerin bir bölümü ve başbakan ülkenin sömürgecilerin, Siyonistlerin, ideallerinin ülke yararına olmadığını fark ettiler. Batının derdinin ülke insanlarının kendi iradeleri ile yönetilme istekleri, ülke zenginliklerinin ülke insanına kullanılmasını, kendi soydaşı ve dindaşı toplumlarla duygu birliği oluşturma isteklerinin önündeki en büyük engelin dünyayı sömüren bu batılı ve Siyonistlerden kaynaklandığını görünce isyanlar gelmeye başlandı.

    Bu süreçte idarecilerden en azından bir kısmı, “dünya beşten büyüktür”, “Avrupa bizi olduğumuz gibi kabul etmezse Şangay var”, “İsrail zulüm yapıyor bir dakika” diyerek itirazları yüksek sesle dillendirmeye başladılar.

     Geçmişte bunları dile getiren; “İslam birleşmiş milletler, İslam NATO su, İslam ortak pazarı” diyenleri cezalandırarak, darbeye maruz bırakarak, partilerini kapatarak, siyaseten yasaklayarak yaparlarken bu defa çoğunlukla iktidara geldikleri için iktidar partisine bunları yapmak için çok uğraşmalarına rağmen yapamadılar. Darbe girişimleri oldu, yapamadılar, partiyi kapatmak istediler olmadı, gösterilerle kadife devrimler denediler olmadı, yolsuzluk soruşturmaları denediler olmadı. Çoktan beri hasretini çektikleri darbe bildirileri ile verilen “NATO ve SENTO ya bağlıyız mesajını alamadılar.

      En sonunda da ülkedeki teröre kuklalarını, onlara yardımcı olan paralel örgütleri bazı siyasetçileri yan yana getirerek seçimleri manuple etmeyi denediler yine olmadı.

     Yapılacak seçimde halkın iktidar partisine desteğini yeniden gördükleri için daha acımasız planlar yapmaya başladılar. İşte, şimdi Ankara da, daha önce güney doğuda olan olayların sebebi zulüm ve sömürüye isyan edip, arı kovanına çomak sokmaktır.

    Bu durum sadece ülkemizde değil tüm bölgede kendi gücünü halkı için kullanma azminde olan tüm idarelere karşı uygulanıyor. Mısırda olanlar böyle, hatta son günlerde kuzey Irakta olanlarda böyle.. orada bölgesel yönetim petrol gelirlerini kısmen de olsa halkın istifadesine sunmak isteyince onunda ipini çekmeye başladılar. İşin daha da enteresanı yine piyon olarak orada da PKK kullanılıyor.

    Konu çok derin ve geniş analizler gerektiriyor. Biz ise kitap hacminde anlatılması gereken bir konuyu bir köşe yazısı formatında özetlemeye çalışıyoruz. Onun için anlaşılması zor olabilir. Yeterince açık anlatamamış olmamızdan dolayı affınıza sığınırım.

    Sadece kısaca şunu söylemeliyim ki; Ankara da ki olayın arkasındatek başına DAİŞ’in çıkacağını düşünmüyorum. Batı, ABD ve İsrail bu olayı planlamışlardır. Çünkü olay yeterince düşünülmüş ve planlanmış bir olay.

      Selamlarımla....


Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (1)
  • Hüseyin

    Hüseyin

    19.06.2012 13:32

    YORM YAPANLARIN BİRKAÇI SAHTE İSMLİKAHRAMAN OLMAYA ÇALIŞAN GARİPLER.SİZ ÖNCE İMDAT ASLAN GİNİ ELİNİZİ TAŞIN ALTINA BİR KOYUN BAKALIM.KİMSE BİRŞEY YAZAMAZKEN BU KİŞİ İNANDIĞINI AÇIKÇA YAZAN ENDER KİŞİLERDENDİR.ALLAH KORKUSU OLAN BUNU BİLİR.

Yazarlar

Haber İhbar