WhatsApp Hattı
WhatsApp Haber İhbar Hattı

05304670437

Mobil Uygulamalarımızı Hemen İndir

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız

Vehbi Camgöz

Vehbi Camgöz
Vehbi Camgöz
Tüm Yazıları
ÖZEL GÜNLER İSLAMA SALDIRI VESİLESİ...
9.02.2016

     

       Anılması ve kutlanması topluma dayatılan özel günleri entelektüel ve batıcı aydın kesim milletin medeniyetine, inancına, kültürüne  saldırı vesilesi sayıyorlar.

       Bu her özel günde yapılıyor. Sevgililer günü deyip saldırıyorlar, anneler günü deyip saldırıyorlar, babalar günü deyip saldırıyorlar, yılbaşı deyip saldırıyorlar.....

      İçinde bulunduğumuz günde “kadınlar günü” imiş. Onu da İslam’a ve değerlerimize saldırı bahanesi yapmaktan çekinmiyorlar. Oysa tıpkı kendileri gibi İslam’a karşı olan Mekke deki cahiliye Arapları kadın cinsini insan yerine koymazken İslam kadın erkek ayrımı yapmadan bütün insanları izzetli bir mevkie yükseltmişti. Bunu gizlemeye çalışıyorlar.

     Keza daha geçen asrın başlarına kadar hayran oldukları batı kültür ve medeniyetinde, kadının bir eşya gibi alınıp satıldığını, “kadında ruh var mıdır, yok mudur?” diye tartışıldığını ülke insanından gizlemeyi, görmemezlikten gelmeyi aydın olmak zannediyorlar.

Bizim toplumumuza “Fransız” aydınlarımızın batıda kadın ve çocukların nasıl sömürüldüklerini, maden ocaklarında en az günde 16 saat çalıştırıldıkları halde erkeklerin dörtte biri ücreti bile alamadıklarını öğrenmelerini tavsiye ederim.

    Asırlarca kilise baskısı altında inim, inim inleyen bu kadınların yaşadığı çileleri şarklı kalemler değil, bilakis batılı kalemlerin anlattığını okusunlar. Mesela hepsinin fikir babası Karl Marks ve onun kızı olan Tussy Marks’ın kalemlerinden okusunlar.

     Tussy Marks kendisi İngiltere ve Fransa da ki kadın hareketlerini yakından takip etmiş bir Marksist olarak kadının çektiklerini hatıralarında uzunca anlatmış. Eminim bizim sözde aydınlarımızda bunları okumuşlardır. Ama gerçekleri tersyüz edip her fırsatta İslam’a hücum etmeyi ilke edindikleri için bunları toplumdan gizliyorlar.

     Çünkü ülkemizde kadının bugün gelmeye çalıştığı geçmişte saygınlığın zirvesini geçmişte yaşamış olması onların işine gelmiyor. Çünkü onlar kadını soyup içki masalarına oturtup şehvetlerine meze yapmak istiyorlar. Kadının evinde, işinde çocukları ve eşleri ile mutlu bir hayat sürmesinden se, barda, pavyonda olmasını medeniyet diye yutturmaya çalışıyorlar.

    Sadece bununla da yetinmeyip sokağı, çarşıyı, resmi daireyi, okulu, medyayı tüm toplumsal alanı kendi şehevi duygularını şahlandıracak, hayvani duygularını kamçılayacak arenaya çevirmek istiyorlar. Toplumun azda olsa var olan ar ve ahlak duygularından çekindikleri için bunu dile getirmeyip, çağdaşlık kılıfına büründürüp ifade ediyorlar.

    Kadına karşı işlenen suçlarda da bu algı operasyonunu yapıyorlar. Tabii ki toplumda hiç kimse kadına şiddet uygulamamalıdır. Müslümanlar olarak bu konuda bizim örneğimiz Peygamberimizdir. Eğer bir Müslüman buna rağmen kadına şiddet uyguluyorsa bunu kendi sapıklığından yapıyordur. Bu ne inancından nede ırkından kaynaklanmaz. Müslüman Türk milletinin geçmişinde hiçbir tarihi şahsiyet kadına şiddetle anılmamıştır.

     Kadına şiddeti bir cinsiyet meselesi olarak algılamak ancak son yüz yılda ortaya çıktı. İslam dan uzaklaşınca toplumun zalimleştiğini görmeliyiz. Bu zulümde sadece cinsiyet meselesi değildir. Erkeğin kadına uyguladığı kadar kadının da erkeğe şiddet uyguladığını mesleğim dolayısı ile yakından biliyorum.

     Erkeğini zayıf görüp öldüreninden, dost tutup kocasını kocasının yatağında aldatıp sonrada dostu ile onu katleden sayısız olaylar gördük, duyduk yaşadık. Mesele cinsiyet meselesi değil zulüm meselesidir. Topluca önlem alıp tolumu adalet anlayışına getirecek ahlaki eğitimi vermezsek bu olayları kategorize ederek önleyemeyiz.

     Bu derdin dermanı da batıda değildir. Kelin merhemi olsa başına sürer. Biz hem kadını hem erkeği Allah ve resulünün gösterdiği ahlak ve adalet duygusu ile yetiştirmezsek daha çook zulümler görürüz.

      Bu zulümleri de hedef saptırarak geçmişe ve inanca hakaret ederek önleyemeyiz.

        Selamlarımla...

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber İhbar