
05304670437
Yunus Baki Koçak
Hafız Esat Gerede; 1917 yılında Ağızören Güney Köyünde dünyaya gelmiş, 7 yaşında köy hocasından Kur’an öğrenmiş ve aynı sene hatmetmiştir. Ertesi sene hafızlığa başlayarak hafız olur.
Kısa zamanda çevre köylerde düzenlenen cemiyetlerde aranır hale gelir. Yedi yaşında annesi ölür ve babası evlendikten sonra üvey annesinin büyük kızıyla evlenir. Bu evlilikten 2 kız 3 oğlan çocuğu olur ve ilk olan kız çocuğu 1,5 yaşında ölür. Gerede’de bulunan Tüfekçi Hafızın, Hafız Esat’ın yetişmesinde büyük emeği olmuş ve onun manevi feyzinden çok yararlanmıştır.
Hafız Esat, zamanının en iyi atlarına biner ve o dönemin en iyi silahlarını bulundururdu. Cirit oynar, delikanlı başı olur ve mevlit ve Kur’an okuyarak cemaati mest ederdi.
Hafız Esat, askerliğini yaptıktan sonra Gerede’ye sığmaz, İzmir’e giderek Kur’an dersleri alır ve oradan da Konya’ya giderek oranın sevilen ve aranan hafızlarından olur.
Daha sonra İstanbul’a gider ve Diyanetin talebi üzerine imtihana girer ve Sultan Selim Camiine imam olur. Kısa zamanda İstanbul’un sevilen ve aranan imamları arasına girer. Edirnekapı Mihrimah Sultan Camii imamı iken, İstanbul’un alınışı ile ilgili, Avrupalıların çektiği bir filimdeki mehteran bölüğünde rol alır ve ezan okur.
İstanbul Müftülüğü, filimde rol almasından dolayı sudan sebeplerle dava açar. Esat, bu dava üzerine İmamlıktan istifa eder ve davanın geri çekilmesine rağmen, Esat İmamlığa geri dönmez. Sadettin Kaynak, Esat’ı çok beğenerek davet eder. Sadettin Kaynak denetiminde; Münir Nurettin Selçuk, Neyzen Süleyman Ergüner, Ercüment Batanay’dan makam ve usul, Şeyh Necmettin’den tefekkür dersleri alır.
Beyazıt Camii İmamı Abdurrahman Efendi, Süleymaniye Camii İmamı Hasan Akkuş, Hafızlardan Ali Gürses, Macit Sesigür, Zeki Altın, Yahya Eskişehirli gibi İstanbul’un meşhur İmamları ve hafızları arasında en üst seviyeye ulaşır ve en seçkin mevlithanlardan olur. Mısırlı bir ulama için Fatih camiinde bir aşır okuyan Esat’tan, o ulemanın yakınları çok etkilenir ve Mısıra davet ederler.
Rahatsızlığı nedeniyle Esat, bu daveti kabul etmez. TRT tarafından Çanakkale şehitlerine okutulan mevlitte; Çanakkale Destanını okur ve bu mevlitten sonra basın Esat’la ilgilenir, röportajlar yayınlar ve Gerede’nin ismini her yerde duyurur. Milletvekili olması için Bolu’dan baskı yapılır.
Hafız Esat; Çanakkaleli Halil İbrahim, Adanalı Kani Karaca gibi hafızları keşfederek İstanbul’a getirmiş ve onların yükselmelerine destek olmuş; Hacı Bayram camii İmamı Hafız Eyüp, Kocatepe Camii İmamı İsmail Coşar gibi meşhur hafızlara ders vermiştir. Taş plak döneminde Amerikan Kolumbiya taş plak şirketi Hafız Esat’a çok yüksek bir para teklif eder ve bu para karşılığı Kur’an, Mevlit ve kasideleri kendi şirketlerine ait plaklara okumasını ve onun haricinde başka şirketlere ait plaklara okumamasını ister.
Hafız Esat bu teklifi reddeder ve o gönüllere sultan olmayı ister. TRT Cuma, Ramazan gibi mübarek günlerde ve mevlitlerde ona; Kur’an mevlit ve Ezan okuturdu. Esat, Almanya’dan getirttiği bir teyp ile kendi arşivini kendi hazırlayarak tutmaya başlar. Yapılan arşivin önemli kayıtları kimliği belirsiz kişilerce çalınarak kaybolmuştur. Hafız Esat Gerede, askerde yakalandığı böbrek iltihabı hastalığından bir türlü kurtulamaz ve hastalık günden güne kronikleşir.
Sonunda böbrekleri çalışamaz hale gelir ve Dr. Alâeddin yavaşça ve diğer doktorların gayretine rağmen elden bir şey gelmez ve 1958 tarihinde rahmeti Rahmana kavuşur.
Esat’ın vasiyeti üzerine cenaze namazı Fatih Camiinde çok kalabalık bir cemaatle kılındıktan sonra cenaze büyük bir konvoy eşliğinde köye getirilir.
Bir iki gün önceden köye gelip bekleyenler olur. Cenaze öyle kalabalık olur ki, kalabalıktan köye ulaşmakta bile sıkıntılar çekilir. Böyle bir kalabalıkla cenaze köye defnedilir. Merhumun TRT’deki Kur’an, ezan ve mevlit bantları senelerce TRT’den yayınlanır.
Merhum, radyoda okumaya başladığı zaman, eskilerin tabiriyle “Ağlayan çocuk dururdu…” Askeri müdahalelerde, merhumun bantları bodrumlara konur ve oradaki nem ve rutubet, bantların bozulmasına neden olur.
Memleketin boranlı ve fırtınalı günlerinde yaşayan Esat’ın izleri, o günlerin boran ve fırtına esintilerinin arasında belirsiz hale gelir.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- Sarıkız
8.02.2017 - Baba Hazır
6.02.2017 - Hasan Çakmak
6.02.2017 - Bolu Milletvekili Ahmet Çakmak
2.02.2017 - Hacip Şenünver
5.02.2017 - Taşkesti Köylüleri- 2
8.02.2017 - Taşkesti Köylüleri- 1
15.02.2017 - Çalınan Değirmen Taşları
31.01.2017 - Birkaç Küçük Hatıra
18.01.2017 - Cevat Alparslan Paşa’dan Bir Hatıra
4.02.2017
Yazarlar
-
Emre KetenMetal Değil Umut Üretiyoruz Yerli ve Milli Tıbbi cihazlar 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim AtalayBolu- Mengen’de Yaşayan 8.Yöresel Kültür- Giyim Şenliği 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Emin CandanSiyaset Artık Beyinde Kazanılıyor 20.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TÜRKANBOYKOTA BOYKOT LAZIM 6.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ali ÖzdemirKar tatili tembelliğe teşviktir 27.11.2024 Tüm Yazıları
-
Hasan LökKarabük Üniversitesi Üzerinden Ne Yapılmak İsteniyor? 19.04.2024 Tüm Yazıları
-
Hayreddin ÖzdenMedenileşme 12.03.2024 Tüm Yazıları
-
Mustafa Nuri Gürsoy“Hakikati kaybettik ve uzun sürdü bunaklığımız.” 31.12.2023 Tüm Yazıları
-
Özcan ÖzdemirMAÇ “O AN “ BİTTİ… 4.12.2023 Tüm Yazıları
-
Kemal Hilmi ÇelebiYKS 2023 ÜNİVERSİTE TERCİHLERİ HAKKINDA ÖNEMLİ BİLGİLER. 22.07.2023 Tüm Yazıları
-
Vehbi CamgözBU SEÇİMDE NEYİ OYLAYACAĞIZ !!!? 24.03.2023 Tüm Yazıları
-
Tahsin ÖtgüçİSLAMIN ENGELLİYE BAKIŞI 28.11.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa Cop“BOLU” MERKEZ “GÖL HAMİDİYE”DE ”KÖY YAŞAM MERKEZİ”AÇILIŞ TÖRENİNDEN... 21.09.2022 Tüm Yazıları
-
Ömer MadenBİR KEDİM BİLE VAR ANLIYOR MUSUN? (2) 5.08.2022 Tüm Yazıları
-
Fatih PekerMAVİ KELEBEK HİKAYESİ 14.07.2022 Tüm Yazıları
mehmet
Böyle önemli bir konuya hassasiyet gösteren Bolu Mimarlar Odasını tebrikler