WhatsApp Hattı
WhatsApp Haber İhbar Hattı

05304670437

Mobil Uygulamalarımızı Hemen İndir

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız

Yunus Baki Koçak

Yunus Baki Koçak
Yunus Baki Koçak
Tüm Yazıları
Keçi Kalesi
25.03.2016

 

            Keçi Kalesi’nde oturan Rumlar, Gerede’de yerleşen Türkleri istemedikleri için, zaman zaman Türkleri rahatsız ederler ve zaman zaman da aralarında savaşlar olmuş. Rumlar her ne yapsalar, Türkleri buradan uzaklaştırmaya muvaffak olamamışlar.

            Türkler bakmışlar ki, kendilerini Rumlar çok rahatsız ediyor ve Rumların şerrinden bir türlü kurtulamıyorlar. Türkler bir gün aralarında bir karar vermişler ve bir gece 500 veya 700 kadar keçinin boynuzlarına mum bağlayıp kaleye doğru sürmüşler. Bunu gören Rumlar, Türklerin çok kalabalık bir ordu ile üzerlerine geldiklerini düşünerek kaleyi terk edip kaçmışlar.

            Peygamberimiz de Mekke’yi fetih için giderken Cümum denilen yerde 10 bin ateş yaktırmış ve bunu Mekke’den gören müşrikler, her ateşin başında 10 asker olsa 100 bin asker eder deyip, Müslümanların gücünden korkarak teslim olmuşlardır. Gerede’ye yerleşen Türkler de bunu örnek alarak, Rumların şerrinden bu şekilde kurtulmuşlar.

 

            Ramazan Dede Ve Çoban

            Ramazan dedeyi çok sevip sayan ve fırsat buldukça kabrini ziyaret edip, kabrinin bakımını ve temizliğini yapan bir gencin sevdiği kızı, zengin birine nişanlarlar. Başkasına nişanlanan bu kızı çok seven genç, bu duruma çok üzülür ve kızdan ümidi kesilir. Genç ümitsizlik içinde deli divane olurken, bir gece Ramazan Dede, gencin rüyasına girer ve “Evladım üzülme! O kız senin olacak.” der. Aradan biraz zaman geçer, kız evi ile oğlan evi çeşitli bahanelerle nişanı bozarlar.

            Nişanı bozulan kıza, kızı seven genç talip olur ve kızı alarak muradına kavuşur.

 

            Ramazan Dede Ve Tabakhane İşçisi

            Tabakhanede çalışan bir işçi, her gün güneş doğmadan evvel Ramazan Dede’ye gider ve orada, oraya gelenlerle dua ve zikir yaptıklarını söylermiş. Bir gün yine sabahleyin, ramazan dedeye gidip, dua ve zikir yaptıktan sonra, bu işçiye “Sen bir daha buraya gelme!” derler. İşçi buna çok üzülür ve Debbağ hanedeki dayısına olanları anlatır.

            Dayısı da “Eğer gelme dedilerse, sen de gitmeyiver.” der. Adam üzüntü içinde tabakhanedeki işinde çalışmaya başlar ve çalışma esnasında gön oluğuna düşerek ölür. 

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber İhbar