
05304670437
Alp Eren
27 Mayıs’ta başlayıp halen devam eden olaylar gündemi oldukça meşgul etti. İstanbul Taksim’de başlayıp neredeyse tüm Türkiye coğrafyasına yayılan olaylarda pek çok kişinin yaralandığı, İstanbul Ümraniye’de ve Hatay’da birer kişinin hayatını yitirdiği, kamuya ait pek çok bina ve araç gerecin hasar gördüğü, özel kişilere ait araçlar başta olmak üzere işyerlerinin zarar gördüğü, ulaşım yollarının kapalı kaldığı, birçok alana güvenlik nedeniyle giriş ve çıkışların durdurulduğu, ulusal ve uluslararası basın yayın organlarının bu konuyu uzun uzadıya gündemine aldığı ve en kötüsü de ülke vatandaşları arasında taraf- karşı taraf oluşumuna dönüşerek kamplaşmaya neden olduğunu gördük.
Olayların çıkış nedenlerine baktığımızda; İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından Taksim Gezi Parkı’nda yapılan düzenleme çalışmalarına bazı kesimlerin gösterdiği tepkiden kaynaklı olduğu yazıldı çizildi. İlk gerekçe insan ve doğa sevgisine dayanıyordu ve sempatikti. İnsan kutsaldır, ağaç kutsaldır.
İnanmış olduğumuz İslam Dininin “ağaç” a bakışını semerkandaile.com sitesinden yaptığım alıntı ile hatırlayalım: “Dinimiz ağaç dikmeye ve dikili ağaçları korumaya son derece önem veriyor. Allah Rasulü (s.a.v) bu konuda bizzat kendisi beş yüz hurma ağacı dikerek örnek oluyor. (Ahmet b. Hanbel) Medine’nin uzak bir yöresinde el-Gabe (orman) bölgesini şartlı olarak kesime açar ve ağaç kesmek isteyene, kestiği ağacın yerine yenisi dikme şartını koyar. (Balazuri, Fütuhu’l-Buldan) Bilal b. Haris’i korucu tayin ederek Medine’de on iki millik sahayı koruluk ilan ederek ağaç kesimini yasaklar. (Yakut el-Hamevi, Mucemu’l-Buldan)
Kıyamet kopmaya yakınken elinizde bir ağaç fidanı varsa ve onu dikmeye vakit bulabilirseniz onu dikin” (Buhari, el-Edebü’l-Müfred) diyen Allah Rasulü (s.a.v) gereksiz yere ağaç kesenler için ise, “Kim yolcuların ve hayvanların gölgelendiği bir ağacı boşuna ve haksız olarak keserse Allah onu baş aşağı cehenneme atar” uyarısında bulunur. (Ebu Davud)
Efendimiz (s.a.v), davarlarının yapraklarını yemesi için bir ağacı sopayla çırpan adama, “Ağaca vurarak, onu kırıp dökerek değil, tatlılıkla sallayarak yaprağını dök!” sözleriyle yaptığının yanlış olduğuna işaret eder. (Üsdü’l-Gabe)
Peygamber Efendimiz (s.a.v) diğer bir hadis-i şeriflerinde ağaç dikmenin önemini şu mübarek sözleriyle anlatıyor: “Müslümanlardan bir kimse bir ağaç dikerse o ağaçtan yenen mahsul mutlaka onun için sadakadır. Yine o ağaçtan çalınan meyve de onun için sadakadır. Vahşi hayvanların yediği de sadakadır. Kuşların yediği de sadakadır. Herkesin ondan yiyip eksilttiği mahsul de onu dikene ait bir sadakadır.” (Tecrid-i Sarih)”
İlk gerekçesi masumane olan bir olayın ardından günlerdir yaşanan kaosa değinecek olursak; Bugün Taksim Tarlabaşı’ndan Beşiktaş Kabataş’a kadar yürüyerek geldim. Yolların üzerinde oluşturulmuş barikatlar göze ilk çarpanlar. Bu barikatlar öyle alenen yapılmış barikatlara benzemiyordu, tamamen usta ve ehil ellerce yapılmışa benziyordu. Taksim Meydanı girişleri halen sivil/militan kişilerce kontrol altında tutuluyor.Sprey boyalarla sağa sola yazılmış küfürler. Bu küfürlerin muhatabı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı değil. Polis, Başbakan, Başbakan’ın eşi…
Meydanda yakılıp ters çevrilmiş özel araçlar, bu araçların önünde hatıra fotoğrafı çektiren kişiler. Bu kişilerin poz verirken gözlerindeki sadistçe mutluluğu ifade etmek mümkün değil, görmek gerekir. Atatürk Kültür Merkezinin tüm katlarına asılmış, tehdit dolu afişler. Afişler illegal örgütler tarafından hazırlanıp asılmış. Olayların üzerinden saatler geçmiş olmasına rağmen havadaki biber gazının etkisinden olacak ki nefes alırken genzim yanıyor.
Evet, gördüklerim sanki bir gösteriden arta kalanlar değil, bir savaştan arta kalanlar izlenimi veriyor.
Bunca yaşanan olayların nedeninin 15 adet ağaçtan kaynaklandığına inanmak çok güç. Ağaç ve yeşili korumak deyince aklıma birkaç ay önce baskıyla istifa etmek zorunda bırakılan Kocaeli İl Tarım Müdürü Abdullah Öztürk geliyor. Abdullah Bey Kocaeli Tarım Müdürü olarak, Maşukiye’de yapılacak taş ocağı için imza atmamış, yeşil kıyımına karşı çıkmış, İlin Valisi başta olmak üzere, Bakanlığı da kendisine sahip çıkmamıştı. Bu olaya destek veren de çıkmamıştı.
Bu memlekette yeşile ve ağaca saygı gösterilmediğini herkes bilir. Parası ve dayısı olan güzelim ormanları traşlar ve ortasına villayı kondurur. Kimsenin de gıkı çıkmaz. Örnek isterseniz etrafınıza bakmanız yeterli. Aklıma gelen bir iki örneği ben vereyim. İstanbul’dan yola çıktınız Sapanca Gölü’ne vardınız. Başınızı sağa çevirip bakınız. Canım ormanların içine serpilmiş mantar gibi villalar gözünüze batar. Bolu Dağları da aynı durumda. Akdeniz de aynı, Ege de, Karadeniz de.
Bütün bu olayların yeşil ve ağaç sevgisinden kaynaklandığına inanabilsem. Hiç düşünmeden girerim aralarına, destek veririm. Amma işin aslı öyle değil, kandırılmış gençlik oyun içine sürükleniyor, bilmeden. Gençlikle ilgilenmek te ilk olarak gençlik için kurulmuş bir bakanlığın koltuğunda oturan sayın Suat Kılıç’a düşüyor. Vali fırçalamaktan, Rektör fırçalamaktan, bürokrat fırçalamaktan fırsat bulursa gençliğin sorunlarına eğilse, işini gereği gibi yapmış olur.Milli ve manevi değerlerini yitirmiş bir gençliğin neler yapabileceğini görmüş olduk bu olaylarla birlikte.
Başbakanından Bakanlarına, Belediye Başkanlarından Valilere ve Emniyet Müdürlerine kadar ülke yönetiminde söz sahibi kimler varsa gerekli dersleri çıkarsınlar bi zahmet. Yoksa bu sabah gördüğüm bir duvar yazısında da yazdıkları gibi “Bu Daha Başlangıç”.
Yazarlar
-
Emre KetenMetal Değil Umut Üretiyoruz Yerli ve Milli Tıbbi cihazlar 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim AtalayBolu- Mengen’de Yaşayan 8.Yöresel Kültür- Giyim Şenliği 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Emin CandanSiyaset Artık Beyinde Kazanılıyor 20.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TÜRKANBOYKOTA BOYKOT LAZIM 6.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ali ÖzdemirKar tatili tembelliğe teşviktir 27.11.2024 Tüm Yazıları
-
Hasan LökKarabük Üniversitesi Üzerinden Ne Yapılmak İsteniyor? 19.04.2024 Tüm Yazıları
-
Hayreddin ÖzdenMedenileşme 12.03.2024 Tüm Yazıları
-
Mustafa Nuri Gürsoy“Hakikati kaybettik ve uzun sürdü bunaklığımız.” 31.12.2023 Tüm Yazıları
-
Özcan ÖzdemirMAÇ “O AN “ BİTTİ… 4.12.2023 Tüm Yazıları
-
Kemal Hilmi ÇelebiYKS 2023 ÜNİVERSİTE TERCİHLERİ HAKKINDA ÖNEMLİ BİLGİLER. 22.07.2023 Tüm Yazıları
-
Vehbi CamgözBU SEÇİMDE NEYİ OYLAYACAĞIZ !!!? 24.03.2023 Tüm Yazıları
-
Tahsin ÖtgüçİSLAMIN ENGELLİYE BAKIŞI 28.11.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa Cop“BOLU” MERKEZ “GÖL HAMİDİYE”DE ”KÖY YAŞAM MERKEZİ”AÇILIŞ TÖRENİNDEN... 21.09.2022 Tüm Yazıları
-
Ömer MadenBİR KEDİM BİLE VAR ANLIYOR MUSUN? (2) 5.08.2022 Tüm Yazıları
-
Fatih PekerMAVİ KELEBEK HİKAYESİ 14.07.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.01.2016
29.12.2014
15.09.2014
12.08.2014
28.04.2014
17.03.2014
17.02.2014
24.01.2014
14.01.2014
26.11.2013