Mehmet Demirci

Bundan on yıl önce pkk ve doğuda yaşananlar hakkında kaygılarımızı dile getirdiğimizde, bizleri komplo teorileri üretiyorsunuz diye suçladılar.

 Bürüksel beyannamesini imzalayan günümüz iktidarını eleştirirken, asıl bölücülüğü siz yapıyorsunuz, diye iftiralara uğradık. Utanmasalar vatan haini olarak ilan edeceklerdi ama Allah’tan halkımız bizim kim olduğumuzu gayet iyi biliyordu.

Velhasıl olanlar oldu. Bugün geldiğimiz durum ortadadır. Pkk’nın ve bölücülerin başaramadığını günümüz iktidarı başarmış durumdadır. Şimdi iyice düşünelim. Benim ülkemde, Habur’da davullarla, zurnalarla teröristler karşılanırken, İmralı’dan direktifler yağarken, 163 komutanım tutuklanıyor.

 Pkk’nın bu ülkede iktidar olduğunu düşünürsek, ilk icraatları ne olur? Kendilerine karşı savaşan komutanları cezalandırmak. Peki Akp iktidarı bundan farklı bir şey mi yapıyor. Hayır.

Türk halkının bu yaşananları iyi analiz edebilmesi gerekmektedir. Bordo bereli efsane komutan Korgeneral Engin Alan bir tarafta, Mehmetçiğime kurşun sıkan teröristler diğer tarafta… İki fotoğrafı karşınıza alıp bir bakın Allah aşkına. Bu toprakları kim veya kimler yönetiyor. Pkk ve Hizbullah salıverilirken, cumhuriyetin bütünlüğü adına her şeyini ortaya koymuş olan komutanlarım, özel yetkiyle donatılmış cumhuriyet savcıları tarafından tutuklanıyorlar. İnsanın havsalı almıyor.

Yapılanlar sistemli bir çalışmanın parçalarıdır. Üzülerek yazıyorum bunun devamı gelecektir. Bu tutuklamalar planlanan operasyonun bir bölümünü içeriyor. İnsana dokunan bütün bunlar yapılırken Türk halkıyla alay edilircesine yapılmasıdır. Yüzlerce polisimin katili Hizbullah devlet tarafından salıverilip ödüllendiriliyor. Pkk’yı söylememize gerek yok.

Çok kısa zamanda polis teşkilatına karşıda bir operasyon yapılması muhtemeldir. Cemaat kadrolaşmasıyla polis teşkilatı ele geçirilmiş olsa da, teşkilat içerisinde cumhuriyete kayıtsız bağlı birçok memur bulunmaktadır. Elbette bu memurlarda yüreklerinde yaşattıkları vatan ve cumhuriyet aşkından dolayı cezalandırılmak istenecektir.  

Görünen o ki, yaşananların, yasa dışı bir oluşumla hiçbir alakası yoktur. Bütün bunlar Büyük Orta Doğu Projesinin aşamalarıdır. Birileri tarafından planlanan ve özel yetkili cumhuriyet savcılarınca yürütülen büyük bir operasyonun içerisindeyiz. Aslında daha açık yazmak gerekiyor ama o kadar cesaretim yok.

Sadece şunu söyleyeyim demokratik açılım dâhilinde planladıkları işleri yapabilmeleri adına, içinde vatan sevgisi olan kim varsa cezalandırılacaktır. Sırada polis teşkilatı ve Milliyetçi Hareket Partisi vardır.

Ama unuttukları bir şey var ki, bu millet Demir dağlarını eritenlerin torunlarıdır. Bu millet küllerinden tekrar var olan İstiklal Harbi kahramanların torunlarıdır. Bu milletin İstiklal Marşı, “KORMA” kelimesiyle başlar. Ve söz konusu vatan olduğunda hiçbir ferdi yüreğinde korku barındırmaz…

“Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak,

Sönmeden yurdumun üstünde en son ocak…”