Uğur Tekinalp

Dün öyle bir maç oynandı ki Ankara'da… İnanmışlar mangası artistler ordusunu yendi. Boluspor, takım olarak tam bir rezalet oyun ortaya koydu. Gerçi buna oyun da denmez ama, 35 dakika eksik oynayan rakip karşısında resmen ezildiler. Kimse ne yaptığını bilmiyor. Takımda güç yok, istek yok, ruh yok. Yok oğlu yok. Hal böyle olunca yenilgi kaçınılmazdı. Koskoca 90 dakikada 2 tane gol pozisyonumuz vardı. O kadar . Rakibin ise bizden kat be kat gol girişimi vardı. Kenarda takımını bir müzik öğretmeni edasında yöneten Oğuz Hocaya(!) karşı ne yapmasını ve haddini bilen Kaplan Mustafa vardı. 

Dün, haşat topluluğunun içerisinde yüreğini ortaya koyan Dixon ve Hakan vardı. Bunlara daha sonra Alp ve Emre de katıldı. İleride golcü olarak tanıtılan ama bostan korkuluğundan farkı olmayan  Djıehoua ve  sahaya yürümek için çıkan takıma artısı olmayan İskender, sezonun fiyasko transferi Dalmat da olunca bekle ki bizden helva olsun. Hala Aydın'dan ve kendi asıl görevini unutup süpermenliğe soyunan Barbaros’tan medet umuyorsak biz bitmişiz arkadaş.  Cihanımız da maşallah(!) Messi. Takım 2-0 önde ya top eziyor, eziyor, eziyor da eziyor…Orta atma dersinde teneffüsten dönmediği kesinleşti. 

… 

Dakika 87 ve gol yedik. Bu takımı kuran ve  Değerli hocayı Bolumuza kazandıran sayın başkan stadı terk etti. Unutmayalım ki “gemiyi en son kaptanlar terk eder..” 

Oğuz Çetin bizlere dost kazığıdır. Menajer kıyağıdır.(!) Teknik direktör, "ben bunu istiyorum, olmadı bunu istiyorum, o da olmazsa şunu getirin bari" der ve yönetim hangisini uygun bulursa onu alır. Menajere ise yönetim ancak "şununla anlaştık istersen alacağız" diyerek karışır. Abramovich gibi başkanlar bazen hiç sormadan da transfer yapabilir onlar istisnadır zaten. Sayın Abat’a da kimse Abromovich gibi de demedi. Anlaşılan Oğuz Çetini birileri çok istemişti ve başımıza sardı. Zararın neresinden dönersen kardır ama kar erimiş ana para da azalmaktadır… 

Birde bu kadar Yönetici gelip gidiyor bu kadar hoca gelip istifa ediyor. Hataları var ya da yok. Herkes haddini yerini ve hatasını biliyor. Takımın yükünü çeken(!) transfer görüşmelerine giren oyuncu alıp, oyuncular hakkında olumlu ya da olumsuz beyan da bulunan  Boluspor’a şimdiye kadar gelen en donanımlı  genel  Menajerin hiç mi suçu yok acaba? Günah keçileri hep başkaları mı oluyor?

Artık bu iş bitmiş. Reset kurtarmaz, format şart demiştim, şuan formatta kurtarmaz çünkü ana kart yanmış durumda. Kalan son haftalara bu artist ordusunu göndereceksin ve alt yapıdaki yürekli gençlerle kalanı tamamlayacaksın. Kaybedersek onlarla kaybedelim. Ezilirsek onlarla ezilelim ama savaşalım, onurumuzu formamızı kurtaralım. Bolu ve Bolusporumuz gençleriyle rezil olmayacaktır ve taraftarın hoşgörüsü olumlu yansıyacaktır. 

… 

Gelelim şimdi istifa konusuna. Olması gereken ama geç kalınmış bir olay. Bir senemize ve milyon liralara mal olmuş bir hata. Kalan üç maç için dışarıdan hoca aramamıza gerek yok. Ararsak hata üstüne hata yapmış oluruz. Alt yapımızda bulunan ve bu sene oldukça başarılı bir sezon geçiren, hocalık konusunda oldukça tecrübeli olan Ali Beykoz tam biçilmiş kaftan. Başka isimler olursa hem takım hem Bolumuz zaman kaybeder. Çünkü o şahıs kulübe hiç faydası olmamış, hiçbir oyuncu kazandırmamış bir kambur misali durmaktadır.Bir sıralama olacaksa eğer Ali Beykoz bu işi hak etmiştir.

Elin yabancısına vereceğimiz paraların daha azıyla Ali Beykoz’a ya da  Bolu’nun başka bir çocuğuna  biraz sabır gösterip şans verebiliriz elbette. 60 yaşında biri Hacettepe’ye ne verdi ki bize ne versin? Bolumuz, Bolusporumuz kazanır. Yalnızca biraz cesaret. 

Sağlıcakla kalın.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ

·     Okuma yazma bilmeden edebiyat dersi vermeye kalkmadığımız zaman. 

      Ankaragüçlü yöneticiler gerçekten çok güçlüydüler. Maç seyircisizdi ama hiç belli etmediler. Helal Olsun.