
05304670437
Ahmet Yaman
İki hafta önce “Bolulu aşçılar neden meşhur” diye sormuş ve cevabını önümüzdeki haftalarda vereceğimizi yazmıştık. Bu konuyu biraz açalım:
Osmanlı Saray Mutfağına ait özellikle İstanbul’un fethinden sonra Topkapı Saray Mutfağına ait maaş defterlerinde bu konuyu aydınlatıcı bilgiler mevcuttur.
Söylenti odur ki Fatih Sultan Mehmet’in aşçılarından birisi Bolulu hatta Mengenli olup akrabalarını saraya getirtmiş ve bunları da aşçı yaparak bu mesleğin Bolulular arasında yaygınlaşmasını sağlamışlardır.
Maalesef bu söylenti doğru değildir çünkü Kanuni döneminde saraydan maaş alan 35 aşçıdan (kalfalar hariç) çoğu Rum kökenlidir. Rum hariç Rus Gürcü ve Trabzonlu birer aşçı daha vardır.
Daha sonra Anadolulu aşçıların yavaş yavaş saray aşçıları arasında yer aldıklarını görmekteyiz. Topkapı Sarayı içinde bulunan farklı mutfak bölümlerine Kayserili, Kütahyalı ve Tosyalı aşçıların Usta olduklarını tespit etmekteyiz.
1689-1690 yılları arasında sarayda görevli 441 aşçıdan 24’ünün Bolulu (%5.4) olduğu kayıtlarda yazılıdır. Bu tarihlerde aşçıların çoğunluğu Nevşehirlidir.
1800 lü yılların başına kadar bu sayı çok fazla değişmemekle beraber aşçılarda yer değişikliği yapıldığı kayıtlıdır. 1814 ile 1826 tarihleri arasında tayinat alan aşçı ve şakirtler (çıraklar) da Bolulu aşçı bulunmamaktadır. Ama bu tarihten sonra defterlerde yoğun şekilde Bolulu Aşçıya rastlanmaktadır.
Bu tarih (1826) Yeniçeriliğin kaldırıldığı tarihe denk düşerki Hıdır İlyas’ın Letaif-i Enderun kitabında Nevşehirli aşçıların yemekleri kötü yaptıkları, israf ettikleri aynı zamanda Yeniçerilere destek vererek saray içinde nüfuz elde etmeye çalıştıklarını yazar.
Yeniçeriliğin kaldırılması ile Nevşehirli aşçılar tavsiye edilerek yerine Bolulu aşçılar getirilmiş ve saray halkı leziz yemekler yemeğe başlamıştır.
Nevşehirli aşçıların gönderilip yerlerine Bolulu aşçıların saraya alınmalarını da saray dışındaki konaklarda Bolulu aşçıların çalıştığını ve haklı ünleri olduğunu ve onların istihdam edildiğini bize söyletir.
* Bu makale Doç. Dr. Arif BİLGİN’in Köroğlu Sempozyumundaki tebliğinden derlenmiştir.
Yazarlar
-
Emre KetenMetal Değil Umut Üretiyoruz Yerli ve Milli Tıbbi cihazlar 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim AtalayBolu- Mengen’de Yaşayan 8.Yöresel Kültür- Giyim Şenliği 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Emin CandanSiyaset Artık Beyinde Kazanılıyor 20.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TÜRKANBOYKOTA BOYKOT LAZIM 6.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ali ÖzdemirKar tatili tembelliğe teşviktir 27.11.2024 Tüm Yazıları
-
Hasan LökKarabük Üniversitesi Üzerinden Ne Yapılmak İsteniyor? 19.04.2024 Tüm Yazıları
-
Hayreddin ÖzdenMedenileşme 12.03.2024 Tüm Yazıları
-
Mustafa Nuri Gürsoy“Hakikati kaybettik ve uzun sürdü bunaklığımız.” 31.12.2023 Tüm Yazıları
-
Özcan ÖzdemirMAÇ “O AN “ BİTTİ… 4.12.2023 Tüm Yazıları
-
Kemal Hilmi ÇelebiYKS 2023 ÜNİVERSİTE TERCİHLERİ HAKKINDA ÖNEMLİ BİLGİLER. 22.07.2023 Tüm Yazıları
-
Vehbi CamgözBU SEÇİMDE NEYİ OYLAYACAĞIZ !!!? 24.03.2023 Tüm Yazıları
-
Tahsin ÖtgüçİSLAMIN ENGELLİYE BAKIŞI 28.11.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa Cop“BOLU” MERKEZ “GÖL HAMİDİYE”DE ”KÖY YAŞAM MERKEZİ”AÇILIŞ TÖRENİNDEN... 21.09.2022 Tüm Yazıları
-
Ömer MadenBİR KEDİM BİLE VAR ANLIYOR MUSUN? (2) 5.08.2022 Tüm Yazıları
-
Fatih PekerMAVİ KELEBEK HİKAYESİ 14.07.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.10.2012
30.09.2012
15.05.2012
5.02.2012
26.12.2011
4.12.2011
18.11.2011
8.11.2011
20.10.2011
5.10.2011