
05304670437
Ziya Alp
Bir “Bağımsız Denetim” heyulasıdır, gidiyor son günlerde..
Özellikle denetim elemanları arasında en “in” tartışma ve sohbet konusu bu..
Biz de rüzgara uyup, az da olsa bu limanda demirleyelim ve nefeslenelim biraz..
Bağımsız denetim esasen, Sayıştay’ın kamu yönetiminde ifa ettiği dış denetim görevini, özel sektörde yerine getiren bir denetim modeli…
Kısaca; İşletmelere ait yıllık finansal tablo ve diğer finansal bilgilerin; ilgili ve zorunlu standartlara ne düzeyde uyduğunu ve ne kadar güvenilir olduğunu tespit etmeye yarayan, denetim faaliyeti..
Uluslar arası uygulamalara baktığımızda, özellikle İngiltere ve ABD gibi gelişmiş ülkelerde kamusal dış denetimin yanında, özel bağımsız denetim şirketlerinin de yaygın olarak bağımsız dış denetim yaptıklarını görüyoruz..
Fakat son yıllarda bu alanda yaşanan bazı olaylar, özel bağımsız denetim şirketlerinin kredibilitesini, sorgulanır hale getirdi..
Yaşanan bir çok somut olaydan sadece iki tanesini örnek vermek istiyorum..
Birincisi;
2001 yılında Enron isimli enerji şirketinde yaşanan denetim skandalı, bir çok gerçeğin su yüzüne çıkmasına sebep oldu..
Patlak veren skandalda; Enron’un bağımsız dış denetimi yapan Arthur Anderson isimli denetim şirketinin, bahse konu firmaya ait (ENRON) çok açık ve bariz yolsuzluk ve usulsüzlükleri görmezden geldiği tespit edildi..
Tabi bu nedenle, özel denetim şirketlerinin, para karşılığında yapmış oldukları bağımsız denetimin ne kadar bağımsız ve güvenilir olduğu sorgulanmaya başlandı..
Hatta devreye ABD Kongresi girdi..
Raporlar hazırlandı..
İkincisi;
Yine, ABD’nin en büyük sigorta şirketi olmakla birlikte, çeyrek dönemde en fazla zarar eden ve kurtarılmak üzere birçok kez devlet desteği sağlanan, AIG (American International Group)hakkında, Kongre’nin Temsilciler Meclisi Devlet Reform ve Gözetim Komitesi tarafından, 7 Ekim 2008 tarihli AIG’nin İflastan Kurtarılması Nedenleri ve Sonuçları adlı bir rapor hazırlandı..
Bu rapora baktığımızda içten içe çürüyen bir yapının, adeta burnumuzun direklerini kıran pis kokularının, etrafa yayıldığını görüyoruz..
Özetle aşağıdaki tespitler yapılmış raporda..
Şirket denetim komitesi ve iç denetçilerinin şirket yönetiminden bağımsız olmadıkları ve bağımsız davranmadıkları…
İşlem süreçlerinde şeffaflığın sağlanmadığı..
Denetim kaynaklarının şirket büyüklüğüne kıyasla yetersiz olduğu..
İç denetçilerin finansal türev ürün bilgilerine ulaşma yetkilerinin olmadığı..
2000-2004 yıllarında yeterli düzeyde iç denetim yapılamadığından, bariz risklerin tespit edilemediği..
Finansal tablolarda yer alan varlıkların yanlış değerlenmesi yoluyla bilançoların makyajlandığı ve gelirlerin gerçek dışı olarak 3.9 milyar dolar tutarında yüksek gösterildiği..
Ve son olarak da, mali işler sorumlusu olarak seçilen kişinin, şirketin dış denetimini yapmakla görevli olan PriceWaterhouseCoopers (PWC) şirketinin eski bir çalışanı olduğu…
Bu vahim tespitlerden bir çok ders çıkarılabilir..
İç denetimin etkin, bağımsız, tarafsız ve yeterli olmadığı bir süreç, suistimallere karşı makul güvence veremez..
Para alan, emir de alabilir !
Emir alan, gerçekleri değil; gösterilmek istenenleri raporlar…
Özetle sistemden beslenenler, sistemi eleştiremezler.. sorunları ve usulsüzlükleri rapor edemezler..
v.s….
Bunları daha da arttırabiliriz…
Evet maalesef bu durum, sadece özel sektör bağlamında yaşanan bir sorun değil aslında.. Kamu ve özel sektör arasında da benzer bir “kirli ilişki” ler ağının, özellikle ülkemizde de var olduğunu biliyoruz..
Daha önce de ifade ettiğim gibi;
Kamuda görev yapan bazı denetim elemanlarının, özel sektör firmalarıyla, etik olmayan bir ilişki içinde oldukları konusu; her ne kadar yüksek sesle dile getirilmese bile özellikle denetim elemanları nezdinde bilinen ve kabul edilen bir gerçek..
Belli bir süre kamu da çalışarak tecrübe edindikten sonra, dudak uçuklatan rakamlarla özel şirketlere transfer olma şeklinde ortaya çıkan tablo, elbette ki sorgulanması gereken bir ilişki biçimini gösteriyor..
Devletle işi olan, ihalelere katılan, yüksek tutarlı vergi iadeleri alma durumu söz konusu olan firma sahipleri, bu kamusal süreçleri kolaylaştırmak için (!), denetim elemanlarının bürokrasideki nüfuzlarından ve kredilerinden yararlanmak istemişlerdir her zaman..
Ve bunun için kendi şirketlerinde istihdam etmişlerdir onları..
Denetim sistemine ilişkin mevcut personel rejimi ve bürokratik yapı da, bazı denetim elemanlarının siyaset ve piyasa aktörleriyle, kişisel menfaatleri doğrultusunda kirli ve etik dışı ilişkiler kurabilmelerinin yolunu açmıştır..
Aslında sorun öncelikli olarak bir zihniyet sorunudur.. ve bu sorun aşılmadan yapılacak her türlü yasal düzenleme ve reform, geçici ve sorunlu olmaya mahkûmdur.. amiyane tabirle; mevzuatla birlikte kafaları da değiştirmek şart..
Dolayısıyla, kalıcı ve sorunsuz bir çözüm için ilk olarak;“Önce Mülkiye, sonra Türkiye”zihniyetinin, her alanda ve her kesimde meydana getirdiği dejenerasyonun, rehabilite edilmesi zaruri..!
Evet denetim gerçekten çok önemli..!
Nede olsa; et kokarsa tuz var; peki, tuz kokarsa ne var?!
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- İÇ DENETİM SERENCÂMESİ!
4.06.2014 - EYLEMSİZLİK KURAMI
22.05.2014 - KAPI KAPANMADAN!
7.08.2013 - DENETİM BAHARI!
28.03.2013 - 659’la GELEN UZLAŞMA!
19.02.2013 - SÜLEYMAN’DAN HAKKIN ALIR KARINCA!
6.02.2013 - MÜSTESNA BÜROKRAT!
23.01.2013 - NECİP FAZIL’IN BEKLEDİĞİ GENÇLİK !
8.01.2013 - ŞÜPHELİ DENETÇİ VE ŞÂİBELİ DENETİM (!)
3.12.2012 - ZİFİRİ KARANLIĞA DOĞRU!
18.11.2012
Yazarlar
-
Emre KetenMetal Değil Umut Üretiyoruz Yerli ve Milli Tıbbi cihazlar 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim AtalayBolu- Mengen’de Yaşayan 8.Yöresel Kültür- Giyim Şenliği 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Emin CandanSiyaset Artık Beyinde Kazanılıyor 20.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TÜRKANBOYKOTA BOYKOT LAZIM 6.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ali ÖzdemirKar tatili tembelliğe teşviktir 27.11.2024 Tüm Yazıları
-
Hasan LökKarabük Üniversitesi Üzerinden Ne Yapılmak İsteniyor? 19.04.2024 Tüm Yazıları
-
Hayreddin ÖzdenMedenileşme 12.03.2024 Tüm Yazıları
-
Mustafa Nuri Gürsoy“Hakikati kaybettik ve uzun sürdü bunaklığımız.” 31.12.2023 Tüm Yazıları
-
Özcan ÖzdemirMAÇ “O AN “ BİTTİ… 4.12.2023 Tüm Yazıları
-
Kemal Hilmi ÇelebiYKS 2023 ÜNİVERSİTE TERCİHLERİ HAKKINDA ÖNEMLİ BİLGİLER. 22.07.2023 Tüm Yazıları
-
Vehbi CamgözBU SEÇİMDE NEYİ OYLAYACAĞIZ !!!? 24.03.2023 Tüm Yazıları
-
Tahsin ÖtgüçİSLAMIN ENGELLİYE BAKIŞI 28.11.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa Cop“BOLU” MERKEZ “GÖL HAMİDİYE”DE ”KÖY YAŞAM MERKEZİ”AÇILIŞ TÖRENİNDEN... 21.09.2022 Tüm Yazıları
-
Ömer MadenBİR KEDİM BİLE VAR ANLIYOR MUSUN? (2) 5.08.2022 Tüm Yazıları
-
Fatih PekerMAVİ KELEBEK HİKAYESİ 14.07.2022 Tüm Yazıları
Yeliz
Pasapilavını unutmayın