WhatsApp Hattı
WhatsApp Haber İhbar Hattı

05304670437

Mobil Uygulamalarımızı Hemen İndir

IOS UygulamamızAndroid Uygulamamız

Ziya Alp

Ziya Alp
Ziya Alp
Tüm Yazıları
659’la GELEN UZLAŞMA!
19.02.2013

 

02.11.2011 tarihli Resmi Gazetede, 659 sayılı çok önemli bir Kanun Hükmünde Kararname yayınlandı ve yayınlanan bu kararname kapsamında, genel ve özel bütçeli idarelerin bir takım hukuki uyuşmazlıklarının adli ve idari yargıya intikal etmeden yahut intikal ettikten sonra, sulh yoluyla çözüme kavuşturulmasına imkân veren bir düzenleme yapıldı.

KHK’nın temel esprisi; idarelerin taraf oldukları kurum içi ve kurum dışıuyuşmazlıkların, ilgili hak ve menfaatlerin dengeli olarak değerlendirilmesi suretiyle, adil ve hakkaniyete uygun olarak bir çözüme kavuşturulması.

Tabi bu noktada uzlaşmanın hangi kriterlere göre yapılacağı büyük önem kazanıyor. Bu anlamda, idarelerin uzlaşmaya konu kamu alacağının aslının ve fer’ilerinin bir kısmından yahut tamamından feragat edebilmesi için; maddi ve hukuki sebeplere dayalı olarak kamu menfaatinin öyle gerektiriyor olması lazım.

Ayrıca bir de, idarelerin hukuk birimlerinin uyuşmazlıkların sulh yoluyla çözümü konusunda mütalaa vermesi gerekiyor. Bahse konu tutarlara göre kimlerin sulh için yetkili olacağı ise, düzenlemede tek tek sayılmış..

Bumaddi ve hukuki sebepler çerçevesinde kamu menfaatinin icap ettirmesi meselesi, görebildiğimiz kadarıyla bahse konu düzenleme çerçevesinde kesin ölçütlere bağlanmış değil…

Neticede; dava konusu edilmiş veya icraya intikal etmiş uyuşmazlıklarda da taraflarca sulh teklifinde bulunulabilecek..

Önemli bir husus da şu:Sulh neticesinde imza altına alınan tutanak, ilam hükmünde kabul edilecek ve ilamların uygulanmasına ilişkin genel hükümlere tabi olacak.. Üzerinde sulh edilen hususlarla ilgili olarak taraflarca dava açılamayacak..

Yine bu şekilde vadeye bağlanan alacakların tahsil usulü de KHK’da ayrıntılarıyla belirtilmiş.

Adli uyuşmazlıklara ilişkin olarak idarelerin; kendi aralarında ortaya çıkan her türlü hukuki uyuşmazlığın sulh yoluyla çözümünde, ilgili idarelerin hukuk birimlerinin, uyuşmazlığın sulh yoluyla sonlandırılmasında maddi ve hukuki sebeplerle kamu menfaati bulunduğu yönündeki görüşü üzerine, buna dair onay ve anlaşmaları imzalamaya bakanlıklarda bakan, diğer idarelerde üst yönetici yetkili olacak.

Bakan ya da üst yönetici bu yetkilerini, sınırlarını açıkça belirlemek şartıyla alt kademelere devredebilecekler.. Bu bağlamda örneğin; 1.000.000.-TL’ye (1 milyon TL dahil)  kadar olan uyuşmazlıklarda sulh antlaşması, hukuk biriminin görüşü alınarak, ilgili harcama yetkilisinin teklifi üzerine ilgili idarenin üst yöneticisitarafından onaylanabilecek..

Dikkat edilirse; yukarıda ifade edildiği üzere “hukuk biriminin görüşü alınarak” deniyor, yani olumlu görüşü denmiyor..Bu durumda anlaşıldığı kadarıyla üst yönetici, hukuk birimi olumsuz görüş verse bile sulh antlaşmasına karar verebilecek.

İdari uyuşmazlıklarda ise; Hukuki uyuşmazlık değerlendirme komisyonu tarafından, bilirkişi incelemesi dahil olmak üzere gerekli her türlü araştırma ve inceleme yapılacak ve hatta olayla ilgili bilgisi olduğu düşünülen kişiler de gerek görüldüğü takdirde dinlenebilecek..

İnceleme sonucunda, hukuki uyuşmazlık değerlendirme komisyonunun hazırlayacağı rapor, karar vermeye yetkili mercilere sunulacak..

Böyle bir düzenlemenin genel bütçeli idarelere, özel bütçeli idarelere ve özellikle de üniversite yönetimlerine büyük bir kolaylık sağlayacağına şüphe yok..

Ancak bu konunun suistimale açık bir konu olduğunu da söylemeden geçemeyiz..

Bu itibarla; uzlaşmaya ilişkin ölçülerin, kriterlerin, yöntemlerin kesin ve net olarak belirlenmesinin elzem olduğunu söylemeye bile gerek yok zannediyorum..

Aksi takdirde iyi niyetlerle getirilen böyle bir düzenleme, bir takım usulsüzlük ve yolsuzlukların aklandığı bir sürece dönüşebilir.. en azından böyle bir riskin gerçekleşme ihtimalini göz ardı etmemek gerekir..

Ayrıca, yeni getirilen bu müessesenin, Sayıştay denetimlerinin caydırıcılık ve işlevselliğini ne yönde etkileyeceği de önemli bir soru işareti!

Zira artık Sayıştay denetimleri sonucunda tespit edilen kamu zararlarının sorumlusundan tahsil edilmesinden de kısmen ya da tamamen feragat edilebilecek.. Dolayısıyla böyle bir feragat kararının, hangi maddi ve hukuki sebeplere göre ve ne şekilde alınacağının açık, net ve somut kriterlere bağlanması ve daha da önemlisi bu sürecin de belirli prosedürler dahilinde denetime tabi tutulması,gerçekleşmesi muhtemel risklerin bertaraf edilmesi adına önemli bir gereklilik olarak önümüzde durmakta..

Diğer yandan, düzenlemeye göre oluşturulması zorunlu olan hukuki uyuşmazlık değerlendirme komisyonunun çalışma usul ve esasları ile bunların takip ve denetimine ilişkin hususların Maliye Bakanlığının teklifi üzerine, Bakanlar Kurulunca yürürlüğe konulacak yönetmelikle belirleneceğini de söylemekte yarar var..

Dolayısıyla Bakanlar Kurulunca çıkarılacak yönetmelikte, bu hususların da dikkate alınması yararlı olacaktır..




Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Biz Bolulular (bizbolulular.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber İhbar